Memleket isterim

Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;

Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.

Memleket isterim

Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;

Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.

Memleket isterim

Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;

Kış günü herkesin evi barkı olsun.

Memleket isterim

Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;

Olursa bir şikayet ölümden olsun.

Diyordu ünlü şairimiz Cahit Sıtkı Tarancı. Hepimizin de istediği beklediği, özlem duyduğu kardeşlik duyguları böyle değil midir?

Değerli okurlarım geçen günler, İzmir’in bir mahallesinde alevi yurttaşımızın evine işaret konulmasıyla bir kez daha gündeme gelen etnik ayrımcılık yine birileri tarafından hortlatılmaya çalışıldığını üzülerek izliyoruz.

Türkiye’nin milli ve manevi değerlerine sıkı sıkıya bağlı olan alevi kardeşlerimiz üzerinden Türkiye üzerinden oynanan oyunlara duyarlı yurttaşlarımız gereken cevabı verdiler vermeye de devam ediyorlar.

Unutmayalım ki biz kültürel etnik renklerimizde zengin coğrafyanın insanlarıyız.

Alevinin sunni yurttaşlarımızdan nasıl farkı yoksa

Sunninin de alevi yurttaşlarımızdan hiçbir farkı yoktur.

Etle tırnak gibi bu coğrafya da kültürel zenginliğimizin bir parçasını oluşturmaktadır.

Ülkemiz bu etnik ötekileştirmelerden ötürü, Cumhuriyet boyunca çok bedeller ödedi.

Kardeşi kardeşe kırdırttılar yıllarca.

Kardeşi kardeşe düşman ettiler yıllarca,

Türksün,

Kürtsün,

Alevisin,

Sunisin diyerek gencecik fidanlarımızı toprağa verdik birilerinin bize dayattığı bu kahrolası etnik ayrımcılıktan ötürü. Ondan ötürü dikkatli olmalıyız, uyanık olmalıyız ve bu gibi şer odaklarının bize dayatmaya kalkıştığı ötekileştirmelere izin vermemeliyiz.

Kimdir bu Aleviler peki?

Bu ülkenin yüz akıdır...

Aydın insanlarıdır

Ülkesine yürekten bağlı vatandaştır.

0kuyan, bakan, gören, dinleyen, bilen, anlayan, düşünen insanlardır.

Her zaman uygarlıktan ve çağdaşlıktan yana olmuşlardır.

İnançlarında samimi oldukları için kimliklerini asırlardır acı çeke çeke koruyabilme başarısını göstermişlerdir.
Tarihin bir kanlı hesabını sorarken, sadece kendi dizlerine vurandır.

İncinsen de incitme diyendir

Yiğit insanlardır.

Çalışkandır.
Doğaya ve Allah’ın yarattığı tüm canlıları saygılıdır.

Kimseyi inancından ötürü dışlamayandır.

Kadına saygı duyandır, onları ikinci sınıf vatandaş sayarak, bir mal gibi görerek, ona şüpheyle bakarak, insan yerine koymayarak, kapalı kapıların arkasına hapsetmeyendir kadına güvenendir.

Yobaz değildir.

Sanatı sanatçıyı sevendir, ozanları-şairleri yakmazlar, edebiyatçıları kovmazlar, aydınları vurmazlar bilakis sahip çıkandır sanata ve sanatçıya.

Eli, dili ve beli sağlam bireylerdir.

Çağdaş dünyanın reddettiği, akıl dışı hurafelere, batıl inançlara kanmazlar.

Mustafa Kemal Atatürk’ü severler ve ulusumuza çağdaşlık kapılarını aralayan ilke ve inkılaplarına, yasalarına yürekten bağlıdırlar.

Laiktirler, cumhuriyete sahip çıkandır aleviler

Kendi çıkarları için, hangi iktidar gelse ona yanaşıp yalakalık yapmazlar, dik duruş sergileyendir, dönek değildir.

Asla küçük hesaplar yüzünden Türkiye’nin aydınlık yoluna ihanet etmediler, etmezler.

Aleviler; vefalıdır, dürüsttür. yiğittir, fedakardır.

Anadolu’nun gerçek ev sahiplerinden birisidir.

Hacı Bektaşı velidir, Pir Sultan Abdal’dır

Bir insan ister Türk olsun, ister Kürt,

İster Alevi olsun ister sunni

Kanun önünde de, din nazarında da kimsenin kimseden üstün olmadığı gerçeğini değiştirmez.

Bu doğrultuda insana insan olduğu için değer verelim,

İnsanı insan olduğu için sevelim.

Ve tefrikalara izin vermeyelim.

Ve yine unutmayalım ki etnik ayrımcılığın ne ülkemize ne de yurttaşımıza faydası yoktur.

Olan yine ülke değerlerimize olur, insanımıza olur,

Dosta güven düşmana korku salan bir medeniyetin evlatları olarak bir olalım, bir olalım ve saflarımızı her zamankinden daha sıkı tutalım.