Rüşvet ve yolsuzluk operasyonunda gözaltına alınan Barış Güler ile işadamı Reza Zarrab’ın rüşvet görüşmeleri yaparken teknik takibe takıldıklarından şüphelendikleri öne sürüldü.

İkisinin buna ilişkin ifadeleri soruşturma dosyasına girdi. Barış Güler, bu şüphelerini babası, İçişleri Bakanı Muammer Güler’e anlattı. Bunun üzerine Bakan Güler’in, İstihbarat Şube Müdürlüğü’nden bir araç istediği ve aracı her daim Beykoz’daki evinin önünde tutarak soruşturmayı deşifre etmeye çalıştığı iddia edildi. Teknik takibe takılan görüşmelere göre, rüşvet alışverişi yapan Azeri işadamı Reza Zerrab ile Barış Güler, bir müddet sonra izlediklerinden şüphe duymaya başladı. 8 Ekim 2013’te, Reza Zarrab için çalışan kuryenin Barış Güler’e rüşvet teslim ettiği esnada her iki taraf da izlendiğinden şüphe duydu. Zarrab ile Barış Güler’in bu endişelerini birbirlerine anlattıkları telefon konuşmasının kaydı şöyle:

NASIL HABERİMİZ OLMAZ

Reza Zarrab: Bu ne olabilir?

Barış Güler: Kesin yani sivil gibi geldi ... Çünkü orada çakmakımsı bir şeyle fotoğraf filan çekiyorlar. Sağ solun fotoğrafını çekiyorlar ... Tedirginlik oldu yani, hani niye onlar orda duruyorlar?

Reza Zarrab: Öyle olduysa yani nasıl bi birim olur ki bizim haberimiz olmaz?

Barış Güler: Yani bir şey mi takip ediyor ne yapıyorlar bilemedim yani orda... Çünkü hoşumuza gitmedi o görüntü, hoşumuza gitmedi... Şey ofisiniz arkada tarafında işte kapının orda adamlar bekliyorlar da saatlerce bekliyorlardı, bizimkilerle alakalı bir konu mu diye merak ettik yani.

Teknik ve fiziki takipten şüphelenen Güler’in, Zarrab’a bu konuda gerekli önemleri alacağını bildirdiği 25 Ekim 2013’deki konuşma ise şöyle:

Reza Zarrab: Bir şey söylecek bizim arkadaşlar he .. Bizimkiler baktılar orda şu an öyle birisi yok... Bu muhtemelen sizle alakalı olabilir.

Barış Güler: E anladım tamam tamam ben gereken önlemleri alacağım. 25 Ekim 2013 tarihli Zarrab - Barış Güler görüşmesi ise şöyle:

Barış Güler: Ortaya çıkarırız, bir iki güne kadar ortaya çıkarırız onu.

Reza Zarrab: Yani sizle alakalı olma ihtimali yüksek.

Barış Güler: Yani ben ortaya çıkarırım, ben onu ortaya çıkarırım ... Bizimkiler onların fotoğrafını çekmiş hani onlar Özgür tedirgin olunca bize söyledi. Bizim arkadaşlar da yanına gittiler binanın içerisine orda o bekleyen arkadaşların fotoğraflarını çekmişler.

26 Ekim 2013’te yapılan görüşmenin dökümü aşağıdaki gibi:

Hikmet : Barış bey bunlar kuvvetli muhtemelen şey ya polisler ya ... Ya istihbaratın ya da mâli şubenin polisleridir, şey birinin resmini çekmiş elinde doğru kamera var böyle ceketinin kolunun içinde arkadan çekmiş.

Barış Güler: Niye çekiyorlar.

Hikmet: Hafta içerisinde şey yapalım Barış. Özgür bey şeyi arasın, Nuruosmaniye’yi, ben geliyorum desin. Bu diyo ki ben hep telefon edip gittiğimde diyor aynısı oluyor özgür hoca öyle diyo bir daha telefon etsin oraya gitsin bizde gerekirse oraya gideriz. Bakarız tekrar gelip çeken bar mı bunu, polisler takip ediyor öyle mi...adamların fotoğrafı var mı Özgür de.

Hikmet: Var Barış Güler ...yüzde 99 polis yüzde 99.

Barış Güler: Tamam konuşalım bunu

Editör: TE Bilişim