Suat Başaran'ın kaleme aldığı yazıya Ülkücü Hareketin sivri kalemlerinden Fatih Doğrucan sert cevap verdi.

Suat Başaran "Yeni Parti Üzerine" başlıklı yazısı şu şekilde;

Soru iki türlü sorulabilir:

Türkiye’nin yeni bir partiye ihtiyacı var mıdır?

Aynı ihtiyaç ülkücü-milliyetçiler için de geçerli midir?

***

İlk sorunun cevabı açık şekilde ‘evet’tir…

Merkez sağda kurulacak bir parti, ülkenin normalleşmesi ve demokrasinin geleceği açısından elzemdir…

AKP tarafından şekillendirilen merkez sağ seçmen kutuplaşmanın tarafı olarak, ‘merkez’ olma özelliğini kaybederek ‘dinci’ karakter kazanıyor…

İktidarın zihniyetine paralel olarak kazanılan yeni kişilik aynı zamanda İslâm’ın toplum için çimento olmak özelliğinin de kaybolmasına sebebiyet veriyor…

Bu da son oylamada ortaya çıktığı gibi, toplumsal uzlaşmanın kaybolmasına yol açarken, haritanın etnisite ve inançla beslenerek parçalanmasına giden ayrışmanın fitilini ateşlemektedir…

Merkez sağda oluşturulacak güçlü bir yapı; gidişatı tersine çevirmede önemli bir katkı sunabilir…

***

İkinci sorunun cevabı ise ‘hayır’dır…

Elbette bu ‘hayır’, fikir ve kadro karakteri ülkücü-milliyetçi olacak şekilde tasarlanmış parti içindir…

MHP’den daha iyi milliyetçi ve daha iyi ülkücü olma iddiasıyla kurulacak bir parti, sadece MHP’ye zarar verir…

MHP’nin oylarını böler…

Ayrıca, daha evvelki örneklerde olduğu gibi, mevcut yapıdaki aksaklıkların yeni yapıya taşınmasından başka bir işlev görmez...

Çünkü ‘öz ülkücülük’ ve ‘öz milliyetçilik’ iddiasındaki kimi arkadaşlar, yapısal sorunlarımızın yanında, fikri sorunlarımızın da olduğu gerçeğini ıskalamaktadırlar.

Bu ıskalayış, sorunu salt ‘iyi ülkücü-kötü ülkücü’ye indirgemekte ve bu bakış açısının şekillendirdiği yapı, kopulan yapının kötü bir kopyası olmaktan öteye gidememektedir...

Şu an yöneticiler aksini iddia etse de ülkücülerin ezici çoğunluğunun MHP yönetimiyle hiçbir duygusal bağının kalmadığı doğrudur…

Fakat bu, onların kurulacak milliyetçi-ülkücü partiye destek vereceği anlamına gelmez…

Böyle bir hesapla işe başlayanlar başarısızlığa peşinen mahkûm olurlar…

***

Esasen yapısal ve fikri sorunlar üzerine kafa yorabilen ve sözü edilen değerlerle donanmış bir kadro, kim nasıl engellemeye kalkışırsa kalkışsın MHP’ye kesinlikle hâkim olur…

Bu tür ifadelere bir kısım arkadaşlar illet oluyor biliyorum, ancak ne yapalım ki gerçek bu…

Başarısız öğrencilerin suçu öğretmenlerine atması gibi, sürekli mızıklanmak ülkücü tavır olmasa gerektir…

Başaramıyoruz, çünkü hak etmiyoruz…

MHP’yi düzeltecek iradeyi ortaya koyamayanların, ideolojik bir parti kurup iktidara taşımak şansları sıfırdır bu sebeple…

***

Yeni parti arayışında olan arkadaşların -gömlek çıkaracak karaktere sahip olmadıklarından- dört eğilimi birleştirecek, eski ANAP tarzı yapılanmada şansları olabilir…

Bugünün şartlarında söz konusu yapıyı oluşturabilecek lider-kadro zenginliğine sahiptirler…

Eğer gerçekten MHP’yi kafalarından sildi iseler, önlerindeki tek gerçekçi seçenek budur…

Suat Başaran

Fatih Doğrucan'ın cevap niteliğindeki yazısı ise şu şekilde;

Suat Başaran ABİ...

2012 yılıydı, Biz Koray Aydin demiştik, sen ise Meral AKŞENER çıkmalı diyordun... Sonra şartlar-imkanlar Meral AKŞENER dedi, sen ise saygı-sempati yoluyla etkileyebildiklerinle beraber Meral AKŞENER'e, kendi dar oligarşiniz çerçevesinde mesafeli durarak destek vermiş gibi bir şeyler yaparaqk destek verdin, 15 TEMMUZ sonrası, topyekün mücadele yerine, az olsun bizim olsun mantığı gibi kaçak güreş tuttuğunuz yeni bir imaj inşa ettiniz...Kahir ekseriyet bir şey derken, umut ile yelken şişirmek için fırtına ararken, siz kopacak fırtınaya sebep olmaktan ürkerek, anlamak istemediğimiz ve artık canımızı sıkan bir temkini elden hiç bırakmadınız. Siz kendi başınıza bir türkü tutturdunuz her daim... Aslında herhangi bir şey başaramayışımızın temelinde sizin kararsız atom düzeyinde fizik işgal etmeniz de var... Bunu tartışmadan, kendi payınıza bize taktırdığınız prangayı çaktırmadan, REÇETE dayıyorsunuz her seferinde... Yazıyorsunuz, çiziyorsunuz ve bizler hürmetle çoğu zaman sizi tartışmaya açmaya çekinerek, okuyoruz... Biz sizi tartışmadığımız sürece kanaat önderi ve belirleyici pozisyonunuz bir çok ülkücüyü hesaplanamaz noktalara sürüklüyor mecburen... Yok ağabey bu sefer HÜRMET başka, İSTİKLAL başka... Genel Başkan'ı tartışmaya açmışız, Bırak duvarları yıkmayı, neredeyse BERLİN yıkmışız. Bu TEMKİN için çok GEÇ... Ağabey GİTMEK veya KALMAK meselesini tartışmadan bizi göndermek istemeni es geçelim, Devlet Bey de bizi 5. Siyasal Kol'a gönderirdi sağolsun... Bu benzeşmenizi de görmezden gelelim...

Ağabey diyorsun ki mealen, siz de kimsiniz...? Esas olan biziz... Size sadece İHTİYAÇ duyduk, kongre toplayın dedik beceremediniz, şimdi başka tezgah dokuyacağız... Yine mealen diyorsun ki, MHP İktidar olamaz ama başka bir MİLLİYETÇİ parti de kurulamaz... Yahu ağabey sizin ARABESK yüklü SİYASAL ACI vaadinizle bizler de HEMHAL olmak zorunda mıyız? Ağabey senin gibi düşünen biri var ve DAR OLİGARŞİ ile zaten PARTİ yönetiyor... Biz yola çıkarken DEVRİM fikriyle değil EVRİM fikriyle çıktık... Bu iş DEVLET yönetene kadar DEVAM edecek inşallah..

Ağabey, bir de şöyle düşün... KONGRE sürecinde bir ton ADAY çıktı, bir tanesi de sendin ... Uçmak istesek uçurmadınız, geçmek istesek geçirmediniz. Toplumun uç diye EL çırptığı bir kadına adına DENGE dediğiniz PRANGA takmaya, zincir vurmaya kalkmaya kalktınız...Açık destek verip vermemekte özgürdünüz elbette... Lakin bizlerle hiç bir meseleyi görüşüp tartışmadınız...3-5 kişi ile bir araya gelip karara bağladığınız meselelerde arkanıza takılmamızı beklediniz hep...

Ağabey... MHP Türk Milliyetçileri için ERGENEKON'dur. Türk Milliyetçiliğinin ürediği büyüdüğü rahimdir. Küresel dünya saldırısına karşı, Türk Milliyetçileri olarak bu merkezden karşı koyduk...MHP bir SİPER idi ancak kalktınız TAPINAK gibi tarif etmeye soyundunuz... Ancak MHP'nin kendisi Türk Siyaseti için eritilemez DEMİR DAĞ haline dönüştü, İçinde Türk Milliyetçileri TUTSAK kaldı, sizlerin ısrarlı ve tapınakçı yorumları karşısında... Ülke siyasetini tıkayan en büyük kütle ise, Türk Milliyetçileri ve kendi PARTİ sorunlarını ÜLKE sorunlarının önünde gören DAR OLİGARŞİ değil mi ağabey? Biz bu DEMİR DAĞ erimezse ÜLKE kaybedeceğiz diyoruz, siz ise DEMİR DAĞ yerinde dursun diyorsunuz... ÜLKE hezeyan içinde iken PARTİ feyezan sağlamaz AĞABEY... TAPINAK şövalyesi değiliz AĞABEY...

Ağabey...Atalarımız GÖÇ ehlidir... GÖÇ kurarken de ÇADIR yıkar, arkada BARINAK bırakmaz... Sen farkında değilsin ama millet GEMİ yaktı, neyle döneceksin? Asıl yuva DAVA birlikteliğidir. AMAÇ inşaasıdır. MHP'nin terkedilemeyeceği gibi bir fikir ile atalar YURT terk etmeseydi, CİHANGİR imparatorluklar doğmayacaktı... Tıkamayın TARİH'in önünü, bırakın TARİH sel olsun AKSIN...

Son sözümüz mealen MERAL AKŞENER'i yedirmeyeceğiz...

Mehmet Fatih Doğrucan

Editör: TE Bilişim