Yeniden Doğuş Partisi vizyonu ile ilgili açıklamalar yapan Arıklı, etnik kökene dayalı bir parti olmadıklarını, KKTC kimliği taşıyan herkesi kucakladıklarını, ancak 1974 sonrası ülkeye gelen göçmenlerin durumunun iç açıcı olmadığını vurgulayarak şunları kaydetti:

“Meclis’te temsilde adalet yok”

 “Devletin gücünü eline geçiren belli bir kesim Türkiye kökenli vatandaşları devletin imkânlarından uzak tutabilmek için bir gayret içerisinde. Ülke genelinde bir çoğumuzun ekonomik ve sosyal problemleri var. Fakat Türkiye kökenli vatandaşların ek olarak bir de temsiliyet problemleri var. Oysa demokrasinin asli öğelerinden bir tanesi temsilde adalettir. Nüfusunuz kadar devletin yönetiminden pay almak ve söz sahibi olmak zorundasınız. Mecliste sadece iki Türkiye kökenli temsilcinin olması kabullenilemez böyle bir demokrasi olamaz. 

“Vatandaşlar arasında ayırım yok. Ayrımı yapan devletin gücünü elinde tutanlar” 

Yargı, emniyet birimi gibi yerlerde de Türkiye kökenli vatandaşların yönetimde olamadığını görüyoruz. Vatandaşlar içerisinde herhangi bir ayrım kesinlikle yok. Bu ayrımı yapanlar devletin gücünü elinde tutanlardır. Yaptıkları seçim sistemleri dahil Türkiye kökenli olan vekil adaylarının geride kalmasını sağlamaktadır. Seçim sistemlerinin değişmesi gerekiyor.

“Demokrasi ve siyasi kültür gelişmeli” 

Bugün gelişmiş ülkelerde örneğin Hollanda’da yüzde birlik bir kesimin dahi mecliste temsiliyetini sağlayabilecek gücü oranında bir seçim sistemi var. Artık bir değişim yapılması gerekiyor. Bizim sistemimizde hemşerilik duyguları ile verilen oylar var. Demokrasi ve siyasi kültürünün artık gelişmesi gerekiyor.

Ortada bir yangın var bu yangını söndürmek için ortaya çıkmak gerekiyor. Bu yangını dile getirmememiz için baskı yapılıyor. Mevcut sorunları dile getirirsek ayırımcılık yaptığımız söyleniyor. Bu duruma katılmıyorum. Sorunu halının altına süpürmek çözüm olamaz. 

Maraş’ta uyuşturucu kullanım yaşı 12’ye düştü her köşe başında bet ofisler var 

Bugün Mağusa’da İskele’de yer alan  köylerde sıkıntı hat safhada. İnsanlar işsiz güçsüz hayatlarına devam ediyor. Mağusa’da Maraş Bölgesi içler acısı durumda. Maraş Bölgesi’nde onbinden fazla nüfus var, ancak bir tek banka ATM şubesi dahi yok.  Fakat her köşe başında bir bet ofis mevcut. Uyuşturucu yaşı 12’ye düştü. Bölgede bulunan okulda öğretmen sorunu var. Kolej imtihanlarında bu çocuklar en düşük puanları alıyorlar Üniversite kazanma şansaları da düşüyor. Bizler ‘ülkemizde ayırımcılık yok’ diyerek ülkemiz gerçeklerini göz ardı edemeyiz.” 

“Seçimlerde %10’un altına düşersek istifa ederim”

Son günlerde yapılan seçim anketleri sonucuna da değinen Arıklı, bu anketlerin hangi bölgelerde neye göre yapıldığının önemli olduğunu, algı operasyonuna yönelik anketler yapıldığını, bugün bir seçim olsa %10’un altında bir oy oranı almaları halinde başkanlıktan istifa etmeye hazır olduğunu söyledi. 

“Akıncı’nın Enosis kararına karşı tavrı takdire şayandır” 

Müzakerler ve liderler arasındaki son günler yaşanan gerginlik ve sürecin durması ile ilgili yorumlarda bulunan Arıklı, süreç ilerledikçe Cumhurbaşkanı Akıncı’nın giderek ustalaştığını ve Rumların gerçek yüzlerini görmeye başladığını belirtti. 

“Sayın Cumhurbaşkanı garantiler, nüfus ve haritalar konusunda bize göre zaman zaman bazı hatalar yapmıştır. Haritalar konusunda girşim yapılması bir hata olmuştur. Ancak Rum Meclisinin aldığı Enosis ile ilgili karar neticesinde gösterdiği tepki bizler için takdire şayandır. Cumhurbaşkanı milli duruşunu ortay koymuştur. Rum tarafının bu konuda bir adım atmaması halinde masaya dönmeyeceğini söylemiştir”. 

KKTC’yi yaşatamamak bizler için bir ayıptır

Müzakerelerin devam etmemesi halinde B planlarının konuşulduğu ve bunlardan birinin Türkiye’ye ilhak konusu olduğuyla ilgili yorumlarda bulunan Arıklı, Türkiye’nin B Planının hazır olduğunu, ancak bu planın içerisinde Türkiye’ye ilhak gibi bir durum olmadığını, bu kelimenin itici bir kelime olduğunu ve süreci sulandırmaktan başka bir faydasının olmadığını vurguladı, şöyle devam etti: 

“Bu konu art niyetlilerin eline verilen bir kozdur. KKTC neden Türkiye’ye ilhak olsun . Hangi ahmak bunu talep edebilir! Böyle bir durum söz konusu olamaz. KKTC, Türk Cumhuriyetleri içerisinde silahlı mücadele ile kurulan 2. Türk devletidir. Yüzlerce şehit verilmiştir. KKTC’yi yaşatamamak  bizler için bir ayıptır. Dünyanın birçok ülkesi ile ticari ekonomik ilişkiler kurabileceğimiz yeni sayfalar açılabilir. Uzun süredir devam eden müzakerelerin bizlere hiçbir faydası yoktur. 

Kıbrıs mücadele tarihi okullarda ders olarak verilmeli

Bize göre bu yaşananların ardından hükümet, yetkililer Kıbrıs mücadele tarihini tekrar bir ders olarak okullarda okutması gerekmektedir. Bizler çocuklarımıza tarihi öğretmiyoruz. Güney’de gençler Enosis duygularıyla yetiştiriliyorlar. Çocuklarımıza tarihi öğretmeliyiz; fakat affetmeyi de öğretmeliyiz. Barış kültürü, geçmişi bilmemek demek değildir. Her iki tarafın da birbirini affetmesi, ancak yaşananları unutmaması gerekiyor. Barış kültürü sadece Kıbrıs’ın kuzeyinde olmamalıdır.

Nüfus politikamızda değişim yapılması gerekiyor

Hükümetin vatandaşlık konusunda adımlar atması gerekiyor. Nüfus politikasında değişim yapılması gerekiyor. Rum tarafının nüfusuna göre ayarlama yapmak zorundayız. Günün sonunda müzakerelerden sonra bir federasyon olacaksa o federasyondan alınan pay nüfusumuza göre olacaktır. Yurt dışında bulunan Kıbrıslı Türklerin ülkeye geri gelmesinin sağlanması gerekiyor. Hak etmeyenlere ve kriterlere uymayanlara elbette vatandaşlık verilmesine karşıyız. Yasa ne diyorsa bu kurallar nezdinde uygulanmasını talep ediyoruz. “

www.haberalkibrisli.net

Editör: TE Bilişim