Kavga dövüş biten imparatorluk 

Türkiye'nin çeyrek yüzyılına damgasını vuran Uzanlar servetleri ve kavgaları ile hep Türkiye'nin gündeminde yer aldılar. Şimdi ise çöküşleri konuşuluyor. 

Türkiye'nin ilk sanayicilerinden değildiler. Kökeni Cumhuriyet'in ilk yıllarına kadar uzanan bir servetleri de yoktu. Hatta 1980'lere kadar sokaktaki insan adlarını bile duymamıştı. Ama kavgacı, kararlı ve hırslıydılar. Bu nedenle kısa sürede hem servetlerine servet kattılar, hem de herkes tarafından tanındılar. Hatta ünlerini Türkiye'nin dışına bile taşımayı başardılar. Baba ve oğulları olarak kurdukları Uzan Hanedanlığı ile Türkiye'nin çeyrek yüzyılına damgalarını vurdular. Ama hiç kimsenin tahmin edemediği bir şekilde koskoca Uzan Hanedanlığı 9 ay içinde yerle bir oldu.

SERVETİN KAYNAĞI Kamuoyunda onlarla ilgili ilk tartışılan konu "öğrencilik yıllarında İstanbul-Sakarya arasındaki trenlerde sakız sattığını" iddia eden baba Kemal Uzan'ın servetinin kaynağı.Her ne kadar bazı rivayetlerde baba Kemal Uzan için "Yugoslavya'nın kurucusu Mareşal Tito'nun servetini yönetiyor" ya da "Sovyet Merkez Bankası'na ait külçe altınları İstanbul Kapalıçarşı'da paraya çeviriyor" denilse de Uzanlar'ın sermaye birikiminin başlangıcı Ali Sami Yen Stadı'nın yapımına endeksleniyor. Medyaya ilgileri ise Yeni İstanbul Gazetesi ile başladı, bu ilgi 1980'lerde Hayat ve Ses dergileri ile tırmandı. Uzan'ın gazeteci transferleri, yaptığı promosyonlar günlerce konuşuldu. 1984'e gelindiğinde 21 milyon dolara Ayhan Şahenk'ten aldığı İmar Bankası ile artık bir banka patronuydu. İmar Bankası'na verdiği paranın kaynağı muammaydı, ama o bununla da yetinmedi ve bir yıl sonra bu kez Adabank'ı kurdu. 

ÖZELLEŞTİRME ZENGİNİ 
1990'lara gelindiğinde Türkiye, "yasadışı da olsa" ilk özel televizyon ile Kemal Uzan ve oğlu Cem Uzan sayesinde tanıştı. Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal ile kurduğu Magic Box, ardından doğan kavgalar ve İnterStar, Uzan Ailesi'nin dönemeç taşlarından biri olarak kabul ediliyor. Bu dönem aslında Kemal Uzan'ın ya da bir başka ifade ile Rumeli Holding'in en çok palazlandığı dönem. O zamanlar özelleştirmeyi yürüten Kamu Ortaklığı İdaresi'nin en iyi müşterisi Uzan Ailesi'ydi. Özelleştirme ihalelerinde beş çimento fabrikası ile Çukurova Elektrik ve Kepez'i alan Uzan Ailesi, attığı her adımın ardında derin tartışmalar ve kavgalar 
bırakıyordu. Çimento fabrikalarında işçiler ve sendika ile, ÇEAŞ'ta Sabancı Ailesi, Çiller ve SPK ile günlerce süren ve mahkemelere de yansıyan tartışmalar yaşandı. 1998 yılında alınan Telsim lisansında da aynı süreç vardı. İlk yıllarda lisans anlaşması nedeniyle Ulaştırma Bakanlığı ile yaşanan kavgalara geçtiğimiz yıllarda Motorola ve Nokia, "hisse sulandırma operasyonu" da girdi. 

LALE DEVRİ YAŞADILAR 
Bu dönemde aile lüks ve şatafata da kendini kaptırdılar. Kemal Uzan'ın oğlu Cem Uzan, New York Manhattan'da yaklaşık 40 milyon dolara daire alarak dünyanın en zengini Bill Gates'e komşu olurken, lüks yatlar, özel uçaklar, helikopterler de eksik olmuyordu. Uzan Grubu hemen herkesle kavgalıydı, ancak pek üstüne giden bulunmuyordu. 2003 yılı Haziran'ında ise birden herşey tersine döndü. Önce ÇEAŞ ve Kepez'e el konuldu, ardından İmar Bankası olayı patlak verdi... İşte 1980'den sonra hızla büyüyen Uzan Hanedanlığı'nda 9 aylık çöküş süreci de böyle başlamış oldu.... 

Editör: TE Bilişim