1960’lı ve 70’li yıllarda neredeyse girmediği ev kalmayan, her Türk ailesinin evinde kullandığı veTürkiye’nin o dönemde vazgeçilmez markalarından Gır Gır, kısa sürede el süpürgelerinin yerini alarak rekor kırmıştı. Sloganı da vurucuydu: ”Gır Gır giren eve, dır dır girmez.” Ürünün yaratıcısı ise öğretmenlikten istifa ederek, küçük bir atölyede işe başlayan İzmirli Tacettin Hiçyılmaz’dı. Tayininin çıktığı Ankara’ya gitmemek için mesleğini bırakıp, İzmir'de baba evinin alt katını atölye haline getiren Hiçyılmaz, bir matkap takımı alarak işe koyulmuştu.

Hiçyılmaz’ın arkadaşı tahtadan yapılmış bir model getirdi ona. Şişe fırçası gibi fırçası olan basit bir aletti. Arkadaşı geliştirmeye çalıştı ancak başarılı olamadı. Bu modelden yola çıkan Hiçyılmaz, Gır Gır’ın ilk tasarımını gerçekleştirdi. İlk yaptıkları model çok gürültülüydü. Ancak deneye deneye son halini verdiler. İlk yapılan Gır Gır’ın günlük satışı 100 kadardı. Ancak yeni modelleri geliştirdikçe satış rakamı da patlamaya başlamıştı. Artık her gün 500 aile Gır Gır ‘la tanışıyordu.

İzmir'de ve Türkiye’de vergi rekortmeni olmayı başarmış, evlerin vazgeçilmez süpürgesi GırGır’ın ve daha başka birçok ev aletinin mucidi, marka olmanın, ürünlerine patent almanın bilincine daha o yıllarda varmış ve karşılığını da görmüş olan sanayicimiz, Tacettin Hiçyılmaz.

Allah rahmet eylesin, Mekanı cennet olsun. Kendisini tebrik ediyor, yeni nesillere örnek olmasını diliyoruz.

Editör: Umut ACAR