Hizbullah'ın Hür Dava Partisi'ni (HÜDA-PAR) kurduğunu ifade eden Saymaz, aynı zamanda Doğru Haber gazetesi ve Rehber TV adında da televizyon kanalı kurduklarını anlattı.

HÜDA-PAR'ın 2014 yılında 6-7 Ekim olaylarının ardından AKP ile yakınlaştığını iddia eden Saymaz, başta Diyarbakır ve Batman olmak üzere devlet kurumlarında da kadrolaşmaya başladığını söyledi.

İşte İsmail Saymaz'ın o açıklamaları:

"Önce Mustazaflar diye bir yardım derneği kurdular. Sonra Peygamber Sevdalıları diye bir platform kurdular. Ardından Hür Dava Partisi (HÜDAPAR) kurdular. Hizbullah da HÜDA-PAR'da Allah'ın partisi demektir.

BÖLGEDE 3. PARTİ KONUMUNDA

HÜDA-PAR'ın yanı sıra günlük "Doğru Haber" diye bir gazete, "Rehber TV" diye bir televizyon kurdular. Bu örgütün liderlerinin bır kısmı İran'da yaşıyor. Bu örgütün özelliği şu;

HÜDAPAR girdiği seçimlerde 250 bin civarında oy alabiliyor. Özellikle Diyarbakır ve Batman'da zannedersem birinde 60 diğerinde 25 bin civarında oy alıyor. Fena bir oy değil. AK Parti ve HDP'den sonra bölgede 3. parti ve hala "Kürt islamcı" ideolojiyi savunuyor. Bu örgüt 2014 yılından sonra AK Parti ile yakınlaştı. 2014'te 6-7 Ekim olaylarında PKK'lılar HÜDA-PAR'lılara saldırdı.

"KAMUSAL ALANLARDA YER AÇILMAYA BAŞLANDI"

Özellikle Diyarbakır'da HÜDAPAR üyesi 4 gencin (Yasin Börü ve 3 arkadaşı) vahşice öldürülmesinden sonra AK Parti ile HÜDAPAR arasında bir yakınlaşma meydana geldi. Bu yakınlaşmanın ardından, HÜDA-PAR'lılar kritik referandumlarda AK Parti'ye oy vermeye başladılar. Bunun ardından kamusal alanlarda onlara da yer açılmaya başlandı.

Özellikle Diyarbakır'da İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nde çok kritik kadrolara geldiler. Bu nasıl oldu? AK Parti yanlısı Memur- Sen Konfederasyonu'na bağlı "Eğitim- Bir - Sen" adlı sendikanın yönetiminde yer edinmeleriyle başladı.

Bugün Diyarbakır'da Eğitim- Bir - Sen şubesinde 3 kritik başkan yardımcılığı HÜDAPAR yanlısı öğretmenlerinin elinde. Bu vesileyle Diyarbakır'da çoğunlukla İmam Hatip okullarında müdür ve müdür yardımcılığı kadrolarını tutuyorlar. Başlarında imam adını verdikleri bir öğretmen var. O imama bağlı olarak şematik örgütlenme yolu izliyorlar.

KANTİNLERİ DE ALIYORLAR

Hem İmam Hatip okullarında, hem bazı ilkokullarda, öğretmenevlerinde müdür ve müdür yardımcılığı düzeyinde güç edinmiş durumdalar. Eğitim- Bir -Sen'in sadece merkez Diyarbakır değil, Silvan, Hani, Ergani gibi 7-8 ilçesinde de yönetimi tayin ediyorlar. Bir de aslında onların doğal örgütlenme alanı olmamakla birlikte "İlim Yayma Cemiyeti" ve "TÜGVA" gibi, ki TÜGVA Bilal Erdoğan'ın kurduğu bir vakıf. Bu tip yapılanmalar içerisinde de örgütleniyorlar. Sadece müdürler ve öğretmenler düzeyinde yoklar diğer taraftan da okul aile birlikleri üzerinden okul kantinlerini ele geçirmeye çalışıyorlar. 200 civarında okul kantini ve geliri bu yapıya aktarılıyor.

"İSTEDİKLERİNDE SİLAHLI EYLEME YÖNELİYORLAR"

Hizbulah- HÜDAPAR ekolü üçlü bir arz eder.
Birincisi; Hizbullah'tır. Onlara sorsanız Hizbullah yasa dışı bir örgüt değil, meşru müdafaada bulunan bir topluluktur. Halbuki Kobani olaylarında, Şeyh Sait seyyareleri (gerilla) adını verdikleri bir tim kurup sokaklarda insan vurdular. Dolayısıyla istediklerinde silahlı eyleme yöneliyorlar.
İkincisi; yasal HÜDAPAR var. Bu aynı zamanda üçüncü bir fonksiyonu içeriyor. "Dini cemaat fonksiyonu" addediyorlar."

Editör: TE Bilişim