TBMM önünde halka hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Güçlü değilsek bize bir tek gün bile yaşama hakkı vermeyecek düşmanlar pusuda bekliyor" mesajı verdi

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminin birinci yılı nedeniyle Ulus'taki Birinci Meclis binasından TBMM'ye Milli Birlik Yürüyüşü yapıldı. TBMM önünde toplanan kalabalık 02.20 sıralarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı karşıladı. Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, dua okudu. Duanın ardından ilk konuşmayı yapan TBMM Başkanı İsmail Kahraman, "40 yıllık işgal planını çöpe attık" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuşmasında "Eğer güçlü değilsek bize bir tek gün bile yaşama hakkı vermeyecek o kadar çok düşman pusuda bekliyor ki isimlerini tek tek saymaya kalksam çok ciddi uluslararası krizle karşılaşırız" mesajını verdi.

Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:

"40 YILLIK İŞGAL PLANINI 20 SAATTE BOZDUK"

Türk Milleti herhangi bir topluluk değil kelimenin tam anlamıyla millet olduğunu bütün dünyaya göstermiştir. Gençler konusunda ümitsizliğe düşmüş olanlar vardı. Hep beraber gördük ki küllerin altında kor bir ateş yanıyor. İstikbalini tehdit edenlere karşı yakıp kül eden bir ateşe dönüşüyor. Çanakkale'de herkesi şaşırtan bir zafere imza atmıştık. İhanet şebekesinin 40 yıllık işgal planlarını 20 saatte bozduk. Benim milletim o hainlere karşı silahla mı yürüdü? Elindeki bayrağıyla ve yüreğindeki imanıyla yürüdü. Dünyada bunun başka bir örneği yok. Kurşunu göğsüyle durduran başka bir millet yok. Bu millet göğsünü siper etti. Tankı yumruğuyla durduran millet yok. Tankı fanilasını egzozuna sokarak durduran başka bir zeka da yok. Ölümün üzerine cesaretle giden başka bir millet de yok. Böyle bir milletin mensubu olduğum için her zaman Rabbime hamdediyorum. 

"NİYETLERİ YÖNETİME EL KOYMANIN ÖTESİNDEYDİ"

(İdam sloganları üzerine) Ben Parlamento'dan geçeceğine inanıyorum. Parlamento'dan geçtiği zaman da ben bunu onaylarım. 

Onlar ülkenin yönetimine el koymanın ötesinde niyetlerle yola çıktılar. Amaçları hem devletimizi hem medeniyetimizi kökten yıkmaktı. Onun için TBMM öncelikli hedef aldıkları yer oldu. Milletvekillerimizin Meclis'i terk edeceklerini düşünmüşlerdi. Milletimiz meydanlara dökülürken Meclis Başkanımız ve milletvekillerimiz bir araya gelmeye başlamıştı. 

Kimse Pensilvanya'daki bu Feto'nun bütün kirli çamaşırlarını ortaya çıkarmaktan çekinmesin. Ne biliyorsa söylesin. Adını anmaktan çekinmesin. Çünkü biz Müslümanlar olarak iki kişi konuşuyorsak üçüncüye hainlerin kim olduğunu anlatmalıyız, öğretmeliyiz ki herkes bilsin.

"KONTROLLÜ DARBE DEMEK NASİPSİZLİKTİR"

'Tankların önüne çıkarım' diyen kişi Bakırköy'de belediye başkanının yanına gitti. Bu kişi bugün yine konuşurken kontrollü darbe diyor. Bu olaya kontrollü darbe demek gerçekten bir nasipsizliktir. Vurdumduymazlıktır. Siz bu milleti ne zannediyorsunuz? Siz yoksa bu sürecin hala böyle devam etmesini mi istiyorsunuz? Kusura bakma OHAL Pazartesi MGK gündemine gelecek, konuşacağız ve Hükümetimize tavsiye kararını alacağız. Dünyanın değişik yerlerinde basşit bir mesele oluyor, OHAL ilan ediyorlar. Fransa'da şöyle bir 15 kişi ölüyor, 1 yıl OHAL kararı alıyorlar. Bizim devletimizi yıkma operasyonu yapılıyor, hala kontrollü darbeden bahsediliyor. Yazıklar olsun başka ne diyeceğiz. 

"BÖYLE MİLLETE BÖYLE MECLİS YAKIŞIR"

Darbeciler Meclis'i bombalarken ne kadar alçaldılarsa mileltvekillerimiz de istiklalimize sahip çıkarak o derece yükseldiler. Böyle millete böyle Meclis yakışır. 

Darbe hesabı yapanlar Allah'ın hesabının üzerinde bir hesap olmadığını unuttukları için kafayı duvara değil ama milletin iradesine vurdular. Şimdi mahkemelerde ihanetlerinin hesabını veriyorlar. 

"2023 HEDEFLERİMİZE MUTLAKA ULAŞACAĞIZ"

15 Temmuz gecesi bu vatana kıymaya çalışanlar şimdi mahkemelerde ihanetlerinin hesabını veriyorlar. Suyunu içtikleri, ekmeğini yedikleri vatanlarını Pensilvanya'daki şarlatanın emriyle 1 dolara satanlar zindanlarda çürürken bu Meclis milletimize hizmete devam edecek. Çünkü milletimize sözümüz var. Cumhurbaşkanlığıyla, Meclisiyle, hükümetiyle, tüm resmi ve özel kurumlarımızla birlikte ülkemizi muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkaracak, 2023 hedeflerimize mutlaka ulaşacağız. Bu sözümüzü yerine getirene kadar ne bize ne Meclisimize ne hükümetimize ne de milletimize durmak, duraksamak, dinlenmek yoktur.

"DOSTUMUZU DA DÜŞMANIMIZI DA BİLİYORUZ"

15 Temmuz dostumuzun, düşmanımızın kim olduğunu da göstermiştir. Şahsımın yerine isim arayan yabancı basın kuruluşları var. 'Dostlarımız kaybetti' diyen yabancı analistlere şahit olduk. Darbecilere meydan okuyan dostlarımızı da gördük. Savaş uçaklarının gürültüleri altında desteklerini bildirenler de, günler sonra güya üzüntülerini bildirenler de oldu. 15 Temmuz bize göstermiştir ki devlet olarak, millet olarak da güçlü olmak zorundayız. Eğer güçlü değilsek bize bir tek gün bile yaşama hakkı vermeyecek o kadar çok düşman pusuda bekliyor ki isimlerini tek tek saymaya kalksam çok ciddi uluslararası krizle karşılaşırız. Biz dostumuzu da, düşmanımızı da biliyoruz. Kim olduğumuzu, nereden geldiğimizi, nereye gittiğimizi de biliyoruz. 

Editör: TE Bilişim