15 Temmuz 2016 tarihindeki hain darbe girişiminden Alanya’daki bir arkadaşlarından gelen telefonla haberdar olduklarını anlatan Yahya Kemal Yiğit, "Olayı haber alır almaz annesi Cennet’i aradı. Saat 23.47 civarındaydı. Annesi arayınca, ‘Anne ben toplantıya giriyorum. Seni sonra ararım’ dedi kapattı ve daha sonra da hiçbir haber alamadık. Sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın vatandaşları sokağa davet etmesiyle bizler de ilçe meydanına çıktık ve sabaha kadar durduk. Gece annesi, ablası ve ben sürekli aradık Cennet’ten hiçbir haber alamadık. Haber alamayınca 16 Temmuz’da Ankara’ya yola çıktık. Daha sonra biz Özel Harekat Daire Başkanlığı’na gittik. Orayı o halde görünce şok olduk. 17 Temmuz Pazartesi günü cenazemizi aldık” diye konuştu.

Şehit Komiser Yardımcısı Cennet Yiğit anısına bir müze oluşturduklarını ve bu müze ile 15 Temmuz hainliğini herkese anlatmaya çalıştıklarını söyleyen Yahya Kemal Yiğit, "Burayı 2017 Kasım ayında açtık. Şimdiye kadar 10 bin kişi ziyaret etti. Bil hassa okullarımız geldi. Burayı yapmamızdaki gayemiz 15 Temmuz belasını anlatmak. Bir şeyler öğretebilmek. Tek amacımız o. Genelde okulların kapanma döneminde her gün bir okul ziyaret ediyor. Türkiye’nin her yerinden ziyarete gelenler, yurt dışından ziyarete gelenler var. İnşallah faydalı oluruz tek gayemiz o" dedi.

Müzede şehit Cennet Yiğit’in özel eşyaları ve Özel Harekat Daire Başkanlığı’na düzenlenen saldırıda şehit olanların fotoğraflarının da bulunduğunu ifade eden Yahya Kemal Yiğit, "15 Temmuz gecesi ilçemizde yaşanan olayların fotoğrafları, Cennetimizin giydiği en son giydiği elbiseleri, üniformaları, takıları, Diyarbakır’daki Sur operasyonunda giydiği botları, takıları bulunuyor. 15 Temmuz gecesi, düşmana dahi atılması yasak olan dünyaca kullanılması yasak olan misket bombasını bizim çocuklarımıza attılar. Onun şarapnel parçası var. Cennetimizin üzerindeki telefonu yanmış bir telefonu var. Beylik silahı var. 15 Temmuz gecesi kullandığı silahının geldiği son halini gösteren fotoğraf var. Cennet’in yağlı boya çalışmaları, küçüklük fotoğrafları ve özel eşyaları var. Devlet büyüklerimizin göndermiş olduğu hediyeler var. Okuldaki küçücük minik çocuklarımızın yazdığı yüzlerce mektup var. 15 Temmuz belasından eğer ki kurtuluşumuza küçücük bir vesile olduysa bizim çocuğumuz, biz kendimizi mutlu addediyoruz. Allah hepsinden razı olsun. Hepsinin mekanı cennet olsun. Düşman durmuyor. Resulullah efendimiz zamanından bu güne kadar, o gün isimleri Ebu Cehil’di, Ebu Leheb’di, bu gün FETÖ olmuş, PKK olmuş, DEAŞ olmuş fark etmiyor. İslam’ın düşmanı bitmiyor Türk’ün düşmanı hiç bitmiyor. Vatan yoksa biz bir hiçiz. Onun için Allah hepsinden razı olsun" şeklinde konuştu.

"Biz 15 Temmuz’u her gün yaşıyoruz" diyen Yahya Kemal Yiğit, "15 Temmuz işgalinden sadece Türkiye değil, bütün İslam dünyasının kurtuluşuydu. Bizim de çocuklarımız küçücük bir katkıda bulunduysa Allah onlardan razı olsun. Özellikle gençlerimize seslenmek istiyorum. Geçmişimizi iyi öğrenelim. Geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez. Bizim ülkemizin ne kadar düşmanı var, ne zaman nerede düşmanlık yapmışlar. Tarihimizi iyi öğreneceğiz ki geleceğimize öyle yön vereceğiz" dedi.

Tüm dünyada kullanılması yasaklanan misket bombasının Ankara Özel Harekat Daire Başkanlığı’na FETÖ’cü hainler tarafından yapılan saldırıda kullanıldığının altını çizen baba Yahya Kemal Yiğit, misket bombasının Cennet Yiğit’in silahını eritti fotoğrafı göstererek, "Diyarbakır’ın Sur ilçesinde düzenlenen operasyonlarda kullandığı uzun namlulu silahı. Burada iki ay görev yaptı. O gece misket bombası ile bu hale gelmiş. Küçücük zerre kadar bir Müslüman olan bunu yapar mıydı? Bu metal erimiş, silahı bu hale gelmiş. Ben Müslüman Türk Halkına ve Allah’a havale ediyorum onları" diye konuştu.

Kaynak: iha