Hazine yoğun Şubat ve Nisan itfa programını bir miktar rahatlatmak adına dün piyasa yapıcı bankalara yönelik değişim ihaleleri gerçekleştirdi. İhalelerde Şubat ve Nisan 2021 itfalı tahviller geri alınırken yerine 2028 ve 2030 vadeli TÜFE’ye endeksli ve sabit kuponlu tahviller verildi. Toplam 7.7 milyar TL civarında değişim gerçekleştirildi. DOLAR 7.8241(%-0.1) EURO 9.5126(%-0.13) ALTIN 467.241(%0) ABD’den yaptırım beklentileriyle geçen hafta 8’in üzerine çıkan dolar/TL yaptırımların açıklanmasıyla birlikte bir önceki hafta işlem gördüğü 7.8’in hemen üzerinde denge buldu. Bankacılar ABD’nin açıkladığı yaptırımların Türkiye’nin makro dengesine belirgin bir etkisinin olmayacağının anlaşılmasıyle dolar/TL’nin gerilediğini ancak önümüzdeki dönemde AB ve ABD’nin yaptırımların söylemlerinin devam etmesi halinde yeniden satış baskısı yaşanabileceğine dikkat çektiler. PARA VE KUR POLİTİKASI METNİ YÖN BELİRLEYİCİ OLABİLİR TCMB’nin para ve kur politikası metni her yıl Aralık ayında yayımlanıyor ve takip eden yıl TCMB’nin izleyeceği politikalara ilişkin bir çok öngörüye de baz oluşturuyor. Naci Ağbal’ın TCMB Başkanı olduktan sonra düzenleyeceği ilk basın toplantısının içeriği piyasalar tarafından yakından takip ediliyor. Piyasalarda kasım ayında enflasyonun yüzde 14’ün üzerine çıkması ile birlikte TCMB’den önümüzdeki hafta 100-150 baz puan yeni faiz artışı beklentisi oluştu. Ağbal’ın söylemlerinden önümüzdeki hafta yeni sıkılaştırma yapılıp yapılmayacağı yönündeki sinyaller takip edilecek. Bir başka konu ise rezervler. TCMB kamu bankaları aracılığıyla yaklaşık iki yıl sürdürdüğü döviz satışları ile rezervlerinin yaklaşık 130 milyar dolarını kaybetti. Bankacıların hesaplamalarına göre sahipliği TCMB’ye ait döviz rezervi eksi 50 milyar dolar civarında. Piyasa TCMB’nin önümüzdeki dönemde rezerv birikimi yapması gerektiği konusunda hemfikir. Ancak rezerv birikimi için kalıcı portföy akımları ve dolarizasyondan geri dönüş de olması gerekiyor. Mevcut durumda son 1 aylık dönemde yaklaşık 11 milyar dolar yabancı girişi gerçekleşmiş durumda. Dolarizsayonda ise henüz belirgin bir geri dönüş sinyali yok. Geçmişte rezerv artışı için en yoğun kullanılan yöntemler reeskont kredisi ve döviz alım ihaleleri. Hali hazırda reeskont kredileri ilk 11 ay itibarıyla TCMB rezervlerine yaklaşık 22 milyar dolar katkı yaptı. Döviz alım ihalesi ise 2010’lu yılların başından beri yapılmadı. “PPK’YI GÖRMEMİZ GEREKİYOR” Bir bankanın Hazine masası işlemcisi, “Başta yabancı yatırımcılar olmak üzere bugünkü toplantıda verilerek mesajlar gerçekten çok önemli olacak. TCMB’nin orta vadede rezerv artışı istekliliğini koruması ancak kısa vadede bu adıma yönelmeyeceği yönünde net bir mesaj bekliyoruz” dedi ve ekledi: “Bunun yanı sıra enflasyondaki seyre odaklı bir para politikası benimseneceğine ilişkin mesajlar da ön plana çıkarsa yılın son haftalarında ve daha da belirgin olmak üzere 2021’in ilk aylarında gerçekten yüklü yeni yabancı girişleri görmeyi bekleriz. Bu senaryoda lokallerin de döviz birikimlerini bir miktar TL’ye döndürmesi olası. Ancak önce bugünkü mesajları ardından da haftaya PPK’yı görmemiz gerekiyor.” Bankacılar kısa vadede yapılmaması gerektiği rezerv birikimlerinin 2021 yılının ikinci yarısından itibaren ise yapılabileceğini düşünüyorlar. Lokallerin döviz ve altına yönelimi ise devam ediyor. TCMB verilerine göre 4 Aralık ile biten haftada lokaller döviz ve altın varlıklarını 3.2 milyar dolar daha artırarak 231.2 milyar dolarla tarihi rekor seviyeye yükselttiler. Son 1 ayda lokallerin döviz ve altın alımı 7.2 milyar dolar civarında. Yılbaşından beri ise lokaller 38 milyar dolar değerinde döviz ve altın aldı. Aynı rakam 2019’da 32 milyar dolardı. Bankacılar son bir kaç günde yılsonunun yaklaşması ile birlikte mevduat faizlerinde bir yükseliş yaşandığını bunun da lokalleri daha çok TL’ye dönmeye teşvik edebileceğini de düşünüyorlar. Yine bu konunun da 24 Aralık PPK ile birlikte netleşmesi bekleniyor. BORSA Ak Yatırım araştırma bölümü tarafından hazırlanan borsa notunda BIST100 endeksinin dün günün tamamında hafif yukarı seyrini sürdürdüğü hatırlatılarak, “Kapanış 1395.40 seviyesinde gerçekleşti. Endekste olumlu teknik görünüm paralelinde yukarı yönlü eğilim korunuyor. Direnç bölgesi olarak değerlendirdiğimiz 1400-1415 bandının alt sınırını test etmeye devam ediyoruz. BIST'te kısa periyot için ortalamalarda yukarı eğilim geçerli. Saatlik periyotta 1370/65 bandını yakın destek, 1350 seviyesi altını ise zayıflama bölgesi olarak değerlendiriyoruz. Bu bant üzerindeki hareketin korunması yukarı yönlü beklentinin kısa periyot için korunduğu anlamına gelebilecektir. Bu paralelde 1400-1415 bandının üst sınırına yönelik beklentinin geçerli olduğunu düşünmeye devam ediyoruz. Sonrasında 1450 bölgesi gündeme gelebilecektir. BIST100'de 1380-1370-1350 destek, 1400-1415-1450 direnç olarak belirtilebilir.” denildi. DOLAR Işık Menkul tarafından hazırlanan notta şu ifadelere yer verildi: Kurda, dünkü işlem gününe de yine kısmi yükselişler ile başlanırken, gerek ABD’nin görece zayıf yaptırımlarının yanı sıra, hükumet yetkililerinin de diplomasi dilini devam ettirmesi, gerekse de küresel çapta ABD dolarının değerinin 2018 Nisan ayından bu yana en zayıf seviyelerini sürdürmesinin etkisiyle kısmi de olsa TL lehine fiyatlamalar ön plana çıktı. Günü 7.83 civarından noktalayan kurda, yeni işlem gününde ise şu an için dünkü kapanış seviyesinin bir miktar üzerinde alıcılı işlemler görmekteyiz. Teknik olarak günün devamında görülebilecek yukarı yönlü ataklarda 7.8800, 7.9100, 7.9500, 7.9900 ve 8.0500 direnç seviyeleri ilk etapta yine takip edilebilir. Diğer yandan, kurda yeniden TL lehine işlemlerin ön plana çıkması halinde ise 7.8040, 7.7750 ve 7.7500 destek noktaları izlemeye alınabilir. Bu tarafta, özellikle de 7.7500 seviyesinin altına kalıcılıkla inilmesi halinde TL lehine işlemler derinleşebilir. ALTIN İnfo Yatırım tarafından hazırlanan altın analizinde şu ifadelere yer verildi: Son günlerde altın fiyatlamalarında piyasaların gündeminde Amerika kanadında artan mali teşvik paketine yönelik beklentiler Covid-19 pandemisinde Avrupa'da getirilen yeni ek karantina önlemleri ve gün içerisinde gerçekleşecek olan FED toplantısı yer alıyor. Hafta içerisinde bu gelişmeler ile birlikte bir miktar toparlanma hareketleri sergileyen altın fiyatlarında günün en önemli konusu FED kararı olacak. Piyasalarda Fed'in faiz oranlarında bir değişiklik yapabileceği beklentisi yok. Fakat toplantı sonrasında yeni bir varlık alım programının duyurulup duyurulmayacağı merak konusu. Yeni varlık alım programı altın fiyatlarını destekleyebilir. Bununla birlikte ekonomik durum Fed'in daha fazla genişlemeci politika izlemesi için fırsat verebiliyor. Bu sebeple Fed'in kararı ve basın toplantısı ile birlikte küresel bazda sert fiyat hareketlenmeleri yaşanabilir. Tüm bunlar ışığında ons altın grafiğini teknik olarak inceleyecek olursak yukarı yönlü hareketlenmelerde sırasıyla 1872.79 – 1885.09 – 1896.20 seviyeleri direnç noktaları olarak takip edilebilir. Gevşemelerde ise 1840.90 – 1821.24 – 1800.81 seviyeleri destek noktaları olarak test edilebilir.