İşte o yazısının ilgili kısmı;

BENİM GÖZÜMDE ATSIZ

ÜLKÜCÜ hareketle en küçük bir bağım olmamasına rağmen Nihal Atsız’ın “Bozkurtlar” ve “Deli Kurt” kitaplarını okumuştum.

Lisedeydim.

Su gibi içmiştim iki romanı da...

Daha nitelikli bir Battalgazifilmi ya da daha sürükleyici bir Tarkan 
filmi izliyor gibi olmuş, hatta azıcık da gaza gelmiştim.

Fakat ülkücü harekete mesafeli oluşumdan dolayı...

Bunu yanımdakilere, yöremdekilere itiraf bile edememiştim.

*

Nihat Atsız’ın vefat yıldönümü

vesilesiyle gecikmiş olarak bir hakkı teslim ediyorum:

Hakikaten efsanevi romanlardı okuduğum o iki roman.

Ahmet Hakan / Hürriyet

Editör: TE Bilişim