Konuyu köşesine taşıyan Abdülkadir Selvi, "Demirtaş’ın bu sözleri millet ittifakına yönelik bir uyarı olarak görülebilir. Ya da başka bir ifade ile, İYİ Parti’ye yönelik bir tehdit olarak da değerlendirilebilir" dedi.

Önce muhalefet partileri ile görüşme turuna çıkan HDP ile İYİ Parti arasında bir randevu “restleşmesi” yaşandı.8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, Meral Akşener ile Pervin Buldan’ı etiketleyerek attığı tweet ise iki partiyi bir kez daha karşı karşıya getirdi. 

Son kriz ise Demirtaş'ın açıklamaları oldu. Demirtaş, “Eğer muhalefetteki milliyetçi odaklar, demokrasi ittifakına ısrarla engel olmaya devam edeceklerse... Bu durumda HDP öncülüğünde üçüncü bir ittifak, demokrasi ittifakı ilan edilebilir.” dedi. 

Konuyu köşesine taşıyan Hürriyet gazetesi yazarı Abdilkadir Selvi, Selvi, "Demirtaş’ın bu sözleri millet ittifakına yönelik bir uyarı olarak görülebilir. Ya da başka bir ifade ile, İYİ Parti’ye yönelik bir tehdit olarak da değerlendirilebilir. Ama bence Selahattin Demirtaş, siyasi sonuçları açısından önemli bir öneride bulunuyor, üçüncü bir ittifak öneriyor. Elbette ki bu HDP liderliğinde üçüncü bir ittifak olacak. Demirtaş’ın teklifi HDP siyasetinde ne kadar karşılık bulur orasını bilmiyorum ama üzerinde durulmaya değer. Demirtaş’ın üçüncü ittifak önerisi 2023 seçimlerinin mecrasını değiştirebilir." diye yazdı.

İşte Selvi'nin "Anayasa Mahkemesi’nin HDP kararı ne anlama geliyor" başlıklı yazısı;

İsterseniz öncelikli olarak yazımın başlığındaki sorunun yanıtını vereyim.
Anayasa Mahkemesi HDP’yle ilgili iddianameyi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na iade etmeye karar verdi. Ama bu HDP hakkındaki kapatma davasının reddedildiği anlamına gelmiyor. Anayasa Mahkemesi bu yönde de karar verebilirdi. Ama tespit edilen usul eksikliklerinin giderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na iade edilmesine karar verdi.

İade kararıyla birlikte HDP hakkında kapatma davası düştü. Eğer Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı iddianamedeki eksiklikleri tamamlayıp, yeniden göndermezse, HDP hakkında bir kapatma davası gündemde olmayacak.

Ama ben buna ihtimal vermiyorum. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın usul eksiklerini tamamlayıp, HDP hakkında yeniden kapatma davası açmasını bekliyorum.

BAHÇELİ’NİN TEPKİSİ

Zaten MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de, “Beklentimiz, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, iddianameyi yeni baştan düzenleyip tekraren HDP’yi kapatma davasını açmasıdır” dedi.

Anayasa Mahkemesi’nin kararına Bahçeli’nin tepkisi sert oldu. Bahçeli, Anayasa Mahkemesi’nin kapatılmasını yeni bir hedef olarak gösterdi. “HDP’nin kapatılması kadar Anayasa Mahkemesi’nin de kapanması artık ertelenemez bir hedef olmalıdır” dedi.

Görünen o ki HDP’yle ilgili kapatma davası siyaseti yeniden şekillendirecek. Parti kapatma davaları ve Anayasa Mahkemesi başkanlarının kritik süreçlerdeki çıkışları, siyaseti etkilemişti. Ahmet Necdet Sezer böyle bir çıkışın sonucunda cumhurbaşkanlığına uzandı. HDP kapatma davası üzerinden 2023 seçimlerini etkileyecek bir süreç bizi bekliyor.

ANAYASA MAHKEMESİ’NİN DURUŞU

Anayasa Mahkemesi HDP iddianamesini usul eksikleri yüzünden iade etti. Onları paylaşacağım. Ama bu kararda Anayasa Mahkemesi’nin duruşunu da gösteren bir tavır var. Altını çizmekle yetindim.

İADE GEREKÇELERİ

Anayasa Mahkemesi’nin iade kararını “oy birliği” ile alması önemli. Ön incelemeyi yapan raportörün tespit ettiği usul eksiklikleri Anayasa Mahkemesi üyeleri tarafından da paylaşılmış. Anayasa Mahkemesi’nin iade kararı yazılacak ve bunlar maddeler halinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirilecek.

Anayasa Mahkemesi HDP’nin bazı yöneticileri ile suç olan eylemler arasındaki irtibatı gösteren kanıtların iddianamede yer almasını kapatma nedeni olarak gösteren suçlar ile şahıslar arasındaki illiyet bağının gösterilmesini, ölmüş ya da HDP’den istifa etmiş olan kişilerin de siyasi yasak kapsamına alınmasını talep etmişti. Onların çıkarılmasını istiyor.

Hukukta usul esastan önce gelir demiştik. Anayasa Mahkemesi de iade kararında ona işaret etti.

DEMİRTAŞ’IN ÜÇÜNCÜ İTTİFAK ÖNERİSİ

HDP ile İYİ Parti arasında zaman zaman gel-git’ler yaşanıyor.

HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın, kahvaltı çağrısına İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener kapıyı kapatmamış, “Şimdi ben Güneydoğu’yu iyi bilirim. Güneydoğu’nun bir özelliği şudur. Kanlın olsa, kan davalı birisi olsa kapısı çalındığı zaman o kapıdan içeri alınır. O evin annesi, en yaşlısı korur, kollar. Son kapıdan dışarı çıktıktan sonra kan davası devam eder” yanıtını vermişti.

Ama aynı Meral Akşener, “HDP’yi nereye konumlandırıyorsunuz” sorusuna da, HDPyi PKK’nın yanında konumlandırıyoruz“ karşılığını vermişti.

Akşener’in bu yanıtı HDP’de rahatsızlığa yol açtı. Ayrıca muhalefet partileri ile görüşme turuna çıkan HDP ile İYİ Parti arasında ise bir randevu “restleşmesi” yaşandı...

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, Meral Akşener ile Pervin Buldan’ı etiketleyerek attığı tweet ise tüy dikmişti.

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Yavuz Ağıralioğlu ile İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu, İmamoğlu’na sert tepki göstermişti. Selahattin Demirtaş ise İYİ Partililere, “Faşist” diye hakaret etmiş, “İYİ Partili bazı ırkçı siyasetçilerin faşizan söylemleri, her türlü diyalog ve çözüm zeminini maalesef tahrip ediyor” demişti.

TEHDİT Mİ ÖNERİ Mİ?

HDP ile İYİ Parti arasındaki gerilimin listesini çıkarma durumunda değilim. İşaret etmek istediğim nokta farklı. Selahattin Demirtaş yeni bir adım daha attı.

“Eğer muhalefetteki milliyetçi odaklar demokrasi ittifakına ısrarla engel olmaya devam edeceklerse bu durumda HDP’nin öncülüğünde üçüncü bir ittifak, ‘demokrasi ittifakı’ olarak ilan edilebilir” dedi.

Demirtaş’ın bu sözleri millet ittifakına yönelik bir uyarı olarak görülebilir. Ya da başka bir ifade ile, İYİ Parti’ye yönelik bir tehdit olarak da değerlendirilebilir. Ama bence Selahattin Demirtaş, siyasi sonuçları açısından önemli bir öneride bulunuyor, üçüncü bir ittifak öneriyor. Elbette ki bu HDP liderliğinde üçüncü bir ittifak olacak.

Demirtaş’ın teklifi HDP siyasetinde ne kadar karşılık bulur orasını bilmiyorum ama üzerinde durulmaya değer. Demirtaş’ın üçüncü ittifak önerisi 2023 seçimlerinin mecrasını değiştirebilir.

Editör: TE Bilişim