Uluslararası siber silah pazarının adeta hâkimi olan dijital casusluk yazılımı Pegasus, sarsıcı iddialarla yeniden dünya gündemine oturdu.

Guardian, Washington Post, AFP, CNN ve Reuters’ın da aralarında bulunduğu 16 farklı medya kuruluşunca gündeme getirilen iddialar, İsrail üretimi Pegasus’un küresel ölçekte kimlere karşı hangi amaçla kullanıldığına ilişkin tartışmalara neden oldu.

Pegasus’a dair söz konusu iddiaların büyük bir kısmı esasında yıllardır dile getiriliyor. İlk olarak 2016 yılında teknik araştırma raporlarında gördüğümüz Pegasus’un, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Fas, Pakistan, Hindistan, Sudan, Meksika, İspanya, Fransa, Macaristan gibi 50’den fazla ülkede tespit edildiği, adı geçen ülkelerde üst düzey siyasetçiler, gazeteciler, aktivistler, hukukçular ve STK temsilcilerinin izlendiği iddia edilmişti. Pegasus’un üreticisi Herzliya merkezli firma olan NSO Group, o dönemlerde söz konusu iddiaların tümünü yalanlamıştı.

2016 yılından günümüze kadar gelen süreçte, Pegasus’un Türkiye’de de tespit edildiği ve birtakım isimlerin hedef alındığı iddialar arasındaydı. Meselenin esas tartışma konusu haline gelmesi ise 2018 yılının Ekim ayında vahşice katledilen Cemal Kaşıkçı’nın Pegasus ile bir süre izlenmiş ve hedef alınmış olmasıydı. 2019 yılında, Kaşıkçı’nın yakın arkadaşı Ömer Abdülaziz önce kendisinin sonra da Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman yönetimi tarafından hedef alındığını çok defa dile getirmişti. NSO, bu iddiaların doğruluk payı olmadığını, ürünlerinin Kaşıkçı cinayetinde herhangi bir rolünün bulunmadığını açıklamıştı.

Uluslararası basında, Pegasus yazılımının bu şekilde kötüye kullanıldığına dair çıkan birçok haberi yalanlayan şirket, bu söylemlerine bugün de ısrarla devam ediyor. Özellikle uluslararası gazeteciler konsorsiyumu Forbidden Stories ve Uluslararası Af Örgütü’nün (UAÖ) hazırlayıp 16 medya kuruluşundan 80 gazeteciyle paylaştığı “dünya çapında 50 bin telefona Pegasus bulaştı” iddiaları şirket tarafından peş peşe yapılan açıklamalarla reddediliyor. İddialara verilen cevapların ikna edici olmadığı da uluslararası alanda tartışılıyor.

Editör: TE Bilişim