Mütalaada, tutuklu sanığın “bilinçli taksirle öldürme” suçundan 9 yıla kadar hapsi istendi. 2 sanığın ise beraatini isteyen savcı, sanıklar ile Aleyna Can arasında öldürmelerini gerektirecek nitelikte husumet bulunmadığını kaydetti. 

Kartal’da 30 Kasım 2017 tarihinde günlük kiralık dairede 17 yaşındaki Aleyna Can’ın başından vurularak öldürülmesine ilişkin 3 sanığın, “kasten öldürme” suçundan müebbet istemiyle yargılanmasına devam edildi. 

Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, davanın tek tutuklu sanığı olan Mesut Vural cezaevinden getirilirken, hayatını kaybeden Aleyna Can’ın annesi Fatma Yirmibeş ile katılanlar avukatı Kübra Süleyman da salonda hazır bulundu. 

Savcı: ‘Aralarında öldürmelerini gerektirecek husumet yok’ 

Cumhuriyet Savcısı, duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada, dosyaya yansıyan deliller itibariyle her 3 sanık ile Aleyna Can arasında öldürmelerini gerektirecek nitelikte husumet bulunmadığı, sanık Bayram’ın maktule ile gönül ilişkisinin bulunması, bu ilişki sürecinde zaman zaman maktuleye darp ve tehdit eylemlerinde bulunması nedeniyle uzaklaştırma kararı verilmiş olması hususlarının, sanıkların Can’ı kasten öldürdüklerine delalet etmeyeceği belirtildi. Maktulenin uzaklaştırma kararına karşın sanık Bayram ile yeniden görüşmeye devam etmesi ve sanıkla birlikte kalması hususlarının bu durumu destekler mahiyette olduğu kaydedildi. 

“BOZUK TABANCAYLA TETİK DÜŞÜRMEYE ÇALIŞTI” 

Tabancanın bozuk olduğu iddialarını destekler nitelikte olan bilirkişi raporunda yer alan ‘tabancanın sağ tarafında bulunan tırnak tertibatının yerinde olmadığı’ şeklindeki tespiti de değerlendiren savcı, sanık Mesut Vural’ın taksirli eylemiyle maktulenin ölümüne neden olduğunu anlattı. Sanık Mesut Vural’ın olay anından hemen önce sürgüsü takılan ve daha evvelinde bozuk olduğunu bildiği tabancayla herhangi bir tedbir almaksızın tetik düşürmeye çalışması sonucu tabancanın ateş aldığını belirtti. 

Mütalaada, sanık Mesut Vural’ın böyle bir olayın gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen tedbir almadığı ve bilinçli taksirle hareket ettiği vurgulandı. 

TUTUKLU SANIĞIN 9 YIL HAPSİ İSTENDİ 

Savcı, tutuklu sanık Mesut Vural’ın “bilinçli taksirle öldürme” suçundan 2 yıl 8 aydan 9 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi. 

2 sanığa beraat talebi 

Tutuksuz sanıklar Bayram Ekici ve Ercan Ekici hakkında ‘kasten öldürme’ suçundan cezalandırılmaları istemiyle dava açılmışsa da, bu suçu işledikleri yönünde mahkumiyetlerine yeterli, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden ayrı ayrı beraatlerine karar verilmesini istendi. 

“SİLAH BİLEREK VE İSTEYEREK DOĞRULTULDU" 

Mütalaaya ilişkin diyecekleri sorulan katılan avukatı, “Bilerek ve isteyerek doğrultulmuş bir silah vardır, bozuk olmasının bir önemi yoktur” dedi. Aleyna Can’ın annesi Fatma Yirmibeş ise, “Kızım sanık Bayram ile önceden sevgiliydi. Kızımı uyardım, sürekli kızımı dövüyordu. Uzaklaştırma kararı verilmişti. Kızım, ‘Bayram beni öldürecek’ demişti. Sanıklardan şikayetçiyim” diye konuştu. 

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Mesut Vural’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Taraf avukatlarına mütalaaya ilişkin beyanlarını sunmak için süre veren heyet, duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için erteledi. 

İddianameden 

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Bayram Ekici’nin Aleyna Can’ın erkek arkadaşı olduğu ve olaydan birkaç gün önce bir apartmandan oda kiraladığı anlatılırken, kiralık daireye Aleyna Can ile Bayram Ekici’nin kardeşi Ercan Ekici ve Mesut Vural’ın da geldiği belirtildi. Bir süre sohbet ettikten sonra dışarı çıkmak için hazırlanan Mesut Vural’ın belindeki tabancayı çekmeceye bıraktığı kaydedildi. 

Ercan Ekici ve Mesut Vural’ın akşam saatlerinde eve döndüklerinin anlatıldığı iddianamede, tabancayı ellerine alan şüphelilerin mekanizmayı çekerek tetik düşürüp silahı ateşledikleri ve Aleyna Can’ı vurarak ölümüne neden oldukları anlatıldı. İddianamede, Bayram Ekici, Ercan Ekici ve Mesut Vural’ın, “kasten öldürme” suçundan müebbet hapisle cezalandırılması istendi. 

Kaynak: iha