AKP'nin iktidar'a geldiğinde milletçe umutlanmış hatta artık normalleşeceğiz diye sevinmiştik.

Ezber bozan söylemlerle dikkatleri üzerine topluyordu yeni hükümet.

Vaat ettikleri sözleri yerine getirmek için bir çaba içinde hummalı bir gayretleri vardı.

İlk icraat olarak israfı önlemek Milletin parası çarçur olmamasını önlemekti.

Milletvekili lojmanlarını satarak başlangıç yapıldı.

Halkın teveccühü üst düzeyde, oy vermeyenlerin bile pişmanlıkları dillendiriliyordu.

Sonrası hamle ise lüks makam araçlarını elden çıkartmak olacaktı.

Dönemin Başbakanı bir basın açıklamasıyla lüks ve şatafatlı bir yönetim asla olamayacağız

Milletvekilleri kiraya çıkacak ve kendi araçları veya toplu taşımayı kullanacaklar diyerek kamuoyuna mesaj vermişti.

O döneme kadar görülmemiş bir olaydı takdirle karşılık bulmuştu.

Seçim vadi olarak söyledikleri sözleri uygulamaya koymaya başlamışlardı.

En önemli sözleri ise şöyleydi.

YOKSULLUK.

YOLSUZLUK ve YASAKLARDI.

Elbette ki bu güzel söylemler hepsi geride kaldı.

2003'de söylenenler bugün o söylemleri bire bir yaşayan oldular.

YOKSULLUK, hiç görülmediği düzeyde yaşanıyor.

YOLSUZLUK, almış başını gitmekte.

YASAKLAR, bu cenah dışında kalan herkesi ne yazık ki kapsayarak devam etmekte.

Muhafazakar, Mütedeyyin "MÜSLÜMAN"lık siyasete sermaye edilmiş, seçimlerde adeta Halkın oyları satın alındı.

Muhafazakar diyerek geçinenler kısa yoldan zenginleşmiş, çocukları dünya zevk ve sefası içerisinde günlerini gün etmekte.

Ne yazık ki bu zümrenin gençleri madde bağımlılığının da zirvesini yaşamakta.

Oysa iktidara gelmeden doğrular adına ne söyledilerse o söylemlerinin zirvesinde kendileri bulunmaktadır.

Sormak lazım, ne oldu size' bu hallere geldiniz?

Size kayıtsız destek veren bu gariban Halka bunca zülüm ve eziyeti nasıl reva gördünüz, görüyorsunuz.

Hiç mi ALLAH korkunuz, vicdan muhasebeniz yok ya da hiç mi kalmadı?

Aslında yaptıklarınız az bile, bizler bunları fazlasıyla hak ediyoruz.

Neden mi?

Bunca yıllardır yapılan yolsuzluklar, adaletsizlikler, hukuk tanımaz, ben dedim oldu, ben yaptım tamamdır, garibin gurabanın hakkını yemeler daha ne olsun.

Bunları göre göre hala irademizi teslim ediyorsak elbette ki hak ediyoruzdur.

Ilımlı "İSLAM" safsatasıyla yıllarca kandırmadılar mı?

Dinimizde, Kitabımızda böyle bir cümle var mı, var ise neresinde yazıyor?

Din adamları, Diyanet, Tarikatların Dünya'ya tapmış sözüm ona şeyhler, şıhlar, hocalar.

Hepsi "üç kağıtçı" şeytanlardır.

ALLAH bunları kahır sıfatıyla kahretsin.

Milleti bir, birine düşürerek toplumu on parçaya böldüler.

İstedikleri gibi at oynatır bir alan yarattılar kendilerine bu alanda ne istiyorlarsa onu yapıyorlar.

Artık uyanın?

Bu rezalete bir dur deme vakti gelmedi mi?

İbadet ve inanç ALLAH ile kul arasındadır.

Kimseleri sokmayın ve asla bu Din bezirgânlarına müsaade etmeyin.