Çocuk eğitiminde anne şefkatinin önemine işaret eden Kara, devletin en önemli görevlerinden birinin anneliği özendirmek ve sevdirmek olduğuna işaret etti.

Kara’nın bu ifadeleri, hükümetin kadın istihdamı politikasıyla çelişiyor. Fakat Akit yazarı, bu konuda ne Hükümeti ne de  Aile Bakanlığını eleştirmiş.

Şimdi biraz geriye gidelim!

Aynı yazar, aynı konuyu işlediği 22 Aralık 2017 tarihli yazısında kadın istihdamındaki yükselişi öven Aile Bakanı’na sitem etmiş ve Bakanlığı, “Kadın ve Aile Düşmanı” ilan etmişti. Bu da yetmemiş; Bakan fatma Betül Sayan Kaya’yı şu ifadelerle uyarmıştı:

“Merd-i Kıpti şecaat arz ederken sirkatini söylermiş. Bakan da hükümetin en beceriksiz olduğu konuyu başarı diye göstermeye çalışıyor. Bu şaşkınları ikaz etmek için nasıl bir üslup kullanmalı tam bulamadım. Güzellikle anlattım olmadı. Bilim adamlarının kitapları ile izah ettim; anlamadılar. Aslında kalan son yöntem ağır ithamlarla uyandırmak gerekiyor lakin bir sefer daha kavli leyyinle izah etmeye çalışalım…”

Kara’nın bugünki yazısında, kimin kimi ,nasıl uyardığı belli oluyor.

Vehbi Kara’nın 22 Aralık 2017 tarihli yazısındaki o kısım şöyle:

“KADIN ve  AİLE DÜŞMANLIĞI BAKANLIĞI

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Dr. Fatma Betül Sayan Kaya, geçen sene sanki marifetmiş gibi “Türkiye’de 2005 yılında yüzde 21 olan kadın istihdamı oranının 2016 yılı itibariyle yüzde 28'e yükseldiğini” söylemiş hükümetin içine düştüğü acınası durumu tekrar tekrar dile getirmiştir. Hükümetin en büyük başarılarından bir tanesi bu imiş.

Merd-i Kıpti şecaat arz ederken sirkatini söylermiş. Bakan da hükümetin en beceriksiz olduğu konuyu başarı diye göstermeye çalışıyor. Bu şaşkınları ikaz etmek için nasıl bir üslup kullanmalı tam bulamadım. Güzellikle anlattım olmadı. Bilim adamlarının kitapları ile izah ettim; anlamadılar. Aslında kalan son yöntem ağır ithamlarla uyandırmak gerekiyor lakin bir sefer daha kavli leyyinle izah etmeye çalışalım…

Ak Parti yöneticileri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadınları çalışma hayatına sokmaya çalışarak topluma verdikleri zararın farkında değiller. Ailenin önemini anlayamamak ve çalışan kadınların içine düştükleri zor şartları kavrayamamak büyük bir mesuliyettir. Dinimizin emirlerine karşı gelmeyi ve milli değerlerimize ters icraatlar yapmayı da marifet sayan bu anlayışa dur demek için çok gayret göstermek gerekiyor. Bu akılsızca çalışmaları destekleyerek gelecek neslimizi bataklığın içine çekmeye devam ediyorlar. Bu hali ile Aile Bakanlığı; “Aile Düşmanlığı Bakanlığı” haline dönüşmüş durumdadır.”

Editör: TE Bilişim