Cumhuriyetimiz nasıl kuruldu, neler yaşandı şimdi burada bunları anlatacak değilim. Ben bu Cumhuriyet rejimine geçtiğimiz 29 Ekim 1923 tarihinden günümüze çok örselendiğini, bu ülkede çok fazla Cumhuriyet düşmanı yetiştiğini ve yetiştirildiğini söylemek istiyorum. 

Özellikle de Ak Parti iktidarları döneminde Atatürk ve Cumhuriyete saldırıların bir hayli zirve yaptığını görüyoruz. 

Yine bu dönemde özelleştirme adı altında Cumhuriyet döneminde elde ettiğimiz kazanımların çar çur edildiğini ifade etmek istiyorum.  Şimdi burada bu listeyi yazmaya kalkarsam sayfalar süreceği için, ama listeyi merak edenler için aşağıda vereceğim linke tıklamaları yeterli olacaktır.

Bu listeye baktığınız zaman Cumhuriyet döneminde elde edilen kazanımların nasıl heba edildiğini göreceksiniz. Devlete adeta darphane gibi para basan, kuruluşlar haraç mezat satılmıştır. Bunlara birkaç örnek vererek konuyu kapatmak istiyorum. Özelleştirmede asıl hedef, zaman içinde hantallaşmış kurumların devlete yük olmaktan çıkarmaktır. Ancak iktidar ne yaptı? Satılması veya stratejik önemi nedeniyle satılması düşünülmemesi gereken birçok kuruluş, sıcak paraya ihtiyacı olan iktidar, ilk önce bu kuruluşları özelleştirilmiştir.  

Mesela Telekom, Petkim, Botaş, Şeker Fabirikaları, Limanlar vb. kuruluşlar devlete en fazla para getiren kuruluşlardı. Özelleştirilmemesi gerekirken ilk önce elden çıkarılan kuruluşlar olmuştur.

Geçelim. 

Cumhuriyet ayrıca siyasiler tarafından da örselenmeye devam etti. “Keşke Yunanlılar Kazansaydı” diyen Fesli Kadir’in fikirlerini benimseyen ve bu nifak tohumlarını yeşertecek birçok vatan haini var bu ülkede. Bu müptezellerin uzantıları TBMM’de bile temsil edildi ve edilmeye de devam etmektedir. Mesela Cumhuriyet dönemi için “90 yıllık ara” diyecek kadar terbiyesizleştiler.  Cumhuriyete ve özellikle de Atatürk’e hakaret etmek artık vakayi adiyeden olmaya başladı.  Cumhuriyet rejimi olmasaydı siz belki hangi yunanın çocuğu olacaktınız Allah bilir. Bu konuda daha fazla söze gerek yok. Sadece Neyzen Tevfik’in bir şiirini yayınlayalım yeterlidir zannediyorum. 

Şerefsiz



Ne ararsın tanrı ile aramda?

Sen kimsin ki orucumu sorarsın?

Hakikaten gözün yoksa haramda,

Başı açığa neden türban sorarsın?



Rakı, şarap içiyorsam sana ne?

Yoksa sana bir zararı içerim.

İkimizde gelsek kıldan köprüye,

Ben dürüstsem sarhoşkende geçerim!



Esir iken mümkün müdür ibadet?

Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et.

Senin gibi dürzülerin yüzünden,

Dininden de soğuyacak bu millet.



İşgaldeki hali sakın unutma!

Atatürk'e dil uzatma sebepsiz.

Sen anandan yine çıkardın ama,

Baban kimdi bilemezdin şerefsiz!



Neyzen Tevfik

Cumhuriyet’e ve Atatürk’e dil uzatanlara ve Fesli Kadir hayranlarına bundan daha güzel cevap verilemezdi. 

Ellerine sağlık Neyzen Tevfik.

NE MUTLU TÜRKÜM VE MÜSLÜMANIM DİYENE VE DİYEBİLENE