Hürriyet'in haberine göre Türkiye’nin Oruç Reis sismik araştırma gemisi Doğu Akdeniz’de faaliyetlerini sürdürürken Yunan yetkililerin sert açıklamalarına karşılık Atina’da bazı isimler Yunan tezlerini eleştiren çıkışlarda bulundu. Bu önemli isimlerin Atina’ya tepkisi özetle şu şekilde:

‘İKİ ÖNEMLİ HATA YAPTIK’

Yunanistan Komünist Partisi (KKE) Milletvekili Liana Kanelli, Skai TV’ye yaptığı konuşmada, “Fransa bizim için değil, Libya için Doğu Akdeniz’de. Kimse Yunanistan’ın çıkarları için ölmüyor. Bana göre, iki önemli iletişim hatası yaptık. Birincisi, ‘(Cumhurbaşkanı) Erdoğan öyle, Erdoğan böyle’ dedik. Oysa Erdoğan, 20 yıldan beri içeride ve dışarıda ülkesi için yaptığı hamlelerle ayakta duran stratejik bir akıl. İkincisi, Türkiye bölgesel süper bir güç” dedi. Kanelli, Atina’nın AB ve NATO üyeliğine karşı çıkan bir isim.

‘AVRUPA BİZDEN BIKTI’

Ta Nea Gazetesi’nden Hristos Papahristu:

“Yunanistan’ın önünde iki seçenek var. Birincisi, kısa sürecek bir savaş. Burada, Türklerin Meis Adası’na saldırması gibi bir tehlike var. Geri alabilmek için 50-60 yıl müzakere yapılması gerekir. İkinci seçenek, diyalog. Burada da ağır bir ‘siyasi yenilgi’ tehlikesi var. Yani Türkiye’nin sürekli taleplerde bulunacağı ve Yunanistan’ın da taviz vermek zorunda kalacağı bir süreç.

Sürekli olarak ‘(Cumhurbaşkanı) Erdoğan tahrik ediyor, saldırıyor’ demek, ne gerçekçiliktir ne de gerçek ile ilgisi vardır. Erdoğan her tahrik ve tehdit ettiğinde, Avrupa’ya koşmak da bir çözüm değil. Avrupa bize daha ne kadar tahammül edecek. Bizden bıktılar. Biz kendimizin haklı, Türkiye’nin haksız olduğuna sadece birbirimizi inandırdık. Gerçekçi olmalıyız. Aksi takdirde sırtımızı güreş minderinde, Avrupa’yı da karşılaşmanın bitmesi için geri sayan hakem olarak görebiliriz.”

‘MACRON’A UYMAYALIM’

Kathimerini Gazetesi’nden Kostas İordanidis:

“(Fransa Cumhurbaşkanı) Macron’un Erdoğan ile çekişmesi, şüphesiz Atina ve Kıbrıs’a (Rum kesimi) rahat bir nefes aldırıyor. Bu stratejik çekişmenin özü, bölgeden çekilmesi öngörülen ABD’nin boşluğunu kimin dolduracağıdır.

Yunanistan’ın, Fransa’nın bölgedeki hedefleri ile bütünleştiği izlenimi vermesi tehlikelidir. Fransa’nın bu dönem Yunanistan’a desteği şüphesiz önemlidir. Ancak rotayı Macron’un yönüne kırmak, geçici bir şey olmaktan öteye gitmemelidir. Çünkü herhangi müttefik bir ülkenin, NATO dışındaki arzuları ile bütünleşmek, sonuçları kestirilemeyecek tehlikeler barındırır.”

YENİ DONANMA DİĞER ÜLKELERİ ALARMA GEÇİRDİ

ABD'li Bloomberg, Doğu Akdeniz analizi yayınladı. Haberde, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ulusunun çıkarlarını bölgesel bir güç olarak savunabilecek bir donanma inşa ediyor" ifadelerine yer verildi.

Bloomberg, "Yerli imkanlarla yurtiçinde üretilen yeni gemiler ve denizaltılarla güçlendirilen donanma, Erdoğan'ın diğer kıyı devletlerini şaşırtan ve alarma geçiren bir başarı ile yurtdışına güç göndermesine yardımcı oldu."

"Daha büyük firkateynler boru hattında ve önümüzdeki yıl 27 bin tonluk hafif uçak gemisinin teslim edilmesi bekleniyor" ifadelerine yer verdi.

Bloomberg, savaş gemilerinden helikopterlere, silahlı insansız hava araçlarına kadar yerli silah endüstrisinin daha da genişlediğini belirtti.

Yazıda, Türk yetkililerin 'stratejik bağımsızlık' dedikleri olguyla artık batılı tedarikçiler tarafından ortaktan çok rakip olarak görülmeye başlandığı belirtildi.

"Türk donanma filoları da artık düzenli olarak gaz arayan sismik araştırma gemilerine eşlik ediyor."

"Mevcut inşaat planlarına göre, Türkiye’nin donanması yakında, uzun süredir daha güçlü olduğu düşünülen birincil Yunan rakibinden daha ağır basacak."

Bloomberg haberinde Türkiye ve Yunanistan'ın donanma gücünün karşılaştırıldığı ISS raporuna da yer verdi. İşte o rapor...

Bloomberg haberinde, "Yunan Donanması sözcüsü, Savunma Bakanlığı ne de donanma yetkilileri bu makale için yorum yapmayacağını söyledi" ifadelerine de yer verdi.

Doğu Akdeniz deniz yetki alanları uyuşmazlığı, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ile Mısır’ın gerçekleştirdiği sınırlandırma anlaşmasını Türkiye’nin protesto etmesiyle resmileşmişti.

Türkiye 2019 yılında Libya ile deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması imzaladı ve çizdiği sınırlar içinde kalan kendi kıta sahanlığı alanlarında petrol ve doğalgaz aramaya koyuldu.

Yunanistan ile Mısır 6 Ağustos 2020’de deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması imzalayarak Türkiye-Libya deniz yetki alanları sınırını ortadan kaldırma amacı taşıyan bir deniz sınırı çizdiler.

Türkiye bu anlaşmayı da protesto etti. Araştırma Gemisi (A/G) Oruç Reis Meis adasının güneyinde Türkiye-Mısır ortay hattına dayalı bir sahada sismik araştırmalara devam etti.

Yunanistan A/G Oruç Reis’in araştırmalarını engellemek için taciz girişimlerinde bulundu, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Fransa’nın katıldığı tatbikatlar düzenledi.

27 Ağustos 2020’de Seyir Hidrografi ve Oşinografi Dairesinin 1085/20 sayılı ilanıyla A/G Oruç Reis’in araştırma süresi üçüncü defa uzatıldı.

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis 26 Ağustos 2020’de İyon denizinde, İyon adalarından Tainaro burnuna kadar karasularını 6 deniz milinden 12 deniz miline çıkarmak için gereken yasa tasarısını meclise sunduklarını, bu uygulamayı diğer denizlerde de yapacaklarını söyledi.

Miçotakis, adını vermeden, Ege denizinde de karasularını 12 deniz miline (DM) çıkaracaklarını da ekledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Doğu Akdeniz'deki, Ege'deki faaliyetlerimizin özünde hak ve adalet arayışı vardır." dedi.

Erdoğan, "Doğu Akdeniz'deki, Ege'deki faaliyetlerimizin de özünde hak ve adalet arayışı vardır. Türkiye'yi 780 bin kilometrekarelik devasa büyüklüğüne bakmadan, 10 kilometrekarelik bir ada üzerinden kıyılarına hapsetme girişimi, haksızlığın ve adaletsizliğin en açık ifadesidir. Çevresindeki her ülkenin hakkı olan Akdeniz'in zenginliklerinin üzerine adeta çökme çabası, tam bir modern sömürgecilik örneğidir." diye konuştu.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un 12 Ağustos tarihinde Doğu Akdeniz'e asker göndereceğini ilan etmesinin üzerinden 24 saat geçmeden, Yunanistan ve müttefiki Fransa Girit açıklarında ortak tatbikata girişmişti.

Tatbikatta birçok Yunan fırkateyninin yanı sıra Fransız filosunda helikopterlerin havalanabildiği FS Tonnerre tipi bir savaş gemisi de vardı. Tatbikatta ayrıca Girit'teki Suda'ya inen iki Fransız Rafale jeti de yer aldı.

Editör: TE Bilişim