Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Şanlıurfa mitinginde yaptığı konuşmada, 31 Mart Yerel Seçimleri öncesinde AK Parti’den ayrılanlara tepki göstererek, "Bu trenden inenler bir daha bu trene binemezler. Bu can bu tende oldukça, bir daha biz bu trene kabul etmeyiz" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şanlıurfa 11 Nisan Meydanı’ndaki mitinginde İbrahim Tatlıses sürprizi yaptı. İbrahim Tatlıses ile birlikte sahneye çıkan Erdoğan, alandakileri selamladı. Erdoğan ve Tatlıses, AK Parti’nin seçim müziklerinden olan "Nereden Nereye" şarkısına eşlik etti. Selamlamanın ardından konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İbrahim Tatlıses’e hitaben "Soyadı ile müsemma. Tatlıses. Estetiğin en incesini, zarafetin en yakışanı yüreğin en yakınına vermiş" diyerek övgüde bulundu. Şanlıurfa’da gösterilen ilgiden duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, "Maşallah uçsuz bucaksız, Şanlıurfa buraya akmış. Yollar zaten bir alem. Merkeze yetişemeyince cuma namazını köyde kıldık. 31 Mart seçimlerinde de Şanlıurfa ile yol arkadaşlığımızı, kader arkadaşlığımızı, bu ahitleşmemizi çok daha ileriye taşıyacağız" diye konuştu. HDP’YE HIZLI TREN CEVABICumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şanlıurfa’nın Gaziantep Adana hızlı tren hattıyla Türkiye’ye bağlanacağını müjdeledi. Hızlı tren konusunda HDP’lilerin Mardin’deki eleştirilerine de cevap veren Erdoğan, "Dün Mardin’deydim. Hızlı tren müjdesini verdim. Benim arkamdan bölücü terör örgütünün desteklediği malum parti var ya. Onun eş başkanı bir ifade kullanmış. ’Mardin’de hızlı trenin ne işi var’ demiş. Aynen SP gibi yani Sadet Partisi. Onun başındaki zat da Sivas’ta trenin ne işi var demişti. Allah’tan Mardin’de havaalanının ne işi var demedi. Hem bunu kullanırlar. Gelir havaalanına uçuş yaparlar. Hızlı tren geldiği zaman bunlar istifade edecekler. Bunlarda ufuk yok" dedi. CHP’yi de eleştiren Erdoğan, "CHP her yapılanın karşısına dikilmedi mi? İstanbul’a birinci köprü yapıldı, karşısına dikildi, ikincisi yapıldı karşısına dikildi. Üçüncüsü yapıldı, karşısına dikildi. Marmaray yapıldı, Avrasya Tüneli’ni yaptık, karşısına dikildiler. Osmangazi’yi yaptık karşısına dikildiler. Şimdi İstanbul’u İzmir’e bağlıyoruz, onun da karşısına dikilmeye çalışıyorlar. Biz millete hizmetkarız. Biz yaparız. Onlar ise maalesef seyrederler" ifadelerini kullandı. "ŞANLIURFA’DAN MARDİN’E ADETA NEHİR AKACAK"Şanlıurfa’dan Mardin’e uzanan sulama kanalıyla adeta iki şehir arasında nehir yapılacağını vurgulayan Erdoğan, "Yakın bir gelecekte Şanlıurfa’yı ülkemizin ve dünyanın gıda üretim üssü haline getirmek için sulama yatırımlarına gece gündüz devam ediyoruz. Dev bir su kanalı inşa ederek, Atatürk Barajı’nın suyu ile bölgemizde 2 milyon dekarın üzerindeki tarım arazilerinin sulanmasını sağlayacağız. Bu kanalla, Şanlıurfa’dan Mardin’e adeta nehir akacak. Suruç ovasının sulanması vatandaşlarımızın bir asırlık hayaliydi. Suruç tünelini sizlerle birlikte hizmete açtık mı? Maliyeti 2.5 katrilyon.Toplam 951 bin dekar alan arazinin sulamasını hedefliyoruz. Bugün itibariyle yüzde 60’ına denk elen 563 bin dekar alan arazinin şebekesini tamamlayarak sulamaya açtık. Kalanları da süratle tamamlanıyor" ifadelerine yer verdi. "BAY KEMAL SENİN KILAVUZUN KARGA"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun çiftçilerin desteklenmediği yönündeki eleştirilerine de cevap vererek, "Bay Kemal ‘çiftçiler battı, çiftçilerin ellerinden topraklar alındı, tarlaları alındı’ diyor. Bay Kemal senin kılavuzun karga. Bak ben sana resmi rakam veriyorum. Son 17 yılda Şanlıurfalı çiftçilerimize toplamda yaklaşık 10 katrilyon tutarında tarımsal destek verdik. Bu yılın ilk üç ayında ülke genelinde 8 milyar 777 milyon liralık tarımsal destekleme ödemesini yapmış olacağız. Tarımsal sulamadaki elektrik tarifesinde yaptığımız yüzde 12’lik tüm tarımsal faaliyetler için genişlettik. Gerek küçük baş, gerekse büyükbaş veya kümes hayvancılığı yapan, seralarda ürün yetiştiren çiftçilerimizde tarımsal sulamadaki elektrik tarifesinin avantajlarından yararlanacak. Böylece çiftçilerimize yıllık 500 milyon TL’lik destek sağlamış olduk. Özelleştirme öncesi elektrik borçlarında tüm faizlere silerek, ana paranın da Ekip 2020’den itibaren 5 yıl vade ile ödenebilme imkanı getirdik" şeklinde konuştu. AK PARTİ’DEN AYRILANLARA SERT TEPKİErdoğan, aday gösterilmediği için AK Parti’den ayrılanlara da sert tepki göstererek, "Bazı tezgahlara, oyunlara sakın ha gelmeyin. Çok tezgahlar kuruluyor. Neymiş beyefendi aday olmamış. Aday olmayınca bakıyorsunuz ne dava var, ne bir şey. Menfaat neredeyse oraya gidiyor. İşte ne diyorlar, ’kazanınca ben tekrar AK Parti’ye geleceğim’ diyorlar. Bu trenden inenler bir daha bu trene binemezler. Bu davada bu treni terk edenler kusura bakmasınlar, bu can bu tende oldukça bir daha biz bu trene kabul etmeyiz. Biz bu davada kimlerle yola çıktıysak, bize ihanet etmedikleri sürece yolculuğumuza devam ederiz. Onun için emaneti emin ellere teslim ettik, yola devam ediyoruz. Siz de emanetinize sahip çıkıyor musunuz, mesele bitti. Biz milletimizi birlikle, beraberlikle, dayanışmayla geleceğe taşımak istiyoruz, bize ihanet edenlerle değil. Biz şehirlerimizi hizmetle, muhabbetle, yatırımla geliştirmek istiyoruz. Buna karşın, birileri ısrarla bölücülük fitnesini içimize sokmaya ve büyütmeye çalışıyor" dedi. "BUNLAR BİR TAKIM GÜÇLERİN, GÖNÜLLÜ VEYA PARALI TAŞERONLUĞUNU YAPMIŞTIR"Erdoğan, 1984 yılından itibaren terör örgütünün birtakım güçlerin gönüllü ya da paralı olarak taşeronluğunu yaptığını vurgulayarak, "Ülkemizde 1984 yılından beri vahşi eylemler gerçekleştiren bir bölücü terör örgütü var. bu örgüt bugüne kadar en başta benim Kürt kardeşlerim olmak üzere sadece milletimize ve ülkemize zarar vermiştir. Bunlar doğmamış bebekleri, masum çocukları öldürerek, nice evlere ateş düşürmüştür. Silahını camide namaz kıldıran imamlarımıza, çocuklarımıza eğitim vermek için çırpınan öğretmenlerimize, sağlık görevlilerimize, yol yapan işçilerimize, ekmeğinin peşindeki çiftçilerimize, işinin başındaki esnafımıza çevirerek, savunmasız insanlarımızı hedef almıştır. Askerlerimizin, polisimizin, korucularımızın karşısında tutunamayanlar silahsız vatandaşlarımıza etmediklerini bırakmamışlardır. Bu örgütün hiçbir zaman Kürt kardeşimizin ya da bölgemizdeki herhangi bir kesimin hakkını hukukunu savunmak gibi bir derdi asla olmamıştır. Bunlar ilk günden beri bölgemizde birtakım güçlerin, gönüllü veya paralı taşeronluğunu yapmıştır. Dün öyleydi, bugün de böyle. Kürt kardeşlerimizin hiç sıkıntıları yok muydu? Elbette vardı. Yoksulluk, ihmal edilmişlik, baskı, haksızlık vardı. Bu sıkıntılar Türkiye’nin her yerinde vardı. Bu bölgede daha ağır bir şekilde yaşanıyordu. Biz böyle bir Türkiye’yi aldık, hemen kolları sıvadık. Bunlar ülkemizi bölmeye çalıştılar" dedi. "IRAK’IN KUZEYİNDE KÜRDİSTAN VAR ORAYA GİTSİN"HDP’li vekillerin söylemlerine cevap veren Erdoğan, "Şimdi kardeşlerim, Şanlıurfa’dan tüm Türkiye’ye sesleniyorum. Sizden çok bir cevap bekliyorum. Türkiye’de Kürdistan diye bir bölge var mı? Yok. Ne var Türkiye’de. Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, Karadeniz, Akdeniz, Ege ve Marmara var. Bu beyefendi Kürdistan özlemiyle yatıp kalkıyorsa, Irak’ın kuzeyinde Kürdistan var. Buyursun oraya gitsin. Bizim bu topraklarımızı bölmeye, bu vatanı bölmeye kimsenin gücü yetmez" dedi. "BİZİM ARKAMIZDA ŞANLIURFA VAR, ALLAH’IMIZ VAR"Erdoğan, "Sırtımızı PKK’ya dayadık, arkamızda PYD, PKK var" diyen HDP’lilere ise "Öbürü ne diyor, bizim arkamızda PYD, YPG, PKK var diyor. Kadına bak. Bizim arkamızda da Şanlıurfa var, Allah’ımız var" ifadelerini kullandı. Erdoğan, "Terörle mücadele yasasını kaldırmazsanız, savaş kapınızı çalar" diyen HDP’lilere, "Terörle mücadele yasasını kaldırmazsanız, savaş kapınızı çalar diyordunuz. Ne oldu, 1 Temmuz geride kaldı. Ne oldu, hadi. Cudi’de Gabar’da, Tendürek’te, hatta Kandil’de inlerine girdik. Benim milletimin huzuru kim kaçırıyorsa, biz onların kapısını çalarız" dedi. Erdoğan konuşmasının sonunda ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle kadın partililere çay dağıttı. Kadınlar Günü’nü kutlayan Erdoğan, "Mümkün olduğunca çay ikram edeceğim. Ama bu kuru çay, demlemesini siz yapacaksınız. Bu çay Rize çayı, benim memleketimden. Erkeklere yok, bayanlara. Bu çayı yudumlarken bize dua edeceksiniz tamam mı" dedi. (Ahmet Kolsuz - Bekir Basmacı - Sinan Özdemir - Şinasi İnan/İHA)