Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün partilerle internet üzerinden bayramlaştı. Canlı yayında Erdoğan’ın konuşması sırasında bir süre duraklaması, ardından konuşmasına devam etmesi dikkat çekti.

Habertürk yazarı Fatih Altaylı, bugünkü ‘O görüntüyü yayına kim verdi’ başlıklı köşe yazısında, videonun Cumhurbaşkanlığı tarafından kaydedildiğini, sonra da Anadolu Ajansı tarafından medyaya servis edildiğini belirtti.

Altaylı, “Ancak bu görüntülerin yayınlaması gerçek anlamda bir rezalettir” derken, daha önce çekilen ve montajlanan bir görüntünün servis edilmesinin ‘çok fena’ olduğunu kaydetti.

Habertürk yazarı, “Açık biçimde, çok yakınında birilerinin cumhurbaşkanını zor duruma düşürmek istediğine, zayıf göstermeye çalıştığına işaret eder” ifadesini kullandı.

Düzeltme geldi

Ancak Altaylı, ilk yazısından saatler sonra bir yazı daha kaleme alarak, AA Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Özhan’ın kendisini aradığını, videonun bant kaydı olmadığını, kanalların Cumhurbaşkanlığı’nın paylaştığı frekanstan görüntüyü alabildiğini söylediğini aktardı.

Altaylı, “İletişim Başkanlığı’ndan Habertürk’e verilen bilgiye göre ise yayın canlı olarak Marmaris’ten yapıldığı için böyle bir olay meydana gelmiş” diye yazdı.

‘Canlı yayındı’

Özhan, Twitter hesabındaki paylaşımda da bayramlaşmanın canlı yayınlandığını aktardı: “Dün saat 14.00’te Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AK Parti teşkilatlarıyla video konferans yoluyla yaptığı bayramlaşma programı, Anadolu Ajansı tarafından da, tüm medya kuruluşları ile eş zamanlı şekilde aynı canlı yayın frekansından yararlanılarak abonelere servis edilmiştir.”

Kanala kınama

Bu gelişmelerin ardından Altun, Twitter’daki paylaşımında, yalan haber, karalama ve dezenformasyonla mücadelelerinin sürdüğünü kaydetti.

“Habertürk, karalama, dezenformasyon ve yalan haberden bir türlü vazgeçmiyor” diye yazan Altun, halkın doğru haber alma hakkını, genel olarak medyanın itibarını garanti altına almak için çalışacaklarını ifade etti.

Bu sözler üzerine Habertürk’ün programcılarından Ersoy da Twitter hesabında iki video yayınlayarak Altun’a yanıt verdi.

Ersoy, süreci anlatmasının ardından şu ifadeleri kullandı: “Sayın Fahrettin Altun, bir tweet attı Habertürk’le ilgili. Habertürk’e yönelik mesnetsiz ve çok ağır ithamlar içeren tweet attı. Ama yazıyı yazan Habertürk yazarı. Doğrudan sayın Altaylı’ya yönelik eleştiri değil. Bunu Habertürk televizyonuna yönelik bir eleştiri haline getirip… Sayın Altaylı’yla zaten konuşulmuş, düzeltmeyi de paylaşıyor. Habertürk doğrudan hedef alınıyor burada. Sayın cumhurbaşkanının bir haftadır çok yoğun bir programı vardı. Bu yoğun programından sonra gayet tabiidir insan olarak yorulmuş olabilir. Bunu hesap etmeyip, bu iletişim kazasına sebep olduktan sonra… Bayram tebriğini banttan da yayınlayabilirsiniz. Bant kaydı çekebilirsiniz. Sayın cumhurbaşkanı yorgunken neden canlı yayınladığı da soru işareti.

İletişim başkanının gazetecileri düzeltmek yerine bir kurumu doğrudan hedef alan açıklama yapması hakikaten şaşırtıcı. Ortada bir hata bile varsa, diyelim ki Habertürk yazarı yanlış bildiği bir şeyi paylaştı, onu düzelttiniz. Doğrudan bir kurumu hedef alıyor olmak şöyle bir şey de getirir… Parti içerisinde biri yanlış yaptığında -o yanlışların içeriğini söylemeyeceğim- doğrudan partiyi veya ittifakı hedef almak ne kadar makuldur?

‘AK Parti’nin yaklaşımı böyle değildir’

Aynı zamanda cumhurbaşkanının prestiji Türkiye’nin prestijidir. Bu prestiji korumak herkesin vazifesidir. Dolayısıyla cumhurbaşkanını o yorgunlukla medya karşısına, canlı yayına çıkartmak bir kazadır, bir hatadır bence. Onu da geçiyorum. Bu, Türkiye’nin uluslararası alandaki prestiji açısından da bir sorundur. Bunu şapkamızı önümüze alıp düşünmemiz gerekirken, çıkıp da bir yazarının yazdığı yazı üzerine Habertürk’ü bu şekilde itham etmenin haksızlık olduğunu düşünüyorum. Ben AK Parti’nin de böyle bir yaklaşımı olacağını düşünmüyorum. Herhalde AK Partili vekiller, bakanlar, meseleyi takip edenler fotoğrafa baktıklarında, o fotoğrafın ne ifade ettiğini objektif şekilde göreceklerdir diye düşünüyorum. Dolayısıyla sayın Fahrettin Altun’un bu paylaşımını ben de kınıyorum.”

Editör: TE Bilişim