İstanbul İl Özel İdaresinin ve İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bütçesinin büyük bir bölümünü karşıladığı ve 15 milyon liranın üzerinde bir maliyetle restore edilen Sveti Stefan Kilisesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımıyla gerçekleştirilen törenle açıldı. Kilise açılışına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım, Bulgaristan Başbakanı BoykoBorisov ve Bulgar heyetinin katılımıyla gerçekleşti. Cemaati olmayan Sveti Stefan Kilisesi’nin açılışında konuşan Erdoğan, restorasyonu tamamlanan Demir Kilise’nin açılışı için bir araya gelindiğini belirterek, bu vesileyle Türkiye’de bulunan Bulgaristan Başbakanı BoykoBorisov ve heyetine teşekkür etti. Bulgaristan’ın bu dönem farklı bir konumunun da olduğunu, Avrupa Birliği Dönem Başkanlığının Bulgaristan’da olduğunu anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti: “Böyle bir dönemde bu açılışın yapılıyor olmasını uluslararası topluma verilmiş çok önemli bir mesaj olarak değerlendiriyorum. İstanbul buradaki özellikle şu fotoğrafla, farklı din ve kültürlerin bir arada barış içinde yaşadığı şehir olma vasfını bir kez daha tüm dünyaya özellikle göstermiştir.”

“14 İBADETHANE ONARIMDAN GEÇİRİLMİŞTİR; DEMİR KİLİSE BU İŞİN FİNALİDİR”

Erdoğan, şunları kaydetti: “Tarihin belirli bir döneminde yaşanmış acı hatıralar, bizlerin çok daha uzun ve çok daha köklü olan birlikte yaşama tecrübemizi gölgelememelidir. Onun için biz de şu var; kesrette vahdet anlayışı var. Bu bizim aslında tüm inançlara, düşünceye, vesaire yaklaşımımızı gösterir. Yani çoklukla birlik. Biz işte bu anlayışla ülkemizin her köşesinde diğer dinlere mensup vatandaşlarımızın ibadethanelerini ayağa kaldırmaya, bunlara yönelik çalışmalar yürüttük, yürütüyoruz. Son dönemde, ülkemizde Edirne’deki Büyük Sinagog, Gökçeada’daki Aya Nikola Kilisesi, İskenderun’daki Süryani Katolik Kilisesi, Diyarbakır’daki Sur Ermeni Protestan Kilisesi, Gaziantep’teki Nizip Fevkani Kilisesi, Cunda’daki Taksiyarhis Kilisesi, Edirnekapı’daki Aya Yorgi Kilisesi’nin de aralarında bulunduğu 14 ibadethane onarımdan geçirilmiştir. Demir Kilise, bu işin finalidir, son örneğidir. Havra, şapel, kilise gibi dini mekanların onarımlarını önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz. İstanbul, Demir Kilise’deki ibadet özgürlüğü ile Filibe Muradiye Camisi’ndeki ibadet özgürlüğünü birbirinden ayırmıyoruz.”

Başbakan Binali Yıldırım:

167 CEMAAT VAKFINA AİT BİN 29 ESER VARLIK, CEMAAT VAKIFLARINA AKTARILMIŞ

Demir kilise açılışında konuşan Başbakan Binali Yıldırım ise, “Bu eser, İstanbul’un yüzyıllardır bütün inançları bir arada tutan karakteri temsil etmektedir. Cumhurbaşkanı başbakanlığı döneminde çıkardığımız kanunla cemaat vakıflarının mallarının iade edilmesine karar vermiştir. Bu şekilde 167 cemaat vakfına ait bin 29 eser varlık, cemaat vakıflarına aktarılmış ve geçmişten beri gelen bu önemli sorun da ortadan kaldırılmıştı. Bu kapsamda Şişli Kaptanpaşa Mahallesi 60 dönümlük önemli bir taşınmaz Bulgar vakfına teslim edilmiştir” dedi.

BU ESERİN İHYA EDİLMESİ BİZZAT SAYIN CUMHURBAŞKANININ GÖSTERDİĞİ İRADEYLE OLMUŞTUR

İstanbul’un bir dünya şehri olduğunu söyleyen Yıldırım, “Bu eserin ihya edilerek bugün tekrar ibadete açılmasında bizzat Sayın Cumhurbaşkanım gösterdiğiniz iradeyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi katkılarıyla çalışmalar tamamlanmış bu hale gelmiştir. 15 yıllık hükümetlerimiz döneminde tarihi değerlerimize verdiğiniz önem sayesinde 5 bine yakın vakıf eseri tekrar ihya edilmiş gelecek kuşaklara taşınması sağlanmıştır. İstanbul bir dünya şehridir. Ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin gelişmesinde Türk asıllı Bulgar vatandaşlarımızın oynadığı rol, Bulgar asıllı Türk vatandaşlarının oynadığı rol çok önemli. Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği hedefinin de Bulgaristan’ın Avrupa Birliği dönem Başkanlığında üstlendiği bu sürede ilave işbirliği imkanları ortaya çıkacağını ve ivme kazanacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı

“TÜRKİYE İLE AVRUPA BİRLİĞİ İLİŞKİLERİNİN İYİLEŞTİRİLMESİ İÇİN ÇABA HARCAMAMIZ LAZIM”

Bulgaristan Başbakanı Borisov da, “Türkiye, büyük bir devlettir ve Avrupa’nın en büyük komşusudur. Bizler elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Macron’la yaptığı görüşmeyi büyük bir ilgiyle izledik, Dışişleri Bakanı’nın temaslarını izliyoruz. 2018 yılında Türkiye ile Avrupa Birliği ilişkilerinin normalleştirilmesi, iyileştirilmesi için çaba harcamamız lazım. Bir kaç yıl önce Strazburg’da bulunduğumda zaten iyi ilişkiler olduğunu görmüştük. İş ilişkileri, ticaret ve güvenlik ilişkileri yeni bir iyileşme sürecine girmek durumundadır. Ülkelerin büyük küçük olması önemli değil, hepimizin bir katkısı olabilecektir. Biz, olabildiğince katkı sağlayacağız. İnanıyorum ki bu, en doğru yoldur” dedi.

Editör: TE Bilişim