Buldukları işlerde çalışan, bir bölümü kaymakamlıklardaki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı aracılığı ile geçici olarak başta kira olmak üzere ekonomik destek alan Suriyeli aileler çocuklarının eğitim sorununu çözebilmek amacıyla çeşitli adımlar atıyor.

Eğitim yaşında olmalarına rağmen ev ve ülkelerini terk ederek aileleri ile İstanbul’a gelmek zorunda kalan Suriyeli sığınmacıların çocuklarından küçük bölümü bölgelerindeki ilkokullara devam ederken, dil ve uyum sorunları ortaya çıktı.
Milli Eğitim yetkilileri Suriyeli çocuklara yardım etmenin en başta insani bir sorun olduğunu söyledi. Bu çocukların da iyi bir geleceğe sahip olma hakları bulunduğunu vurgulandı, ikamet izni bulunan, Türkiye’ye normal yoldan gelenlerin Milli Eğitim’e ait okullarda ‘denkliğe’ tabi tutulduğunu ve öğrenci statüsünde okuduklarını hatırlatıldı.

Türkistanlı çocuklar neden okullara alınmıyor?

Suriyeliler için bunlar yapılırken yüzlerce Türkistanlı çocuk yine okul kapılarının dışında bırakıldı.

Uluslararası Türkistanlılar Dayanışma Derneği (TÜRKİSTANDER) Başkanı Burhan Kavuncu yaptığı açıklamada " Konuyla ilgili TBMM Eğitim Komisyonu ve UNESCO Türkiye YK üyelerine mektup yazdım. Şu ana kadar MEB'den "ilgileniyoruz" dışında bir cevap alamadım.

Bu konuda acil ve somut bir netice alınması gerekiyor. İlgililer nezdinde girişimde bulunarak Türkistanlı çocuklara sahip çıkmanızı bekliyoruz." dedi.

Burhan Kavuncu'nun TBMM Eğitim Komisyonu ve UNESCO Türkiye YK üyelerine yazdığı mektup şu şekilde “İkamet İzni” bulunmayan ailelerin ilk öğretim çağındaki çocuklarının eğitim problemi

Muhterem hocam. Okullar açılırken, yüzlerce çocuk okul kapılarında mahzun bekliyor. Ailelerinin oturma izni olmayan Türkistanlı (Özbek, Uygur, Kırgız) çocukların eğitim haklarını kullanabilmesi için bütün girişimlerimiz Milli Eğitim Bakanlığı'nca cevapsız bırakıldı. Gidebileceğimiz bir mercii kalmadı.


KONU:

Türkiye’de bulunan Ortaasya Türki kökenli çeşitli ülke (Özbekistan, Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan, Türkmenistan, Afganistan, Çin ve Rusya) vatandaşları arasında “İkamet İzni” bulunmayan ailelerin ilk öğretim çağındaki çocuklarının eğitim problemi.


 KAPSAM:

Siyasi/ dini baskılar sebebiyle ülkelerinden ayrılan ve Türkiye’de yaşayan yüzlerce aile bulunmaktadır. Bunlardan bir kısmının ikamet izni vardır, bir kısmı ise başvuru İyi günler.

yapmasına rağmen henüz ikamet izni alamamış, bazıları da hiç başvuru yapmamıştır. Derneğimiz TÜRKİSTANDER, bu ailelerin ikamet izni ve diğer sorunlarıyla ilgilenmeye çalışmaktadır. Henüz ikamet alamamış veya Göç İdaresi’nin “sakıncalı kodu” vermesi sebebiyle hukuki çözüm arayan ailelerin çocukları, ilk öğretim alma imkanından mahrum bulunmaktadır.


SONUÇ ve TALEP:

Geçmiş yıllarda İstanbul’da uygulanan “misafir öğrenci” statüsü geçici bir çözüm sağlıyor, karne ve diploma verilmese dahi, en azından çocuklar sokakta kalmıyordu. Milli Eğitim Bakanlığı, sisteminden “misafir öğrenci” tanımını çıkartmış olduğu için yüzlerce çocuğumuza okul kapıları tamamen kapatılmış durumda.

Türkiye Cumhuriyeti, imzalamış olduğu uluslararası sözleşmelere bağlı olduğunu, bir anayasa hükmü olarak kabul etmiştir. Çocukların eğitimi konusunda da sanıyorum BM çerçevesinde yükümlülükleri bulunmaktadır.

Okulların açılmasına birkaç gün kala, bu konularda yardımınızı rica ediyoruz. Saygılarımla."

Editör: TE Bilişim