Sn. S. Soylu’nun istifası pek çok şeyi gün yüzüne çıkardı. Türk siyasetinde olmayan “İstifa “erdeminden bahsedildi,

Sn. Soylu, Cumartesi-Pazar sokağa çıkma yasağı gerekçesini saat. 22.00 sularında, “Cumhurbaşkanımızın da onayı ile alınan karar gereği, iki günü sokağa çıkma yasağı ilan ediyoruz.”

Alınan karar yerinde ve isabetli idi. Ama uygulama biçimi ve zamanı hiç te şık değildi. Toplum psikolojisi hesaplanmadan alınan karar, Sn. Sağlık Bakanının ve bilim kurulunun titizlikle uyguladığı izolasyon, yakın temastan kaçınma şartlarını bozdu. Binlerce insan, gecenin karanlığında ekmek ve ihtiyaç kaygısı ile sokaklara taştı.

Bir şekilde onca emek boşa gitmişti. Zira bir “Covid-19”lu taşıyıcı, en az 16 kişiye bulaştırıyordu.

Gelen tepkiler üzerine, Sn. Soylu, büyük bir dönüşle, “Bu sokağa çıkma yasağı hiç iyi olmamıştır. Sorumluluk tamamen şahsıma aittir” gerekçesiyle istifa ettiğini kamuoyuna açıkladı.

Bu istifanın gerekçesi, alınan karar bir hata idi. Bu hata da bana aittir demekti.

Böylece, karar gecesi açıklamasında,” Sn. Cumhurbaşkanımızın da oluruyla” cümlesini yok sayarak Sn. Erdoğan’ı aklamış oluyordu. Takdir yüce milletindir.

İstifa tek taraflı bir beyandır. Eğer siz istifa iradenizde kararlı ve samimi iseniz. Sizi istifadan kimse alıkoyamaz. Silah zoruyla görevde tutulamazsınız ya.

Muhalefetin ve kimi yazarların dediği gibi bu, bir danışıklı dövüş müydü?

Sn. Muharrem İnce’nin dediği gibi, “Saray tiyatrosu mu” oynanmıştı? Bunun takdiri de, değerlendirmesi de Türk milletinin olacaktır.

Vatandaşın aklına takılan soru şu: “Bakanlar Sn. Erdoğan’dan izin ve görüş almadan kendi iradeleriyle karar alıp-verebilirler mi?

Yaygın kanaat; asladır, mümkün değildir.

Öyleyse!… Sn. Soylu neden istifa etti? Sn. Erdoğan’ın haberi var mıydı?

AKP’yi çok iyi tanıyan gazeteci İsmail SAYMAZ’ın şöyle bir tespiti var.” AK Parti’de “istifa” diye bir müessese yoktur. Çünkü istifa, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın otoritesi ve iradesine karşı bir başkaldırı ve itaatsizlik olarak görülmektedir. Bu yüzden bir AK Partili, istifa etmemeli, istifa ettirileceği günü beklemelidir. “

Katılırsınız ya da katılmazsınız. Sn. Kaymaz’ın tespiti böyle.

Genel de istifa, çok zor bir karardır. İstifayı gerektirecek şartlar da çok ağırdır. Ya anlaşamazsınız, ya iş yapamaz konuma gelirsiniz, ya sizin elinizi kolunuzu bağlarlar, ya sağlığınız elvermez, ya tehditler alırsınız.

Acaba Sn. Soylu’yu istifa ettiren sebep neydi?