Acemoğlu, Türkiye ekonomisini değerlendirmeyi de ihmal etmedi.

Yeni kabinenin açıklanmasına günler kala hakkında ekonomi bakanlığı teklifi aldığı iddia edilen Prof. Dr. Daron Acemoğlu, söylentilere cevap verdi. ''Konuşulanlar sadece dedikodudan ibaret'' şeklinde konuşan Acemoğlu, Türkiye ekonomisine dair demeçlerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 8 Temmuz'da açıklanacak kabinede yer alabileceği iddia edilen başarılı ekonomist Acemoğlu, bekleyen soruları cevaplandırdı. Introduction to Modern Economic Growth, Diktatörlük ve Demokrasinin Ekonomik Kökenleri ve Ulusların Düşüşü kitaplarının yazarı olan Acemoğlu'nun imzasını taşıyan birçok makale hem Türkçe hem de yabancı dillerde yayınlanan ciddi akademik kaynaklar arasında yer alıyor.

Daron Acemoğlu'nun Cumhuriyet'ten Pelin Ülker'e verdiği röportajda, Nagehan Alçı'nın ortaya attığı iddianın perde arkası anlaşıldı. ''Kimse benimle temasa geçmedi'' diyen Acemoğlu, kamuoyundaki iddiaları ve Türkiye ekonomisinin bugününe ve geleceğine yönelik soruları yanıtladı.

Bugüne kadar yaptığı açıklamalarda hükümete yönelik eleştirileriyle bilinen Acemoğlu, hükümetin ekonomi politikalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'nin kısa vadeli çözümler değil, orta vadeli politikalar üretmesi gerektiğinin altını çizen ünlü iktisatçı, aksi takdirde Türkiye'nin geleceğinin karanlık olduğunu ifade etti.

Röportajda yer alan bazı soru ve cevaplar şu şekilde:

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kuracağı yeni kabinede yer alacağınıza dair ekonomi kamuoyunda söylentiler var. Bu söylentilere yorum yapmak ister misiniz?

Kimse benimle temasa geçmedi. Yani bence bunlar sadece dedikodu.

Türkiye ekonomisi ile ilgili beklentileriniz nelerdir?

Seçim belirsizliği ortadan kalktı. Türkiye ekonomisi hızlı bir şekilde iyileşecek mi? Ben öyle düşünmüyorum. Türkiye ekonomisinin yapısal sorunları olduğunu düşünüyorum. Yüksek enflasyona, düşük yatırım oranlarına ve doların değer kazanmasına neden olan seçimle ilgili belirsizlik değildi. Yapısal sorunlar, son 10 yılda Türkiye’nin ekonomik büyümesinin krediler ve gayrimenkul sektörü tarafından körüklenmesi gerçeğiyle ilgili. Türkiye ekonomisinde, son 10 yılda, çok fazla verimlilik artışı olmadı. Teknolojik gelişme veya gayrimenkul sektörü dışında yatırım artışı yaşanmadı.

Sizce Türkiye hâlâ en kırılgan ülkelerden biri mi? Bir IMF programı problemleri çözebilir mi?

Evet, Türkiye için ciddi riskler var. En yüksek enflasyon oranlarından birine ve cari işlemler açığında da en yüksek oranlardan birine sahip bulunuyoruz. Ama dediğim gibi, altta yatan yapısal problemlerden daha çok endişeliyim. Bir IMF programının yardımcı olabileceğini düşünüyorum, ama sadece kısa vadede değil orta vadede düşünmemiz gerekiyor.

Editör: TE Bilişim