Yılma Durak’ın açıklamaları şu şekilde: “12 EYLÜL DARBESİ MHP'YE KARŞI YAPILMIŞTIR” “Son zamanlarda yapılan bazı yorumlar beni bu açıklamayı yapmaya mecbur etmektedir. 12 Eylül darbesi MHP'ye karşı yapılmıştır. Eğer 12 Eylül 1980 askeri darbesi olmasaydı MHP iktidar olacaktı. Milli bir devlet anlayışına sahip tek siyasi partidir. Ancak iktidar olamaması için emperyalistler her yolu mubah saymışlardır. İçeride ve dışarıda bütün entrikaları denemişlerdir. Neticede ucuz bahaneler gerekçe gösterilerek 12 Eylül darbesi yapılmıştır Türkiye’nin her yerinde ülkücüler sorgulanmıştır. Darbeciler MHP yöneticilerine suç isnat etmeye çalışmışlardır. Bazı arkadaşlarımızı suçlu yapmak için sahte ifadeler tanzim etmişlerdir. ‘Sen kendini kurtarmaya bak’ diyerek ifadeleri istedikleri gibi şekillendirmek istemişlerdir; Ama hiçbir arkadaşımız bu oyuna gelmemiştir. Ben ise sürekli olarak ‘Ya Rabbim bildiklerimi bana unuttur’ diyerek sürekli bu cümleyi zikrettim. Ama işkenceyi daha da dayanılmaz yaptılar. Beni çırılçıplak soyarak üzerime soğuk su sıktılar bu da yetmezmiş gibi erkeklik organımdan ve dilimden elektrik verdiler; Allah insanı kendi halifesi olarak yaratmış ve donatmıştır. Rabbime sığındım artık yapılan hiçbir işkence bana tesir etmiyordu, sorgucular hayret ediyorlardı ‘nasıl olur da yapılanlara bu kadar dayanıklı olabilir’ diyorlardı. Bütün vücudum morarmış, ayaklarım falakadan dolayı şişmiş sanki büyümüştü. Bu işkence delilini yok etmek için kumun üzerinde beni yürütüyorlardı. Kaburgam kırılmıştı, acılara tahammül edemiyordum, bunun üzerine bütün vücudumu alçıya aldılar.” “YILMA DURAK CEZA EVİNDEN KAÇARKEN VURULDU, TEDAVİSİ İSE DEVAM EDİYOR…” “Bir sabah Günaydın gazetesinde manşet olarak Hürriyet gazetesinde ise ikinci manşet haberinde ‘Yılma Durak ceza evinden kaçarken vuruldu, tedavisi ise devam ediyor’ haberi yönetimi tedirgin etmiş olacak ki bir Albay, Üsteğmen ve kıdemli çavuş tecritte olup olmadığını kontrol etmek için geldiler, sonradan öğrendim ki böyle bir şey kurgulanmış nitekim tedavi için revire götüren bir astsubay ile bir başçavuş beni bir odaya götürdüler beni arkalarına alarak muhafaza etmek istediler. Eğer beni öldürebilselerdi Başbuğ Alparslan Türkeş'i mahkum edecek ifadeyi tanzim edeceklerdi. Nitekim Başbuğ Alparslan Türkeş bu sorgudan haberdar olduğu için bana teşekkür etmiştir. Maalesef sorgucular bazı arkadaşlarımızı birbirlerini suçlamaları için zorlamışlardır. Buna rağmen darbeciler istediklerini elde edememişlerdir. 12 Eylül ülkücüler için en büyük imtihan olmuştur. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.”