Dolar/TL, ABD-Türkiye ilişkilerine yönelik endişeler ve Merkez Bankası'nın açıklamalarının ardından Türkiye ekonomisine yönelik devam eden risklerin etkisiyle 8.45 seviyesinin üzerine çıktı. Euro/TL ise 10.20'yi geçti.

TL’de geçen haftadan beri benzer para birimlerinden negatif ayrışma ve değer kaybı devam ederken kur 8.58 seviyesindeki tarihi zirvesine yaklaştı.

İşlemciler ABD ile ilişkilerde daha hızlı bir bozulma riskine dikkat çektiler. Ayrıca işlemciler geçen haftadan beri TL’nin yeniden değer kaybetmesinin enflasyonda getireceği yeni yükselişler ve olası yeni faiz artışı ihtiyacının karşılanmayacağı beklentisinin endişelerin daha da artmasına neden olduğunu belirttiler.

DOLAR

8,4391(%0,72)

EURO

10,2116(%0,57)

ALTIN

481,7168(%0,62)

Şubat ayında 300’ün altına kadar geriledikten sonra TCMB başkanının görevden alınmasıyla mart sonunda 500 baz puana yaklaşan Türkiye’nin 5 yıllık CDS’i geçen hafta ilk kez 400 baz puanın altında indi. Ancak bu düşüş de geçici oldu ve CDS 422/427 seviyesinde.

“YÜKSEK FAİZDEN MEMNUN OLAN KİM VAR?”

TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu cuma günü, “Sıkı para politikasına devam edeceğiz” dedi, ancak “yüzde 19 olan faizlerin uzun vadede artıracağım dediğiniz zaman reel sektöre nasıl bir mesaj verirsiniz?; bu işi dengeli götürmemiz lazım” ifadesiyle yüksek faize karşı olarak algılanmaya devam eden söylemleri devam ettirdi. Kavcıoğlu “Faize karşı olmayan var mı? Yüksek faizden memnun olan kim var?” dedi.

Spinn Danışmanlıktan Özlem Derici, “Kavcıoğlu TCMB’nin sıkı para politikasına sadık kaldığını ve kalacağını belirtmesine rağmen söz konusu ifadelerin metinden çıkartılmış olması para politikası ile ilgili belirsizliğin de sürmesine neden olacaktır” dedi.

TCMB geçen hafta gerekirse ek sıkılaştırma yapılabileceği ve para politikasının uzun süre sıkı tutulacağına yönelik ifadeleri PPK metninden çıkarmıştı.

Bankacılar birkaç haftadır küresel piyasalarda yaşanan riskli varlıklara yönelik iştahın artmasının TL’ye ilişkin risklerin önüne geçtiğine ancak bunun kalıcı olmayabileceğine dikkat çekmişlerdi.

Nitekim küresel piyasalardaki görünümün özellikle geçen hafta bozulması ile birlikte TL yeni bir satış baskısı altında girdi.

Türkiye’de tespit edilen günlük yeni corona virüsü vaka sayıları son dört günde 60,000’li seviyelerden dün itibarıyla 38,553’e gerilerken 347 kişi daha hayatını kaybetti. Hayatını kaybedenlerin sayısı sekiz gündür 300’ün üzerinde yer alarak salgın başından bu yana en yüksek seviyelerde bulunuyor.

Kabine toplantısında kısa bir süre önce sıkılaştırılan tedbirlere yenilerinin eklenip eklenmeyeceği, olası tedbirlerin üretime ekonomiye etkileri de takip edilecek.

BİDEN “SOYKIRIM” İFADESİNİ KULLANDI

ABD Başkanı Joe Biden cumartesi günü yaptığı açıklamada 1915 yılında Osmanlı İmparatorluğu’ndaki Ermenilerin ölümünü soykırım olarak niteledi. Türkiye 1915 yılında çok sayıda Ermeni’nin Osmanlı güçleriyle çatışmada öldüğünü kabul etse de bunun sistematik olmadığını savunuyor.

Biden’ın soykırım nitelemesi daha çok sembolik bir öneme sahip olsa da Ankara’da öfke yarattı. Ancak Erdoğan cumartesi akşamı yaptığı kısa konuşmada konuya değinmedi.

Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın Reuters söyleşisinde, soykırım nitelemesinin “kabul edilemez” olduğunu belirterek Türkiye’nin önümüzdeki aylarda çeşitli şekillerde buna karşılık vereceğini söyledi.

KÜRESEL PİYASALAR

Asya hisse piyasaları Çin borsalarının üç haftanın zirvesine yakın seyretmesiyle yükselirken, dolar iki ayın dip seviyesine geriledi. Küresel ekonomik toparlanmanın rayında olduğuna yönelik işaretler risk iştahını destekliyor.

Küresel piyasalarda doların zayıf seyrine devam etmesi, önümüzdeki dönemde indirim beklentilerinin sürmesine rağmen yüzde 19 seviyesindeki politika faizi TL’yi destekleyen ana unsurlar olarak hala öne çıkıyor. Birçok yabancı bankanın dolar/TL beklentisi yıl sonuna doğru değer kayıplarının belirginleşeceği senaryo içeriyor. Beklentiler arasında dolar/TL için 9 hatta 10 seviyesine değer kaybı bulunuyor.

Dolar, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın bu hafta yapılacak para politikası toplantısında tahvil alımlarının azaltılması konusunda konuşmayacağına dair spekülasyonların etkisiyle geriledi.

Fed’in para politikası toplantısı çarşamba günü sona erecek. Para politikası konusunda ciddi bir değişiklik beklenmezken, yatırımcılar toplantıdan sonra Powell’ın açıklamalarını yakından izleyecekler.

BORSA

Yapı Kredi Yatırım tarafından hazırlanan teknik analizde geçen hafta global piyasalara kıyasla zayıf bir seyrin oluştuğu ve başarısız yükseliş denemelerinin ardından aşağı hareketin sürdüğü BIST’de, -%4.47 oranında değer kaybı gerçekleştiği belirtilerek, “Geri çekilmelerde ilk önemli destek konumunda bulunan 1,300 seviyesini koruma çabasında hareketlen piyasada, haftaya başlarken bu noktanın önemini koruyacağını düşünüyoruz.

Şu aşamada kısa vadeli aşağı hareketini sürdüren ve henüz taban oluşumuna yönelik bir sinyal bulunmayan piyasada, 1,350 seviyesi tepki denemelerinde direnç konumunda bulunacaktır. Endeksin tepki denemelerinde güç kazanabilmesi için 1,350 ara direncinin aşılması gerekiyor. Bu durumda 1,375 ve 1,420 seviyelerini hedefleyecek ataklar oluşabilir.

Seans içi zayıf yükseliş denemelerinin direnç noktalarında yeniden aşağı baskı oluşturduğu piyasada, 1,300 altındaki seyrin ise 1,250 hedefiyle aşağı baskıyı sürdürebileceğini göz önünde bulunduruyoruz.” denildi.

DOLAR

Ikon Menkul tarafından hazırlanan teknik analizde dolar/TL’nin, artan siyasi endişeler eşliğinde haftaya yükselişle başladığı belirtilerek, “Yükselişin devamında 8.4500 önemli direnç olarak izlenebilir. Bu seviye yakın zamanda 2 kere test edilmiş ve geçilememişti. Bu seviyenin geçilmesi halinde 8.7420 ve 8.9245 direnç olarak izlenebilir. 8.4500 direnci altında kalındığı sürece ise geri çekilmeler görebiliriz. Bu durumda da 8.3290 ve 8.0400 destek oluşturabilir.” denildi.

ALTIN

İnfo Yatırım tarafından paylaşılan notta şu ifadelere yer verildi:

Geçen hafta kademeli olarak yukarı yönlü hareketlenmeler sergileyen altın fiyatları 1797 seviyelerini test etmişti. Fakat buralarda uzun süre tutunamayan fiyatlarda bir miktar gerilemeler yaşandı ve altın fiyatları geçtiğimiz haftayı başlangıç seviyesinin yakınlarında kapattı.

ABD kanadında hazine tahvil faizlerindeki volatilitenin bir miktar daha azalması ve ABD Başkanı Joe Biden'ın sermaye kazancı sağlayan zenginlere vergi hazırlığında olduğu haber akışları dolar endeksinde baskılar oluşmasına neden oldu. Bu baskılar zaman zaman altın fiyatlarında yukarı yönlü hareketlenmeleri destekledi.

Diğer yandan geçtiğimiz hafta ABD kanadından gelen işsizlik maaşı başvuruları beklentileri karşıladı ve pandemi dönemindeki en iyi seviyelerinden birini kaydetti.

Teknik açıdan baktığımızda altın fiyatlarının 100 günlük hareketli ortalaması olan 1803 seviyesinin altında olduğu görülüyor.
altın/dolar grafiğini teknik olarak inceleyecek olursak 1801.57 – 1815.82 –1830.61 seviyeleri direnç noktaları olarak 1768.43 – 1750.40 – 1730.63 seviyeleri ise destek noktaları olarak takip edilebilir.”

Editör: TE Bilişim