Suriye'de devam eden iç savaşın Hatay ekonomisine olan etkilerini değerlendiren Başkan Lütfü Savaş, Suriyeli'lerin Hataylı'ların ekmeğine ortak olduğunu kaydetti. Hatay'da ekonominin durma noktasına geldiğini söyleyen Savaş şöyle dedi:
"Suriyelilerin gelmesiyle birlikte bizim ekonomimiz daha kötüye gitmeye başladı. Bizim yıllık kişi başı gelirimiz 7 bin 637 dolardı. Ancak şimdi Suriyeli'leri de kattığımız zaman 6 bin 122 dolara düştük. Yani 1515 dolar kaybımız var. Bu da ekonomimizde yüzde 20 kayıp demek. Ortadoğu'ya açılan ve 15 ülkeye ihracat yapan 2 sınır kapısı da kapanınca ekonomimiz durma noktasına geldi."
2 MİLYONA HİZMET VERİYORUZ
Hatay'ın 2005- 2011 tarihleri arasında yükselen bir trend yaşadığını ancak daha sonra sıkıntıların başladığını belirten Savaş şöyle konuştu:
"2011 yılına kadar Türkiye ekonomisinde 7- 8'nci sıradaydık. Sınır kapılarının kapanması, Suriyeli'lerin gelip bizim işimize ortak olmasıyla ihracat ve ticaret hacminin düşmesinin ardından ekonomimiz zora girdi. Türkiye, 2009 verilerine göre 2011'e kadar 4 ayrı teşvik bölgesine ayrıldı. En çok gelişmiş iller birinci, en az gelişmiş iller dördüncü kategorideydi. Devlet az gelişmiş illere vergiden daha az muafiyet fırsatı verdi. 2011'den itibaren bu 6 bölgeye çıkarıldı. Biz 27 şehirle birlikte 3'ncü bölgedeydik. Ne olduysa bundan sonra oldu. Suriyeli'lerin gelmesiyle birlikte bizim ekonomimiz daha kötüye gitmeye başladı. Biz ağlamıyoruz. Madem Suriyeli misafirler geldi. Bu insanlar 6 yıldır bizimle yaşıyor. Hatay ne yapıyorsa bu insanların yüküyle birlikte yapıyor. Altyapı, arıtma, içme şebekeleri, temizlik, çöp arttı. Biz 1.5 milyon nüfusa göre hesap edilerek destek alıyoruz. Ancak 2 milyon insana hizmet ediyoruz."
SURİYELİLERİN YÜZDE 13'Ü HATAY'DA
Türkiye'de bulunan Suriyeli'lerin yüzde 13'ünün Hatay'da yaşadığını belirten Savaş sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'deki Suriyelilerin nüfusunun yüzde 13'ünü biz barındırıyoruz. Biz bu kadar ciddi rakam içinde şunu istiyoruz. Madem Suriyeli'ler bizim ekmeğimizi bölüşüyor. Alt yapımızdan, yollarımızdan bütün hizmetlerimizden faydalanıyor, her şeyimize ortak oluyor. O zaman bu 2 milyon insana göre destek almamız gerekiyor. Bizden daha kötü sadece Siirt var. Siirt'te durum daha kötü. Bizim yüzde 20 zararımız var. Onların zararı yüzde 49 civarında. Bu da Hatay'daki ekonomide tehlike çanlarının çaldığını gösteriyor. Biz sadece Suriye'ye barış geldiği zaman Hatay'ın da ayakta kalmış olmasını istiyoruz. Hem ihracat, hem de alt yapı, üst yapı yapacak durumda olmak istiyoruz. Bu insanlar misafir ama ne zaman gidecekleri meçhul."
