Ekipler, eylem öncesi vatandaşların toplandığı alandaki güvenlik kameraları ve MOBESE'leri inceledi. İlk değerlendirmede kanlı eylemin, geçtiğimiz temmuzda Şanlıurfa'nın Suruç ilçesini kana bulayan terör örgütü IŞİD militanı Şeyh Abdurrahman Alagöz'ün kardeşi Y.E. Alagöz ile bir arkadaşı tarafından yapıldığı belirlendi. IŞİD ile bağlantılı olduğu ileri sürülen iki canlı bombanın uzun süredir Suriye'de olduğu, saldırıdan birkaç gün önce de Türkiye'ye giriş yaptıkları iddia edildi.

Kamuoyu, kanlı saldırıda sis perdesinin bir an önce aralanmasını bekliyor. Bu kapsamda 50 kişilik bir ekip oluşturuldu. Polis, öncelikli olarak bölgede bulunan kameralara el koydu. Eylemcilerin alana giriş güzergahlarında görüntüler incelendi. İlk değerlendirmelere göre, bombacılar alana göstericilerle birlikte girdi. Ardından da saldırganların birbirlerinden ayrıldıkları kameralara yansıdı. Saldırının IŞİD militanları tarafından yapılabileceği düşünülerek Adıyaman nüfusuna kayıtlı ve halen aranması bulunan bazı teröristler incelemeye alındı. Bombacının Suruç saldırganı Şeyh Abdurrahman Alagöz'ün kardeşi Y.E. Alagöz olduğunun belirlendiği öğrenildi. Parçalanmış ceset üzerindeki izlerin de bu bilgileri doğruladığı aktarıldı. Kaynaklar, diğer canlı bombanın da Adıyamanlı olduğu yönünde güçlü bulgulara ulaştıkları bilgisini verdi. Alagöz'ün kardeşi Y.E.A.'nın uzun süredir istihbaratın aradığı IŞİD bombacıları arasında yer aldığı bilgisini veren kaynaklar, yol güzergahlarında detaylı aramalar yapılmadığı bilgisini de paylaştı. Gerekli tedbirlerin alınması halinde bombacıların il sınırları öncesinde tespit edilebileceğinin altı çizildi.

GÜNLER ÖNCE GELEN UYARILAR KULAK ARDI EDİLDİ

Öte yandan terör örgütü IŞİD'in Ankara başta olmak üzere bazı büyük şehirlerde canlı bomba eylemi yapabileceği yönünde uyarılar yaptığı da ortaya çıktı. Buna rağmen Emniyet İstihbarat ve TEM Daireleri'nin yanı sıra MİT'in gerekli hassasiyeti göstermediği kaydediliyor. Özellikle de Suruç katliamını gerçekleştiren Alagöz'ün kardeşinin ve arkadaş gurubunun da bu eylemlerde kullanılabileceğinin altının çizildiği aktarılıyor. Buna rağmen söz konusu saldırganların teknik ve fiziki takibe alınmaması da büyük bir ihmal olarak değerlendiriliyor.

Editör: TE Bilişim