Uzun süredir kulislerde 'Erdoğan'dan sonra yerine gelecek isim' olarak adı geçen Numan Kurtulmuş'un Abdulhamit Gül'ün yerine atanan Bekir Bozdağ ile ilgili "Güvendiğim değerli bir arkadaşımdır" açıklaması dikkat çekti.

"Bakanların kimler olacağı konusu Cumhurbaşkanı’nın takdiridir" diyen AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş istifa sürecine nasıl gelindiğini bilmediğini söyledi.

Kulislerde Erdoğan'dan sonra yerine gelecek isim olarak adı geçen Kurtulmuş'un, "Abdulhamit Gül uzun yıllar siyaset yaptığım çok değerli bir arkadaşım. 15 Temmuz sonrası süreçte yargıdaki yanlışlarla ilgili ciddi mücadele yürüttü. Ayrıca insan hakları eylem planı, yeni anayasa çalışmaları ve demokratik adımlar konusunda da ciddi çalışmaları oldu" açıklaması ise dikkat çekti.

"Güvendiğim değerli bir arkadaşımdır"

Hürriyet'e konuşan Bekir Bozdağ'a güvendiğini açıklayan Numan Kurtulmuş, Abdulhamit Gül'ün istifasından önce yaptığı konuşması ile ilgili olarak da "Söylediği sözler hukuk devletinin temel prensiplerindendir" dedi.

Abdülhamit Gül'ün istifasından önce Ekrem İmamoğlu'nun MOBESE görüntülerinin servis edilmesiyle ilgili yaptığı konuşma şöyle olmuştu:

"Bütün kurumlar ve idare kişisel verilerin korunması sorumluluğunu yerine getirmelidir"

"Geçmişte FETÖ'nün istihbarat ve veri madenciliğine verdiği özel önemi hepimiz biliyoruz. Ve bu çerçevede delil üreterek, tezgahlarla, oluşturulan kumpaslarla nasıl insanların kişisel haklarını ihlal ettikleri, nasıl mahremiyet haklarını ihlal ettiklerini hepimiz gördük, yaşadık. Usulsüz dinlemeler, kişilerin mahrem görüntüleri, özel bilgilerin ifşa edilmesi, verilerin hukuk dışı yollarla ele geçirilmesi gibi tüm hukuk dışı bu fiilleri hep beraber yaşadık. Hukuk devletinde esas itibarıyla haysiyet cellatlığı olmaz, itibar suikastı olmaz. Hukuk buna asla izin vermez, veremez, vermemelidir. Dijital kumpaslarla insanların hayatını tarumar eden, insanlara kumpas kuran, bu FETÖ'cü zihniyetin de asla ama asla unutulmaması gereken bir mücadele alanı olduğunu bir kez daha hatırlatmak isteriz. Bu FETÖ'vari anlayışın uygulamaları da hiçbir zaman hiçbir suretle ve hiçbir kimse tarafından gerçekleşmemesi yönünde de teyakkuzu ve bu konuda da hukukun gerekli tedbirleri alması da en esaslı görevlerden biridir.

Bütün kurumlar ve başta da idare, bu sorumluluğu bihakkın yerine getirmesi lazım. Vatandaşın güvenerek verdiği bu bilgileri yarın başka yerlerde, medyada, sağda solda ifşa edilecek bir hale gelmediğinden emin olması lazım. Bu konuda güvenin boşuna çıkmaması konusunda bütün kurumların büyük bir hassasiyeti sürdürmesi gerekmektedir. Çünkü kişisel veriler, kişinin en temel haklarından biridir."

Editör: TE Bilişim