Avrupa ve gelişmiş ülkeler de adalet sistemini ve ceza uygulamalarını incelediğimiz de her şeyin başı ıslah ve insanı tekrar topluma kazandırma esasını görürüz.

İntikam esaslı adalet asla olamaz!

Kaldı ki ülkemiz gerçekten bir sosyal devlet olsaydı asla af taraftarı olmazdım! Kısacası bireylerin ekonomik bağımsızlığı ayakta kalma gücü olsa, bu cezalandırma sistemi onarılmaz sosyal yaralara sebep de olamazdı! Düşünün öyle veya böyle bir ailenin reisi veya annesi suç işlediğinde, aldığı cezaların orantısızlığı koca bir aileyi her türlü suç dahil, kötülük bataklığının içine itiyor! Okulundan olan yavrular, çetelerin kucağına düşen çocuklar, fuhuş bataklığın da debelenen kızlar yüzlerce örnekle bakarsanız bu yaralarımızı görürüz!

Gelişmiş ülkelerde, Avrupa adalet sisteminde İnfaz sistemi hem güzel hem çok ilginçtir!

En ağır cezalı bir mahkum bile adalet sisteminin kurduğu topluma kazandırma komisyonu tarafından incelenir. Islah kanaati olursa ceza indirimi ve şartla salıverilme sonucu bir ağır ceza almış mahkumun en çok cezaevinde yattığı süre bir, bir buçuk yıldır! (istisnalar üzerinden genelleme yapılmaz) uzun süre cezaevinde yatırılan çok azdır.

Ülkemiz de koşullar ve zemin, insanı adeta suç işlemeye teşvik eder desek çok abartmış olmayız!

Devlete veya şahsa işlenmiş diye suç ve suçlu ayırmayı da doğru bulmuyorum zira ekonomik aflarda böyle bir ölçü olmaması ve bu ekonomik afların zararları Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan her bireyin hakkı olduğunu düşünürsek orada böyle bir ölçü yoktur! Hükümet canlı paraya kavuşmak için kişi haklarını yok sayabiliyor!

Bir devlet kişinin de kamunun da haklarının bekçisi ve hamisidir!

Vatandaş tabiri caizse siyasetçilere ülkeyi iyi ve doğru yönetmeleri için bir vekalet vermiştir! Dolayısı ile cezaevleri kapasitelerinin üç misli üzerinde olan bir ülkede adalet ve ıslah iddiasında bulunamaz bu olsa olsa vatandaşına işkencedir! Düşünün beş kişinin kalacağı yerde otuz kişi, tuvalet de saatlerce sıra bekleme, ziyaret kısıtlamaları, ailelerin cezaevi kapılarında işkenceye dönmüş saatlerce bekleyiş adaleti, ıslah anlayışını zedeleyen örneklerin sadece bir kısmıdır!Devletlerin görevi suç işlemeyi önleyecek tedbirleridir!Başta eğitim ve ekonomik muhtaçlığı düşürerek suç oranı azaltılabilir.

Şartlı salıverme bir af değil tam aksine topluma huzur ,barış ve ıslah getirecek adaletli bir yaklaşımdır! Bu anlamda bu teklifi meclise getiren MHP’yi kutluyorum.

Af nasıl olacaksa olsun, bir an önce yapılmalıdır…