Eski Konya Milletvekili Servet Turgut'un yazısı şu şekilde:

MHP Sevdalısı, Ülkücü hareketin Yiğitleri.
AKP' nin  Türk siyasi hayatında 2 önemli politik süreci vardır .
Bunlardan 1. si Feto dahil her çeşit cemaatlerle birliktelik ve taviz -2. si ise PKK ile çözüm süreci adı altında bölücü unsurlara prim verilmesidir.

Bunlara Liderimiz Devlet Bahçeli tarafından en sert şekilde tavır konulmuş, ciddi muhalefet yapılmıştır .
ikinci AKP süreci olan 15 Temmuz Fetö Hain terör örgütünün kalkışma hareketiyle başlayan bir süreçtir . Kalkışma hareketine ilk karşı çıkan Türkiye Cumhuriyetinin ender yetiştirdiği Devlet adamlarından MHP genel başkanı  Devlet Bahçeli beydir .

MHP Genel merkezinde Sn. Cumhurbaşkanı  Erdoğan ile Başbakan Yıldırım'ı  arayarak gerekli desteği veren dolayısıyla Türk  milletinin darbecilere karşı mücadelesini başlatan liderdir .

Saygı değer Dava arkadaşlarım : Cumhurbaşkanımız Feto ve PKK’ya karşı savaş ilan ettiler.
Gereken yapılarak Yakalanabilen, bağlantısı olan herkese işlem yapıldı ve Fetö terör örgütü üyelerinin önemli bir bölümü yakalanarak adli işlemleri sonucu cezaevlerine atıldılar .

Yargıda, Emniyet'te , Ordu'da, Sağlık'ta, Eğitim'de, Bir çok kurumda gerekli ciddi bir Fetö'cu temizlik hareketi başlatılarak gereği yapıldı.

 Aynı anda PKK’nı hendekleri kapatıldı.
 PKK terör örgütlerinin beli kırıldı . Arzuladğımız kandilin ışığının sönmesiydi, Mehmetçik Kandili söndürüp Türk Bayrağını dalgalandırdı.
Orta Doğuda milli hassayitler yoğunlaştı .
Ama mücadele bitmedi. 

İçeride ve dışarıda pusuda yatan şer güçlere karşı, Ülke ve ülkü bütünlüğünü  "beka" olarak gören liderimiz Devlet Bahçeli Cumhurbaşkanımıza  bu konuda tam destek verdi .
Hiç bir siyasi beklenti ortaya koymadı.

 Başkanlık seçimiyle meydana gelen Cumhur ittifakıyla siyasi birliktelik,  ülke bütünlüğünde yerini buldu .
Siz  Sevgili dava arkadaşlarımın, Bürokratik tabanımızın, bu birliktelikten dolayı hükümetten beklentileri oldu.
Haklı bir gerekçe olarak Türk Milliyetçiliği şuuru ile yetişmiş Ülkücü Bürokratların Devlet kademelerinde görevlendirilmesiydi .

Dava arkadaşlarım; Liderimiz Devlet Bahçeli, Nezaketinden, Duruşundan, Ülkücü Karakterinden, İlkelerinden, ve en önemlisi Sözünden taviz vermeyen bir liderdir. Bu her Türk Milliyetçisi tarafından bilinmektedir.

 Asla makam koltuk derdi olmayan bir liderin Üç- beş bürokrat veya Bakanlık koltuğu için,   kişisel konular için  hiç taviz verirmi? 

Hepimiz biliyoruz-ki O asla baş eğmeyen Yiğit bir Türkmen beyidir .
Ancak  Cumhurbaşkanımızın özellikle kendisinden Ülkücü tabanımızın beklentileri vardır.Bunu mutlaka ilgili kurumlar kendisine ifade edeceklerdir. Aslında bunu İdrak edebilip muhasebesini yaptığı konusunda hiç kuşkum yoktur. Liderimiz Devlet beyin herhangi bir talebini beklemeden bu konularda adım atacağı inancımda vardır.

 Özellikle Cumhurbaşkanımızın Ülkü ocaklarımızı ziyaret etmesi ise, bizim yetiştirdiğimiz gençlerin yuvasına bizzat gelerek Ocak genel başkanımızla istişaresi bizleri ziyadesi ile mutlu etmiştir .
Keza bir çok kez Liderimiz Devlet bey ile milli konulardaki birlikteliğini yakından takip etmekteyiz, ve bu biz Ülkücüleri mutlu etmektedir .

Biz bu ülkeyi karşılıksız seven, Gerektiğinde Can veren, Kan veren, Ülkücü Bozkurtlar,  Liderimiz'in ortaya koyduğu siyasetin ve talimatlarının daima  takipçisiyiz . 

Liderimiz ne derse o, Bundan Kimsenin kuşkusu olmasın...
Ülkücü hareketimizin özellikle Cumhur Başkanı'mızdan taban olarak beklentileri vardır.
 Onlar ise masumane arzulanan konulardır .

Makam ve mevkileri işgal edip liyakatsiz bir sergileyiş gösteren bürokratların yerine,  Atamalarda Liyakat sahibi Ülkücü bürokratların önünün açılması .
Üniversitelerimizde yetişmiş rektör adayı kardeşlerimize sahip çıkılması.
 İş konusunday ehil kişilere öncelik vermeniz .
Örnek vermek gerekir ise kültür bakanımız olarak makam işgal eden kişinin o makamın hakkını veremeyişidir. 

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Kültür bakanının İstanbul’un fethini işgal diye ifade etmesi 1000 Yıllık devlet geleneğine hiç uyuşmuyor.
Bu bir gaf veya dil sürçmesi olarak adlandırılacak bir mazeret olamaz.
Bu ve benzeri örneklerin çoğaltılabileceği bir çok kurumlardaki bazı atamalar ülkücü tabanı üzüyor. 

Bu durum tabanımızda dillendirildiği gibi size nezaketinden dolayı MHP Yöneticileri tarafından aktarılmasada, bu konu Liderimiz ve  MHP Genel merkezimiz'e tabanda olumsuz algı oluşturmaktadır.
Ülkemizde fitne ateşi devamlı yakılmakta, bir çok provokatör boş durmamakta.

Kendini bilen herkesin Cumhur ittifakı yaşamalı, Kızıl Elma Ülkü’müz mutlaka gerçekleşmelidir diye düşünmektedir.
Keza MHP ve AK Parti tabanının beklentisi Türk Tarih kurumuna yapılan atamalar  gözden geçirilmelidir konusunda hem fikirdir.

 15 -Temmuz sonrası Liderimizle olan birlikteliğiniz gönlümüzde yerini sağlam bir şekilde korumaktadır.
Sn Cumhurbaşkanım başarılarınız Türk milletinin beklentisidir. Her yeni kazanım ülkemize ve Cumhur  birlikteliğine güç verecektir .

Ülkücü hareketin bir ferdi olarak, sürekli bana  ve arkadaşlarımıza aktarılan konuların içindeki bazı hususları tabanımızın beklentisi olarak dile getirmeye çalıştım .
Allah yar ve yardımcınız olsun .

Dava arkadaşlarımdan özellikle ricam ise Fitneye karşı bilinçli, dikkatli olup, Liderimize ve partimize taviz vermeden dimdik  Cumhur İttifakının yanında olalım.
Cumhur İttifakını dünden daha çok sahiplenelim .
Asla fitneye yol vermeyelim .

Bakınız İYİ -HDP-CHP bağlantılar nasıl ortaya çıktı .
Unutmayalım !

" Ya Devlet Başa, Ya Kuzgun Leşe"
Zaman en iyi ilaçtır .

Nefsimizle değil, İnançlarımızla liderimizi takip edelim .
Ülkücü Yiğit  Bozkurtlara selam olsun. 
Seçmenimiz ve Milli iradeden Emin olsun.
 Devletin Bekası söz konusu olunca Geride kalan her şey Ülkücüler için Teferruattır.

      Servet Turgut
MHP Konya Eski Milletvekili

Editör: TE Bilişim