Kış sezonunda havaların sıcak gitmesi hazır giyim ve ayakkabıda stokları şişirdi. İlkbahar-yaz sezonuna geçmeye sayılı günler kalırken firmalar, kış ürünlerini sezonunda satamadıkları için indirim kampanyalarıyla stokları eritmeye çalışıyor. 

Cumhuriyet’ten Şehriban Kıraç’a konuşan Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, kışın sıcak geçmesi nedeniyle kış sezonundan kaynaklı stokların şu anda sıkıntı verecek boyutta olduğunu belirterek, “Uluslararası büyük markalar ocak ayından itibaren ilkbahar yaz sezonu ürünlerini mağazalara getirmeye başlıyor. Biz de hızlı modada ise şubat ayı itibarıyla yeni sezon ürünler mağazalara giriyor. Kışlık ürünler bedeli ağır olan ürünler. Üretim maliyetleri de yüksek. Kışlık ürünler olan bot, mont gibi ürünlerin sezonunda indirimli satılması, sektörde zaten düşük olan kârlılığı daha da olumsuz etkiliyor. Soğukların geç gelmesi kış ürünlerinin indirim dönemine denk geliyor. Kış ürününü indirim döneminde satmak kârlardan götürüyor” dedi.

“Bizi bu güzel havalar mahvetti"

 Raflarda bekleyen bot, mont, eldiven, bere ve çizmelerin mağazalarda çok büyük yer de işgal ettiğini dile getiren Öncel, Orhan Veli’nin şiirine de atıfta bulunarak, “Bizi bu güzel havalar mahvetti. Geçen yıl başta Avrupa olmak üzere birçok ülkede yüzyılın soğuğu yaşanmıştı. Markalar küresel iklim değişikliği nedeniyle mevsimi öngöremediği için ona göre ürün bulunduramıyor. Her sezona göre üretim yapıyor. Hızlı modada hep yeni ürünler olmak zorunda. Depolarda sıkıntı olduğu için yeni ürünlere yer bulmak da zorlaşıyor” ifadelerini kullandı. 

Kış ürünlerinin birim fiyatının yüksekliğinden dolayı ciroların yüzde 60’ının bu dönemde yapıldığını kaydeden Öncel, "Özellikle aralık ayı yeni yıl alışverişlerinin de etkisiyle 1.5-2 ay gibi hesaplanır. En fazla satışın yapıldığı aydır” diye konuştu.

Kumaşlar inceliyor

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Hazır Giyim ve Konfeksiyon Meclisi Başkanı Şeref Fayat da iklim değişikliği nedeniyle kumaşların inceldiğini belirterek, “Artık yüksek gramlar yerine daha düşük hafif gramlık kumaşlar kullanılıyor. İhracatta da iç tüketimde de son 10 yıldır kumaşlar ve kullanılan hammaddeler küresel ısınmaya göre şekilleniyor” dedi. 

İş planları küresel ısınmaya göre şekilleniyor

Küresel ısınma nedeniyle kumaş gramajları önemli oranda azaldı, dokulamalar inceldi. Firmalar küresel ısınmaya göre iş planlarını da değiştiriyor. Bahar ve geçiş döneminde satılması planlanan ürünlerin çeşit ve miktar olarak üretimi çok azaldı. Bunun aksine örneğin ayakkabı söktöründe daha sıcak yaz aylarında satılması planlanan açık ayakkabılar ve sandaletlerin üretimi ve çeşitleri ise geçmiş yıllara oranla daha yüksek adetlere çıktı. Ayakkabıya daha fazla yer verilirken, bot ve çizme modellerinin sayısı azalıyor.

Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği tarafından hazırlanan 'Türk Hazır Giyim Sektörü İçin Yol Haritası Ufuk 2030 Raporu’na göre, küresel sürdürülebilirlilik eğiliminin etkisi altında hazır giyim tüketimi ile üretiminde kullanılan doğal kaynakların korunması arasında yeni bir denge kurulması gerekiyor. Tekstilin ana maddesi olan pamuk, dünya su tüketiminin yüzde 2.6’sını kullanıyor. Mevcut hızıyla 2030’da pamuk için su talebi potansiyel arzını yüzde 40 aşacak. Endüstriyel kirli su atıklarının yüzde 17-20’si tekstil yıkama ve boyama ile baskı işlemlerinden geliyor. 

Elyafın nihai ürüne kadar olan üretim sürecinde yaklaşık 8 bin sentetik kimyasal ürün kullanılıyor. Tekstil sektörü doğal kaynak bağımlılığı en yüksek sektörlerden biri. Hızlı moda üretimiyle tüketimin hızlanması doğal kaynak kullanımını da arttırıyor. Gelecek yıllarda yenilenebilir geri dönüşümlü dayanıklı elyafların kullanımı ve üretimi artacak. Yıkama yani su ihtiyacı en az olan ürünler tercih edilecek. İkinci el tüketimi yaygınlaşacak.

Editör: TE Bilişim