Siyasi liderler çok yerde ve çok konuşma yaptıkları için gaf yapabiliyorlar. Bu gaflar zaman zaman komik olduğu kadar insanları güldüren bir durum. Aslında gülmeye çok ihtiyacımız var. Hayat pahalılığı, dolaylı veya dolaysız vergiler, günlük hale gelen zamlar insanlara gülmeyi unutturmuş durumda. Gülmek güzel bir şey. Bu anlamda siyasilerin gafları bir nebzede olsa insanların gülmesine sebep oluyor.

Sayın Devlet Bahçeli’nin en son gafı da hem güldürdü, hem de düşündürdü.

Bahçeli yaptığı son konuşmasında “Adım adım 2023, İlçe ilçe ‘aldatma’ toplantılarımızı başlatmıştık…” diyordu.

Bu bir gaf mı yoksa içinden geçen seçim hinliklerinin dışa vurumu mudur bilemeyiz. Biliyorsunuz son dönemde iktidar da kalabilmek için seçim yasası üzerinde birtakım hinlikler düzenlemişlerdi. Devlet Bahçeli’nin bu gafını da bu seçim cinlikleri arasında değerlendirebiliriz. Devlet Bahçeli’nin yaptığı gafları bir video halinde Google’a girenler seyredebilirler. Bunların hepsini yazmaya kalksak sayfalar yetmez.

Sayın Devlet Bahçeli’nin gafları sadece bu değil tabiî ki, Bahçeli, gaflarının yanında bir de ebced hesabı ile meşhurdur. 2009 yılında MHP’nin 40. Yılı nedeniyle yaptığı konuşmada MHP 40. Yılında iktidara nasıl geleceğini ebced hesabı ile bakın nasıl hesaplıyordu: 9 Şubat 1969, 9 Şubat 2009. Yani MHP 40. Yılında iktidara geliyor diyordu. Bahçeli bunu da ebced hesabına vurarak; 2009 rakamının sıfırların atın. Ne kalır 2 ve 9 rakamları. Geriye 29 kalır.  2 ile 9’u toplayın 11 eder. 29 ile 11’i toplayın 40 eder. Yani bu demektir ki MHP 40. Yılında iktidar olacaktır diyordu. Bunlar tesadüf olamaz diye de ekliyordu. Ama daha sonraları ise MHP’nin değil iktidara gelmek, açık açık bizim iktidara gelmek gibi bir gayemiz yoktur diye MHP yetkililerinin ağzından duymuş ve not etmiştik.

Sayın Bahçeli yine 2017 Anayasa’da yapılan değişikliklerin halkoyuna sunulması döneminde EVET tarafında yer almış ve yine ebced hesabını devreye sokmuştu. Dedeman Oteli’nde partililerle yaptığı sohbette kendi ismi üzerinden EVET kelimesi üretmesi herkesi hayrete düşürmüştü. Şöyle diyordu Bahçeli, Devlet kelimesi üzerinden D ve L harflerini kaldırırsanız geriye ne kalır diye soruyor ve cevabını da yine kendisi veriyordu. Geriye EVET kalır diyordu. Kendi el yazsı ile de bunu anlatıyordu.

Sayın Devlet Bahçeli’yi bizler yani onu yakından tanıyan Ülkücüler olarak aklıselim, vakur duruşuyla bilir ve tanırdık. Ancak Ak Parti ile siyasi tartışmalara girdikten sonra ve yine Ak Parti ile canciğer kuzu sarması olduktan sonra kişiliğinin tam tersi bir şekilde değiştiğine şahit oluyoruz. Rahmetli Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in Genel Sekreterliği ve Başdanışmalığını yaptığı döneminde çok daha vakur ve halim selim haliyle tanıyorduk. Sorarsan cevap verir, genelde sessizliği tercih ederdi. Pek konuşmazdı. Beyefendiliği ile tanınırdı. Gelen misafirlerine gösterdiği nezaketle örnek bir beyefendi idi. Ancak MHP’nin başına geçtikten sonra kimlik ve kişiliği tamamen değişti. Hırçın, ağzından çıkanı kulağı duymayan, sokak ağzıyla siyasi rakiplerine konuşan, saldırgan bir tip olarak ortaya çıktı. Geçmişte çizdiği profilin tamamen zıddı bir kimliğe bürünmüştü. Dolayısı il bu gaflar ve ebced hesabı şeklinde zihni sinir hesaplar hep bu ikinci dönemde ortaya çıkmaya başladı. Yaşlandıkça daha vakur olması beklenirken, tam tersi bir kimlik ortaya çıktı. Siyasi rakiplerine ağza alınmayacak bir şekilde galiz hakaret cümleleri ağzından nasıl dökülüyor hayretler içerisinde kalıyoruz. Gençliğimizde tanıdığımız Bahçeli bu olamazdı. Geçmişte takiyye mi yapıyordu. Şimdi gerçek kimliğine mi kavuştu tam olarak anlayabilmiş değiliz. Ne diyebiliriz ki. Kişi kendinden bilir işi…!

NE MUTLU TÜRKÜM VE MÜSLÜMANIM DİYENE VE DİYEBİLENE