Abdulkadir Selvi'nin yazısının iligli kısmı şöyle:

"MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yaptığı açıklamalarla, aldığı kararlarla siyasetin yönünü değiştirebilen liderlerden birisi.

O nedenle İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yaptığı “Evine dön” çağrısı siyasi kulisleri hareketlendirdi.

Bahçeli’nin çağrısı üzerine birbirine zıt yorumlar yapıldı.

Bir kesim, “Bahçeli, Akşener’i MHP’ye davet ediyor” dedi.

Bir kesim, “Bahçeli, İYİ Parti’yi ‘cumhur ittifakı’na davet ediyor” yorumunu yaptı.

Bir kesim ise “Bahçeli, Akşener’e ‘Git evinde otur’ diyor” dedi.

Meral Akşener ise olayı siyasi magazine benzetti.

Bahçeli’nin çağrısı hakkında nabız tutmak için İYİ Parti kulislerini yokladım. Bahçeli’nin bu çağrıyı yapmadan önce her yönüyle değerlendirdiğini, hesap kitap yaptığını düşünüyorlar.

“İkircikli bir cümle kullandı” diyorlar. Yani MHP’ye ya da ‘cumhur ittifakı’na girmesi yönünde de evine gidip oturması şeklinde de anlaşılabilecek bir cümle olduğunu söylüyorlar.

MHP İLE TEMAS YOK

Bu tür çağrılardan önce partiler arasında arka kapı diplomasisi işletilmiş, iş belli bir olgunluğa ulaştırılmış olabilir. Peki MHP ile İYİ Parti arasında böyle bir temas var mı? Hiçbir temas yokmuş. Bayramda da bayramlaşmamışlar. Buna rağmen Bahçeli’nin bir sonraki adımını görmek istiyorlar.

AYASOFYA ŞEMSİYESİ

Bahçeli’nin çağrısındaki hedefin, Ayasofya’da namaz kılan, ardından da “Ayasofya’da çok mutlu oldum” diyen Meral Akşener’in yerinin CHP ya da HDP ile birlikte olmak değil, Ayasofya şemsiyesi altında ‘cumhur ittifakı’ ile birlikte hareket etmesi gerektiğini anlatmak olduğunu düşünüyorum.

İYİ PARTİ’NİN POZİSYONU

Hem Bahçeli’nin çağrısı, hem Muharrem İnce’nin CHP’den ayrılarak yeni parti kuracak olması, İYİ Parti’yi ittifaklar açısından kilit konumuna yükseltti. Bakalım Meral Akşener bu kozu iyi kullanacak mı..."

Editör: TE Bilişim