09 Aralık 2016 tarihinde vaktin akşam saatlerine ulaştığı sular da,  Yeni Çağ Gazetesinin İstanbul Merkez binasına yaklaşık 30 kişilik bir grup saldırdı.

Kimlikleri bilinmeyen (ama kimler tarafından yönlendirme yapıldığı bilinen) yüzleri kar maskeleriyle gizlenmiş yaklaşık otuz kişi kaldırım taşları, sopa ve silahlarla Yeniçağ Gazetesi’nin Yenibosna’da bulunan merkez binasının içine kadar girerek önemli ölçü de maddi – ekonomik zarara neden oldular.

Binadan içeriye giren “MANKURT BARBARLAR” ortalığı savaş alanına çevirdikten sonra binayı terk ettiler. Bura da malumu ilan edecek değiliz ne var ki bu “MANKURT SALDIRI”nın senaryosunun nerede, nasıl, neden ve kimler tarafından yazıldığı ve niçin fiili olarak icraata dönüştürüldüğü bir bilinmezlik sarmalının içerisinde bir giz, bir sır olmayıp gayet açık, net, sarih ve muhkemdir yani yönlendirme adres ve iradesi bellidir.

Bu adres ve irade zannın da ötesin de Sayın Bahçeli’nin ta kendisidir.

Sayın Bahçeli… Milliyetçi Hareket Partisi genel başkanı Alparslan Türkeş'in 4 Nisan 1997'de geçirdiği kalp krizi sonucu Ankara'da vefat etmesinin ardından 6 Temmuz 1997 tarihinde gerçekleştirilen olağanüstü kongrede 1193 delegeden 697 sinin oyunu alarak partini yeni genel başkanı olmuştu.

1999 Türkiye genel seçimleri sonrasında DSP ve ANAP ile birlikte kurulan koalisyonun üçüncü ve büyük ortağı oldu. Koalisyonda ki Başbakan yardımcılığı görevini 18 Kasım 2002 tarihine kadar sürdüren Devlet Bahçeli, 7 Temmuz 2002'de aldığı kararla 3 Kasım 2002'de seçim yapılmasını istedi.

3 Kasım 2002 günü Türkiye Cumhuriyeti genelinde yapılan erken genel seçim sonuçlarına göre de, 1999 seçimlerinde %18 oy alarak büyük bir çıkış yapan ve hükümet ortağı olan MHP %8.3 oy oranı ile baraj altında kalarak aktif siyasetin dışına itilmişti.

Seçim sonuçlarına göre kurmaca bir mizansen ile önce istifa eden sonra parti genel başkanlığı için adaylığını bir kez daha koyan Sayın Bahçeli, idrak tıkanıklığı yaşayan delegelerin oyuyla ikinci kez parti genel başkanlığına getirildi.

3 Kasım 2002 seçimlerinden bugüne girdiği bütün seçimleri (referandumlar dahil) Ak Parti karşısında istisnasız kaybeden, o günden bugüne tek bir seçim ve siyasi başarısı olmayan Sayın Bahçeli, bugün hala kırk vekil ile meclisin sivil PKK sı olan HDP nin (59) tam on dokuz milletvekili gerisinde Ak Partinin en değerli çözüm ortağı konumundadır..!

Sayın Bahçeli… MHP’yi fiili olarak Türk Siyaset sahnesinden silmiş ve parti adeta Ak Partinin “mütemmim cüzü” (bir bütünün en önemli ayrılmaz parçası) haline gelmiştir.

Sayın Bahçeli... Türk Siyasetinin meyve vermeyen projelendirilmiş tek ZAKKUM AĞACIDIR.

Siyasete girdiğinden bugüne hiç bir siyasi, insani, toplumsal ve sosyal, tarih, kültür ve sanat alanında herhangi bir değer üretemeyen donuk, soğuk, matah, stabil, durağan, Türkiye ve Türk insanı için hiçbir hayal ve ülküsü olmayan sıradan, statükocu, değer ve fark yaratan yenilik düşmanı düz bir siyasetçisidir.

Sayın Bahçeli’yi bir gün olsun…bir yetimin, bir öksüzün, bir şehit yakınının ya da bir çaresizin, bir yoksulun başını okşadığını, yanında durduğunu görmüş değiliz.

Sayın Bahçeli… Donanımlı, kaliteli, ufku, misyonu, vizyon, beceri ve çözüm üretebilme kabiliyeti olan, lider özelliği taşıyan parti içi muhalifleri faşizan yöntemlerle bir bir saf dışı bırakarak bu değerli siyasetçileri, siyaseten “a’dem - e” (hiçlik) mahkum etmiştir.

Şimdiler de Sayın Bahçeli… etrafında ki “SİYASİ MANKURT VEKİLLERLE” birlikte gelecekte ki olası bir Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı senaryosunun, olabilirliği noktasında kilometre taşlarını döşemekte ve bu yönde partinin cesur yürek, entelektuel donanıma sahip, vizyoner münevverler vekillerini başta MERAL AKŞENER, SİNAN OĞAN VE ÜMİT ÖZDAĞ olmak üzere tek tek partiden ihraç etmektedir.

Devlet Bahçeli ve otuz üç Balgat mukimi şürekası vekiller, Yeni Çağ Gazetesine saldıran “MANKURT  VANDALLAR” ın fikir babası, senaristleri ve koruyucu melekleridir..!

Balgat başmukimi ve otuz üç avanesini, Yeni Çağ saldırısı ve partinin münevver vekillerini ihraç da kesmemiş olacak ki, Sayın Cumhurbaşkanından aldıkları örtülü destekle önce bir konferans da Sinan Oğan’a, sonra da dün Mersin – Silifke de bir salon konuşmasında Ümit Özdağ ve Yusuf Halaçoğluna, “MANKURT VANDALLAR”ını saldırtmışlardır.

Sayın Devlet Bahçeli... bakın Rabbimiz size Kur’an da şöyle hitap etmektedir... ““ALLAH, İHANET EDEN HAİNLERİ SEVMEZ.” ... (ENFAL SURESİ AYET 58)

(ENBİYA SURESİ AYET 18)... “Hayır, biz hakkı batılın üstüne fırlatırız, o da onun beynini darmadağın eder. Bir de bakarsın ki, o, yok olup gitmiştir. Biz gerçeği, aslı olmayan şeylere karşı çıkarırız da onun tamamen işi bitirilmiş olur ve batıl böylece yok olup gider.” ...

Unutmayın Sayın Bahçeli... ŞU AN YUKARIDA Kİ İKİ MÜBAREK AYET –İ KERİME’NİN MUHATABISINIZ. BUNLARDAN BİRİNCİSİ SİZİN ÜZERİNİZDE TECESSÜM ETMİŞTİR. İKİNCİSİNİN DE ÜZERİNİZDE Kİ ETE KEMİĞE BÜRÜNÜR HALİ YAKIN GELECEK DE ZUHUR EDECEKTİR.

“EYYY ... SAYIN DEVLET BAHÇELİ TİTRE VE KENDİNE , ÖZÜNE DÖN.”