Cumhuriyet'ten Kemal Göktaş'ın röportajına göre,

Şimdi sivil itaatsizlik dönemi başlıyor

-Referandum sonucunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ben “ Biz kazandık” diyorum. CHP için de bunu söyleyebilirim. Referandum sürecinde milletvekilinden il başkanına, ilçe örgütlenmesinden genç arkadaşlara dek hep birlikte bütün olanaksızlıklara rağmen çok iyi örgütlendik ve biz kazandık. Aslında bu bir direnişti. Devletin bütün imkânlarını kendileri için kullananlara karşı bir halk direnişi. Bizim de halkın içinde yer alarak ördüğümüz bir direniş.

Sokak terk edilmiş değil

-Referandumdan sonra CHP’nin bu direnişi devam ettirmediği eleştirileri yapıldı. CHP’den ise “sokakların iç çatışma riski barındırdığı” şeklinde açıklamalar geldi. Sokak, meşru protesto hakkı neden terk edildi?

Aslında tam olarak anlattığınız gibi olmadı. CHP referandum sürecinde de sonrasında da aynı mücadele yöntemini benimsedi. Nasıl ki referanduma giderken “Herkesin kendi hayır’ı için hep birlikte örgütlenelim” dediyse sonrasında da bu tavrını sürdürdü. Referandum, hukuki bir süreçti. Evet ya da hayır için sokaklarda idik. Silahların eşit olmadığı bir mücadele idi. Devlet evet diyor, halk hayır diyordu. Yine de meşru bir sonuç bekledik. Şimdi meşru olmayan bir durumla karşı karşıyayız. Şimdi sivil itaatsizlik dönemi başlıyor. Yurttaş olarak, hukuksuzluğa karşı hak arayacağız. Yurttaşlık bağımızı güçlendirmek için yapacağız bunu. Bu ülkeyi ve halkımızı seviyoruz. Bireysel çıkarlarımız değil, toplumsal çıkarımız için açıkça mücadele edeceğiz. Meşru olmayan sonuca itiraz ediyoruz. Ama hukuk içinde ve hukuki yollarla. Sokak terk edilmiş değil. Suç alanı olarak değil, mücadele alanı olarak. Kaldı ki CHP referandum sonrasında da öncesinde olduğu gibi halkla birlikte alanlarda olmaya devam etti. Yüksek Seçim Kurulu ve adliye önünde yasal hakkını arayan yurttaşların yanında idi. Denizde bir balık gibi. Halk nerede ise orada. 1 Mayıs bunun en iyi örneklerindendi. Türkiye’nin her yerinde yoğun katılımlı ve coşkulu kutlamalar oldu. Hepimiz “hayır” itirazımızı meydanlarda dile getirdik. 6 Mayıs’ta Deniz’lerin anmasında da aynı tablo vardı. Yine hepimiz, anılarına sahip çıkarak hayırlarımızı çoğalttık.

Editör: TE Bilişim