Ai­le­si Al­man kö­ken­li…

De­de­si Fri­ed­rich 1869'da Al­manya'da doğ­du, 16 ya­şın­da 1885'te AB­D'­ye gel­di. Ber­be­r'­di. An­cak… 16 Ni­san 1896'da ha­ya­tı de­ğiş­ti. Ka­na­da Klon­di­ke böl­ge­sin­de al­tın bu­lun­muş­tu. Zen­gin ol­ma ha­ya­liy­le al­tı­na hü­cum eden göç­men­ler ara­sın­da o da var­dı.

Fa­kat… Al­tın çı­kar­mak­la uğ­raş­ma­dı; al­tın ara­yı­cı­la­rı­na yer bu­lup, yi­ye­cek-içe­cek ve ka­dın sa­ta­rak pa­ra ka­zan­dı. Ge­ne­lev iş­let­ti.

Al­man göç­me­ni Eli­za­beth Me­sih ile ev­len­di. As­ker­lik yap­ma­mak ve ver­gi ver­me­mek için Al­man­ya'ya dön­dü­ler. Çok kal­ma­dı­lar, Ame­ri­ka'ya ge­ri gel­di­ler.

11 Ekim 1905'te oğ­lu Fre­de­rick (Fred) doğ­du.

Ba­ba­sı 1918'te ölün­ce Fred, genç yaş­ta ti­ca­re­te atıl­dı. An­ne­siy­le bir­lik­te in­şa­at­çı ol­du. 22 ya­şın­da Eli­za­beth Trump & Son ad­lı şir­ke­ti kur­du.

Ay­nı za­man­da ırk­çı Ku-Klux Klan üye­siy­di; bu ne­den­le kı­sa bir sü­re tu­tuk­lu kal­dı.

İkin­ci Dün­ya Sa­va­şı'n­da iş­le­ri bü­yüt­tü; ABD Do­nan­ma­sı ve per­so­ne­li için kış­la ve ev­ler yap­tı.

Sa­vaş son­ra­sın­da New York Qu­een­s'­te ar­sa­lar alıp apart­man­lar yap­tı.

Da­ire­le­ri­ni si­yah­la­ra sat­ma­ya­cak ka­dar ırk­çıy­dı.

1935'te İs­koç göç­me­ni Mary Mac­Le­od ile ev­len­di.

Beş ço­cuk­la­rı ol­du; Mar­yan­ne, Fred Jr, Eli­za­beth, Do­nald ve Ro­bert.

HOLL­YWO­OD'­U İS­Tİ­YOR­DU

Ta­rih: 14 Ha­zi­ran 1946.

 

Do­nald Trump doğ­du. (So­yad­la­rı; Al­man­ca “T­ri­ump­h” idi; “za­fe­r” an­la­mın­day­dı; son­ra Trump yap­tı­lar.)

Do­nald çok ya­ra­maz­dı. Ders­le­ri hiç iyi ol­ma­dı.

Bluğ ça­ğın­da mü­zik öğ­ret­me­ni­ne ­yum­ruk at­tı.

As­ke­ri Li­se'ye ve­ril­di. Di­sip­lin­li ol­ma­yı ve spor yap­ma­yı bu­ra­da öğ­ren­di.

1964'te me­zun olun­ca su­bay ol­mak is­te­me­di. Holl­ywo­od'­da film ya­pım­cı­sı ol­mak tek ha­ya­liy­di.

Ba­ba­sı­nın gö­tür­dü­ğü New Yor­k'­ta­ki bir köp­rü açı­lı­şı fik­ri­nin de­ğiş­me­si­ne ne­den ol­du; “De­mek si­ya­set­çi­ler bi­le in­şa­at­çı­la­ra say­gı du­yu­yor.”

İki yıl Ford­ham Üni­ver­si­te­si ve iki yıl da Pen­sil­van­ya Üni­ver­si­te­si'n­de “iş ida­re­si­” oku­du.

Ba­ba­sı Fred iş­le­ri çok bü­yüt­müş­tü; 200 mil­yon do­lar­lık ser­vet­le­ri var­dı.

1.90 bo­yun­da­ki Do­nald oku­la spor ara­ba­lar ve şık kı­ya­fet­ler­le gi­di­yor­du. Çap­kın­dı.

Vi­et­nam Sa­va­şı'na aya­ğın­da to­puk di­ke­ni ol­du­ğu için git­me­di!

1968'de me­zun ol­du. Ba­ba­sı­nın göl­ge­sin­de ça­lış­mak is­te­mi­yor­du; “Ö­zel bir işa­da­mı­” ol­du­ğu­nu gös­ter­mek is­ti­yor­du.

Ba­ba­sı gi­bi Que­ens ve Bro­okl­yn'­e sı­kış­mak is­te­mi­yor; Man­hat­ta­n'­da bü­yük ve şık in­şa­at­lar yap­mak is­ti­yor­du.

Fa­kat…

New Yor­k'­ta iş­ler iyi git­mi­yor­du. Vi­et­nam Sa­va­şı ve ar­dın­dan pet­rol kri­zi ABD eko­no­mi­si­ni de­rin­den et­ki­le­miş­ti. “Ka­pi­ta­lizm çö­kü­yo­r” tar­tış­ma­la­rı ya­pı­lı­yor­du.

Yi­ne de… Ba­ba­sın­dan 350 bin do­lar ala­rak iş ha­ya­tı­na atıl­dı.

EKO­NO­MİK DÖ­NÜ­ŞÜM

Man­hat­ta­n'­da­ki Com­mo­do­re Otel ha­rap ha­lin­dey­di. Alıp ye­ni­le­mek is­te­yin­ce ba­ba­sı da­hil her­kes kar­şı çık­tı. Ama de­di­ği­ni yap­tı; Hyatt otel­le­ri­nin sa­hi­bi Jay Pritz­ker ile or­tak ol­du. Yıl, 1975 idi. Sa­de­ce bu or­tak­lı­ğı de­ğil be­le­di­ye ile 40 yıl­lık ver­gi öde­me­me an­laş­ma­sı yap­ma­sı da bü­yük ba­şa­rıy­dı. Kri­zi fır­sa­ta çe­vir­miş­ti.

Bin 400 oda­lı bu otel 1980'de açıl­dı. Yıl­da 30 mil­yon do­lar kâr ge­ti­ri­yor­du -ye­ni adıy­la- Grand Hyatt Ote­li…

Do­nald Trump bu ote­lin in­şa­atı sü­rer­ken 1978'de Man­hat­ta­n'­ın ün­lü alış­ve­riş bul­va­rı üze­rin­de­ki bi­na­yı 25 mil­yon do­la­r­a -hep ya­pa­ca­ğı gi­bi- ban­ka kre­di­siy­le al­dı; 68 kat­lı gök­de­len yap­tı.

Da­ire­le­ri sa­ta­ma­ya­ca­ğı söy­le­ni­yor­du. Şans­lıy­dı. Baş­kan R. Rea­gan ABD eko­no­mi­si­nin dü­me­ni­ni ne­oli­be­ra­liz­me kır­dı. Dö­nem ar­tık lüks tü­ke­tim dö­ne­miy­di.

Trum­p'­un da­ire­le­ri 1983'te ka­pı­şıl­dı! Ste­ven Spi­el­berg, Pa­ul An­ka, Sop­hi­a Lo­ren gi­bi müş­te­ri­le­ri var­dı! Ame­ri­ka­lı­lar, par­lak pem­be mer­mer­li, al­tın gö­rü­nüm mus­luk­lu, 25 met­re yük­sek­li­ğin­de şe­la­le­si olan bu cam giy­di­ril­miş gök­de­le­ne ba­yı­lı­yor­lar­dı.

Trump bi­na­ya ön­ce ya­kın­da­ki Tif­fany mü­cev­her ma­ğa­za­sı ne­de­niy­le “Tif­fany Ku­le­si­” adı­nı ver­mek is­te­di; son­ra vaz­geç­ti ve bir ge­le­ne­ği baş­lat­tı; bi­na­la­rı­na adı­nı ve­re­cek­ti!

60 san­tim bo­yun­da al­tın sa­rı­sı harf­ler­le ön ka­pı­nın üs­tü­ne adı­nı koy­du: Trump Ku­le­si…

ŞÖH­RET İS­Tİ­YOR

Ame­ri­ka'da ban­ka­lar, fi­nans­çı­lar ve in­şa­at sek­tö­rü bü­yü­dük­çe Trump da bü­yü­dü. Ban­ka­lar­dan, fi­nans­çı­lar­dan al­dı­ğı kre­di­ler­le ev­ler ya­pıp gös­te­riş bu­da­la­la­rı­na sa­tı­yor­du.

An­cak…

Ya­şa­mın­da bir ek­sik­lik his­se­di­yor­du; şöh­ret de­ğil­di.

Ta­nın­ma­yı ve as­lın­da ka­bul gör­me­yi çok önem­si­yor­du.

So­nun­da fır­sa­tı ya­ka­la­dı…

New York be­le­di­ye­si Cen­tral Par­k'­ta in­şa et­me­ye ça­lış­tı­ğı buz pa­te­ni sa­ha­sı­nı 20 mil­yon do­lar har­ca­ma­sı­na rağ­men ye­di yıl­dır bi­ti­re­mi­yor­du.

Trump “Üç ay­da üç mil­yon do­la­ra bi­ti­ri­ri­m” de­di.

Ve de­di­ği­ni yap­tı.

O ar­tık im­kan­sı­zı ba­şa­ran işada­mıy­dı!

He­men ar­dın­dan 5 mil­yar do­lar­lık Trump Pla­ce pro­je­si­ni ha­ya­ta ge­çir­di.

New Yor­k'­un mi­ma­ri do­ku­su­nu bo­zu­yor­du ve ki­mi si­vil top­lum­cu­la­rı dı­şın­da kim­se se­si­ni çı­kar­mı­yor­du.

Sa­de­ce New Yor­k'­ta de­ğil­di ar­tık. Chi­ca­go, Mia­mi, Las Ve­gas ve dün­ya­nın dört ya­nın­da

Trump Pla­ce, Trump World To­wer, Trump Pla­za, Trump In­ter­na­ti­onal vs. var­dı.

At­lan­tic Cit­y'­de için­de ku­mar­ha­ne­ler olan otel­ler yap­tı. Ku­mar oy­na­yan­la­rı kı­na­yan­la­rın ri­ya­kar­lık yap­tı­ğı­nı dü­şü­nü­yor­du; ona gö­re asıl ku­mar Wall Stre­et'­te (bor­sa­da) oy­na­nı­yor­du!

Lo­kan­ta, er­kek gi­yi­mi, sa­at, ev mo­bil­ya­sı, ko­ku, çi­ko­la­ta, iç­ki, der­gi, te­le­viz­yon ya­pım şir­ke­ti bir ara üni­ver­si­te vs. Trump adı her yer­dey­di ar­tık! Oyun­cak ma­ğa­za­la­rın­da 27 do­la­ra 30 san­tim bo­yun­da oyun­cak Do­nald Trump sa­tı­lı­yor­du!

NBC ek­ra­nın­da 2004 yı­lın­da baş­la­yan “Çı­ra­k” ad­lı prog­ra­mın­da­ki per­for­man­sıy­la rey­ting re­kor­la­rı kır­dı. Bö­lüm ba­şı­na 50 bin do­lar alır­ken, ile­ri bö­lüm­ler­de mil­yon do­lar al­ma­ya baş­la­dı! Prog­ram­da söy­le­di­ği “ko­vul­du­n” sö­zü Ame­ri­ka­lı­la­rın dil­le­ri­ne pe­le­senk ol­du.

Gal­lup an­ke­ti­ne gö­re o yıl­lar­da 12 yaş üs­tü Ame­ri­ka­lı­la­rın yüz­de 98'i onu ta­nı­yor­du.

Çok ün­lüy­dü ar­tık.

Ve Trump, Ame­ri­kan baş­kan­lı­ğı­nı cid­di cid­di dü­şün­me­ye baş­la­dı…

BAŞ­KAN YAR­DIM­CI­SI OP­RAH WIN­FREY

Ta­rih: 8 Ekim 1999.

CNN'­de Larry King prog­ra­mın­da ka­me­ra­lar kar­şı­sın­da Ame­ri­kan Baş­kan­lı­ğı­'na aday ola­ca­ğı­nı açık­la­dı.

Larry King, “baş­kan olur­sa­nız ki­mi yar­dım­cı­nız ya­pa­cak­sı­nı­z” di­ye sor­du.

Trump hiç dü­şün­me­den ya­nı­tı­nı ver­di: Op­rah Win­frey.

Ame­ri­kan te­le­viz­yon dün­ya­sı­nın en be­ğe­ni­len si­ya­hi su­nu­cu Op­rah Win­fre­y'­i ne­den yar­dım­cı­sı yap­mak is­te­di­ği­ni şöy­le açık­la­dı: “Çok ba­şa­rı­lı.”

Te­sa­düf mü bi­lin­mez; si­yah­la­ra düş­man ba­ba­sı Fred iki ay ön­ce öl­müş­tü!

As­lın­da…

Trum­p'­ın baş­kan aday­lı­ğı 1987 yı­lın­dan iti­ba­ren ko­nu­şul­ma­ya baş­lan­dı. Bu­nun ne­de­ni ilk çı­kan ki­ta­bın pro­mos­yo­nu­nu/ta­nı­tı­mı­nı yap­mak­tı!

Ga­ze­te­ci­le­re ne­ler di­yor­du; Henry Kis­sin­ger bi­le aday ol­ma­sı­nı is­te­miş­ti.

Özel­lik­le…

Te­le­viz­yon­da­ki “Çı­ra­k” prog­ra­mı­nın ba­şa­rı­sın­dan son­ra 2004'te baş­kan­lı­ğa aday ola­bi­le­ce­ği­ni yi­ne açık­la­dı.

ABD dış po­li­ti­ka­sı­na iliş­kin ağır söz­ler söy­le­me­ye baş­la­dı. Cum­hu­ri­yet­çiy­di ama Bush yö­ne­ti­mi­ni Irak ko­nu­sun­da ağır eleş­tir­di. Es­qu­ire der­gi­si­ne, “ABD bu ül­ke­den çık­tık­tan son­ra, Irak Sad­dam dö­ne­min­den da­ha kö­tü ola­ca­k” di­yen ilk ki­şi­ler­den ol­du.

Son­ra… Ne­den­se… Aday ol­ma­ya­ca­ğı­nı ve Bus­h'­a des­tek ve­re­ce­ği­ni açık­la­dı!

Bu ara­da il­ginç açık­la­ma­lar yap­tı. De­mok­rat­la­rın baş­kan ada­yı John Kerr­y'­nin ka­zan­ma­sı ha­lin­de ken­di­siy­le ça­lış­mak is­te­di­ği­ni açık­la­dı! De­di­ği­ne gö­re Kerry, Or­ta­do­ğu tem­sil­ci­li­ği gö­re­vi­ni ver­mek is­ti­yor­du. “Sen in­san­lar­la na­sıl gö­rü­şü­le­ce­ği­ni çok iyi bi­li­yor­sun, Arap-İs­ra­il so­ru­nu­nu en iyi sen çö­ze­bi­lir­si­n” de­miş­ti.

Trump da Kerr­y'­ye şu ya­nı­tı ver­miş­ti:

“Ben on­la­rı iki haf­ta­da bir ara­ya ge­ti­rip an­laş­ma­la­rı­nı sağ­la­rım.”

Kerry se­çi­mi ka­za­na­ma­dı ve Or­ta­do­ğu'ya ba­rış ge­le­me­di!

Trum­p'­ın adı son­ra­ki se­çim­ler­de de geç­ti. Hat­ta sa­hi­bi ol­du­ğu an­ket şir­ke­ti ba­şa­rı­lı ola­ca­ğı yö­nün­de oy oran­la­rı ya­yın­la­sa da aday ol­ma­dı. Ama…

Oba­ma'ya kar­şı söz­lü ırk­çı sal­dı­rı­lar­da bu­lun­du.

Ve ni­ha­yet…

Ta­rih: 16 Ha­zi­ran 2015.

2016'da ya­pı­la­cak baş­kan­lık se­çi­mi­ne res­men aday ol­du­ğu­nu açık­la­dı.

Bu ta­rih­ten son­ra… Ki­mi Ame­ri­ka­lı­lar gül­mek için, ki­mi Ame­ri­ka­lı­lar ina­na­rak Trum­p'­ı ta­kip et­me­ye

baş­la­dı.

Trump söz­le­riy­le il­gi oda­ğı ol­ma­yı sür­dü­rü­yor. Sa­de­ce Müs­lü­man­la­rın de­ğil bir­çok ül­ke­nin tep­ki­si­ni çe­ki­yor.

Yıl­lar ön­ce def­te­ri­ne şöy­le yaz­mış­tı:

“İn­sa­nın bir şey ola­bil­me­si için il­gi çek­me­si ve he­ye­can ya­rat­ma­sı ge­re­kir.”

Se­çi­lir mi? Bi­lin­mez.

An­cak şa­şır­tı­cı ol­maz; Ber­lus­co­ni'den ne far­kı var ki…

DO­NALD TRUM­P'­IN ÖZEL DÜN­YA­SI

– 1977'de evlendiği ilk eşi Çek model Ivana Zelnickova 1991'de boşanma için 2 milyar dolar istedi; 250 milyon dolara razı oldu.

– Bu evlilikten üç çocuğu var: Donald Jr (d: 1977), Ivanka (d: 1981) ve Eric (d: 1984).

– 1993'te aktrist Marla Maples ile evlendi. Tiffany bu evlilikten iki ay önce doğmuştu. 1999'da boşandılar.

– 2005'te Sloven manken Melania Knauss ile evlendi. 2006'da Baron William doğdu.

– Yedi torun sahibi: oğlu Donald Jr'dan; (Kai Madison, Donald John, Tristan Milos, Spencer Frederick ve Chloe Sophia) ve kızı Ivanka'dan; (Arabella Ross ve Joseph Frederick).

– Kızı Ivanka'nın eşi Jared Kushner, Amerikalı Yahudi. Ivanka kocasının dinine geçerek Yael adını aldı.

– Donald Trump kısaca “Donny” denmesini sevmiyor.

– Saçı peruk değil. CNN ekranında Larry King saçını çekerek bunu ispatladı!

– Hastalık derecesinde titiz; sürekli ellerini yıkıyor.

– Spor yapmayı sevmiyor. En hoşlandığı spor golf.

– Babasının “dört adım formülünü” uyguluyor: “İçeri gir, işi yap, işi doğru yap ve dışarı çık.”Yaptığı işlerde en küçük ayrıntılarla ilgileniyor.

– İşkolik; sabah beşte uyanıyor; yedide işinde oluyor.

– İş'te havadan sudan ve evde iş konuşmayı sevmiyor.

– İş yerinden çıkmayı pek sevmiyor; zaten evi de aynı gökdelen içinde.

– Teknolojik aletler kullanmayı sevmiyor. Örneğin, bilgisayar!

– E-mail'in tembel işi olduğunu söylüyor. Hâlâ gazete kesip arşivliyor.

– Sert ve abartılı konuşan yapısı var. Bunu etkileyici buluyor.

– Uzun yolculukları ve tatiller yapmayı sevmiyor.

– Elinden telefon düşmüyor; hep konuşuyor.

– Kadınlara ve erkeklere iltifat etme konusunda usta.

– Duymak istemediği söz şu: “Bu iş olmuyor!”

– Cevap vermek istemediğinde sadece gülüyor.

– İyi yapılan işe “şiir gibi” diyor.

– Kendini eleştirenlere, kızanlara aynı yanıtı veriyor: “Beni kıskanıyorlar, çünkü zenginim.”

– Kimi ticaret görüşmelerinde Diana Ross gibi sanatçı arkadaşlarından yararlanıyor. “Güvenilmez” dediği için Frank Sinatra'dan nefret ediyordu.

– 1990'lı yılların başında iflas edecekti; babasının da desteğiyle zor günleri atlattı.

– Medyadan kaçan patronlardan değil; Playboy dergisi dahil her yere röportaj veriyor. Ona göre teşhirin sonu yok. Dikkat çekmek için gerekirse bedel ödenmeli.

– Negatif reklamların bile değeri olduğunu düşünüyor.

– 1987'den itibaren, “Nasıl Zengin Olunur”, “Tepeye Çıkan Yol”, “Milyarder Gibi Düşün” gibi kitaplar yazıyor. Hepsi en çok satanlar listesinde yer alıyor.

– Fortune dergisinin hep en güçlü işadamları listesinde.

– Forbes dergisinin hep en zenginler listesinde.

– Satış-pazarlama işinde Muhammet Ali'yi örnek aldığını söylüyor. Boks gibi bir sporda “en büyük ben” diye markalaşarak kendini dünyaya pazarlamanın çok güç olduğunu belirtiyor…

Ve Donald Trump'ın…

Dünyanın en kurnaz satıcısı-pazarlamacısı olduğu konusunda herkes hemfikirdir.

NOT: Bu yazı 13 Aralık 2015 tarihinde Sözcü Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

Odatv.com

Editör: TE Bilişim