Evet bir anne değiliz…

Ancak düne, bugüne ve yarına dair bütün sorumlulukları omuzlarız. Cılk yara olur sırtlarımız taşıdığımız manevi yüklerden ama bizim gıkımız çıkmaz. Zira kolay değildir gülümseyen gözleriyle sana bakan uzun saçlı minik prensesin kahramanı olabilmek…

Belimiz bükülür de nokta kadar menfaat için noktalı virgül gibi biz bükülmeyiz. Sonra nasıl anlatırız gelişim çağındaki Sarı Kafa’ya hayatın doğru ve de yanlışlarını…

Kolay mıdır çocuklarımıza rol model olmak ?

Endişeleniriz, düşmekten korkarız, kimi zaman kaygı tufanları arasında kalırız. İçimizdeki ummanlar kabarır, bir yerlerde fırtınalar kopar ama biz hep aynı fotoğrafı veririz dışarıya : “Gülümseyen, kendinden emin, ne yapacağını her zaman bilen…”

Bazen doktor olup çare üretiriz çıkan ateşe, bazen aşçı olup parmak yediren yemekler yaparız şansımızın da yardımıyla, 2.Abdülhamid planları kurarız onlarla çatışmadan doğruları gösterebilmek için…

Plastik bir çay setinin boş bardağından saatlerce dünyanın en tavşan kanı çayını içip, elimizdeki tabaktan dünyanın en lezzetli kekini yeriz sonu bir türlü gelmek bilmeyen ikram yağmurları altında…

10 da biten maçlara başlarız atsanız da yeseniz de son golün bir türlü kabul görmediği, veli toplantılarına gideriz bütün öğretmenlerin sizinle yaramazlıklardan “ayrıca” dışarıda görüşmek istediği, hikayeler dinleriz matematikten alınan zayıfın akıllarınca beden dersinde atılan gollerle kamufle edildiği…

At kuyruğu denilen nasıl yapıldığını hala çözemediğimiz modele niyet edip, nihayetinde elektrik süpürgesiyle düzgünce toplayıp toka taktığımız saçlar yaparız sabahları okul öncesi.

Akşamdan kişiye özel tost siparişleri alırız kahvaltı için “Krem peynir, kaşar, zeytin ezmesi, domates” içeren, her ne hikmetse ikisinin tostu hiçbir zaman aynı malzemeden olmadığı.

Velhasıl meşakkatli iştir baba olmak.

Emek ister, sabır ister, akıl ister…

Ancak çok keyiflidir.

Abidin belki mutluluğun resmini yapamaz ama biz çocuklarımızın gülen gözlerine baktığımızda mutluluğun bizatihi kendisine baktığımızı biliriz…

Bugün Haziran ayının üçüncü Pazarı, yani bizim günümüz…

Başta evlatlarını bu vatan için, bu millet için, bu devlet için toprağa vermiş "Şehit Babaları" olmak üzere, evlat sahibi olmanın bilincini taşıyan ve ona göre davranan bütün babaların “BABALAR GÜNÜNÜ” kutlar, kaybettiklerimize de Rahman’ın rahmetini dilerim…