İşte o yazı;

Istanbul da doğdum, büyüdüm. Yurt dışı görevler dışında hep Istanbul da yaşadım. İstanbul’a nasıl ihanet ettiğimizi birebir izledim. Birkaç kez Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday oldum ise de kazanamadım.

İstanbul öldürücü darbeyi son 15 yılda yedi…

Devlet büyüklerimizin ikrar ettiği üzere Istanbul öldürücü darbeyi son 15 yılda yedi. Önce gecekonduların tecavüzüne uğrayan bu şehr-i şahanenin nihayet ‘gündüzkondular’ ırzına geçti. Her boş alana, yol kavşakları arasında kalan yeşillere dahi ayrıcalıklı yapılaşma getirildi. Ulaşım kilitlendi, beton ve Vandalizm egemen oldu, saygı, sevgi, kültür bitti. Son yeşilimiz kuzey ormanlarına girilmesiyle de geri dönülmez noktaya gelindi.

Taksim Meydanı da birçok değişime sahne oldu, oluyor. Taksim adını İtalyan heykeltraş Pietro Canonica tarafından hazırlanan Taksim Anıtı nın arkasındaki Maksem adlı tarihi su deposundan alıyor. Bölgenin suyu buradan taksim edilirmiş. Maksem in arkasında kalan alana Taksim Kültür ve Cami Derneği tarafından birçok mimarımıza cami projeleri hazırlatıldı. Bir seneden fazla çalıştık, para pul almadık, cepten harcadık, helal ettik. Bizim hazırladığımız proje seçildi. Yer altında Dinler Müzesi de vardı. Çağdaş bir yorum olan proje 3 uluslararası ödül aldı, birçok dergiye kapak oldu ve New York Times ve International Herald Tribune'de yayınlandı. Ancak bugün yerine başka bir proje yapılıyor.

Taksim Camiinin proje mimarını kim seçti, o mimarın hazırladığı projeyi kim kabul etti, bilen bir tek İstanbullu var mı ? Duyduğum kadarı ile yeni projeyi CB Sarayını çizen meslektaşım hazırlamış, aynı mimar CB Yazlık Sarayını da tasarlamış.

Taksim Meydanının düzenlenmesi yapılıyor. Peyzaj mimarını kim seçti, proje için hangi İstanbullunun fikri soruldu, bilen var mı ?

Taksim Atatürk Kültür Merkezi yıkılıp yerine daha büyük bir Kültür Merkezi yapılacakmış. Projeyi mevcut AKM yi çizen merhum Mimar Dr. Hayati Tabanlıoğlu’nun Mimar olan oğlu hazırlıyormuş ki bu sevindirici bir haber. Ancak bu yeni projeyi kim onayladı, kim seçti, bir tek İstanbullunun bu proje hakkında fikri var mı…?

Neden şehrin insanı ‘by pass’ ediliyor….?

Çağdaş ülkeler diyorlar, oralarda bu gibi simge kamu projelerinde birçok ünlü mimar davet ediliyor, birçok proje hazırlanıyor, jürilerde halkın temsilcisi oluyor, anketler yapılıyor, halkın fikri soruluyor,

Şehre ihanet tam da bu..!

Bizde ise her şey kapalı kapılar arkasında cereyan ediyor, ‘ben yaptım oldu’ zihniyeti tam gaz berdevam. Işte onun için Şehirlerimiz perişan halde kimliklerini kaybediyorlar. Şimdi ne kadar dövünseniz, günah çıkarsanız faydası yok. Dua edelimde deprem olmasın bari…O zaman ihanet katliama dönüşebilir…

Editör: TE Bilişim