Özel, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'adalet yürüyüşü' ile ilgili değerlendirmelerini eleştirdi. Özel, "Demokrasilerin her birinde, çağdaş demokrasilerde tepki göstermek, protesto etmek bir haktır ve bir şiddete bulaşmadıktan sonra her türlü protesto demokrasinin güçlülüğünü gösterir. Buna gösterilecek tahammül ise o ülkedeki siyaset insanlarının demokrasi kalibrelerini ortaya koyar. Bugün görüyoruz ki, Adalet Bakanı ağzıyla, dün akşam iftar yemeğinde Cumhurbaşkanının söylediklerini birlikte okuduğumuzda ülkede adaletten umudu kesenlerin ne kadar haklı oldukları ortaya çıkıyor" dedi.

Özel, Kılıçdaroğlu'nun adalete yürümeye devam edeceğini söyleyerek, "Bir savcı bir ev ödevi gibi hazırladığı iddianameyi Adalet Bakanına götürüyor. Adalet Bakanı bunu okuyorsa, ondan sonra iddianame uygun görüldüğü takdirde işleme alınıyorsa bu ülkede ne adaletten, ne hakim, savcı bağımsızlığından bahsetmek mümkün değildir. Her fırsatta Anayasa Mahkemesi'ne had bildirenler, talimat verenler, Anayasa Mahkemesikararına bile 'tanımıyorum, saygı duymuyorum' diyenler, insanlar haklarında herhangi bir dava yokken, 'onun peşini bırakmam' deyip, sonuna kadar takip edip, suçsuz insanları müebbet hapisle yargılayanlar, ana muhalefet partisinin milletvekillerinin hapse koyacak kadar küçülenler sakın adaletten bahsetmesinler" ifadelerini kullandı.

Devlet Bahçeli'nin eleştirilerine yönelik soruya da Özel, "Milliyetçi Hareket Partisi muhalefet partisi olsa, bugün ülkedeki, hukuksuzlukları, haksızlıkları, bu kadar yüreği yanan insanı bir yana bırakıp, kendi siyasi ikbali uğruna kör gözlerle karanlıkta ıslık çalmaya, küfretmeye uğraşmaz. Karanlıktan korkanlar ıslık çalarlar, karanlıktan korkanlar yüksek sesle şarkı söylerler. Kendi korkularından, kendi tükenmişliklerindendir. Bugün kendisine verilen sözlerin tutulmadığı açıkça anlaşılan ve daha önce net bir şekilde eleştirdiği Başkanlık sistemini, tek adam rejimini, otoriter bir faşizmi kucağına Türkiye'yi iten ana unsur olarak kendisine verilen görevi yapan Devlet Bahçeli, şu anda artık tuttuğu pozisyondan geri dönememekte ve milletvekilleri her gün kürsüye çıkıp, ülkede yaşanan haksızlıkları, hukuksuzluklardan, mağduriyetlerden bahsederken, kendisi bunları görmeyip adalet yürüyüşümüze dil uzatmaktadır. Devlet Bahçeli yolda yürüyor olsa, Kemal Kılıçdaroğlu gider onun yanında bir gün yürür, desteğini verir, hak arayanın yanında yer alır" şeklinde konuştu.

MHP'li Akçay'dan CHP'li Özel'e Cevap

Bu açıklamanın ardından MHP Grup Başkan Vekili Erkan Akçay'dan CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel'e cevap geldi. 

 MHP'li Akçay, "CHP FETÖ'nün, PKK'nın, Türkiye düşmanlarının aparatı haline geldi. FETÖ yardakçılığını muhalefet sanıyorlar. CHP sokak militanlığını muhalefet mi zannediyor? CHP, MHP'yi bıraksın, kendi içindeki casuslarla uğraşsın" ifadelerini kullandı.

CHP'nin sokaklardan kaos devşirme gayretinde olduğunu belirten Akçay, "Özgür Özel'in söylediği pek çok yanlış, abes ve hakaret içeren sözler arasında tek doğrusu var o da, 'Milliyetçiler ülkelerini sever' sözüdür. Evet, milliyetçiler ülkelerini sevdikleri için CHP gibi Sorosvari provakatif eylemlere tevessül etmezler, kaos ve kargaşa çığırtkanlığı yaparak milleti karşı karşıya getirecek olaylara girişmezler. Ülkenin huzuruna kastetmezler. Milliyetçiler hakkı da, hukuku da sokakta değil, meşru zeminde ararlar. Atatürk'ün partisinden Soros'un tosuncuklarına dönüşen CHP yöneticilerini, Türkiye düşmanlarıyla kol kola girenleri, ne milli vicdan ne de millet ciddiye alır" dedi.

MHP'yi muhalefet yapmamakla suçlayan Özgür Özel'in muhalefet anlayışının PKK ve HDP'nin isteklerini kanun teklifi, Meclis araştırma önergesi haline getirmekten, PKK-FETÖ sözcülüğü yapmaktan ibaret olduğunu savunan Akçay açıklamasına şöyle devam etti: 

"CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel'in Mecliste muhalefet hakkını milletten değil, bölücü örgüt PKK ve HDP'den yana kullanması hangi yapıcı muhalefet anlayışına sığmaktadır? İmralı canisi Öcalan'ın ve PKKterör örgütünün lehine düzenlemelerin yer aldığı 14 Aralık 2015 tarihinde 68 maddelik 'Toplumsal Barış ve Demokrasinin Tesisine Yönelik Kanun Teklifi' hazırlaması ne zamandan beri yapıcı muhalefet anlayışına girmektedir? CHP'nin muhalefet anlayışı Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki köy, kasaba, ilçe ve illerin adlarının değiştirilmesini istemek midir? Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, devletin kurum ve organlarını aşağılayanlara verilen cezanın kaldırılmasını istemek hangi milli muhalefet anlayışına sığar? CHPkimin değirmenine su taşıyor?"

Akçay, MHP'nin muhalefet anlayışının siyasi düşmanlık değil, siyasi rekabet üzerine inşa edildiğine vurgu yaparak, "MHP milli muhalefetin ve milli mukavemetin adresidir. CHP'nin öğrenemediği ve öğrenemeyeceği budur. Muhalefet yapmayı düşmanlık yapmak zannediyorlar. MHP'nin sesine kulak verir, aklınızla düşünürseniz çok iyi dersler alırsınız" dedi.

Editör: TE Bilişim