Yıldırım konu hakkında, “Kuran-ı Kerim’de Allah-u Teâlâ diyor ki: Münker belirsizdir. Alttan gelir siz onu göremezsiniz o sizi görür. Siz hissedemezsiniz onu anlayamazsınız, hidayetiniz kararmışsa anlayamazsınız. Ama onlar sizi kavrar. Ona göre mesela cinsiyet eşitliği kavramının aileyi yıkmak üzere bize yutturulduğunu anladılar mı acaba?” sözlerini sarf etti. 

“Bir milletin namusu ailesidir…”

Yıldırım, “Yani bu böyle bir şey, bütün okullarda cinsiyet eşitliği diye bizi bu İstanbul sözleşmesinde meşru bıraktıkları şeyleri yutturabilmek için cinsiyet eşitliği kavramı altında kendi çocuklarımızı eğitime alıp onları hayasızlaştırıp onları her yönden, efendim, namus mefhumunu tamamen tarumar edip, ya bir milletin namusu ailesidir ya, Allah oraya harem demiş. Dokunulmazlık vermiş.” 

Mustafa Aydın’ın, “Şimdi o açıklamalarınızdan ben şöyle bir anlam çıkarttım, bu Siyonizm aileyi tahrip ederek sömürüsünü sürdürmek istiyor,” yorumu üzerine Yıldırım, “Aynen başka çeşit sürdüremiyor,” dedi. 

Aydın’ın, “Sürdüremiyor çünkü ona karşı bir şuurlanma var, bir uyanış var, bunu tahrip edebilmek için böyle bir yöntem uyguluyor. Peki... İkincisi şuan diyorsunuz ki nüfus fazla, dünyada 8 milyar insan çok fazla, öyle diyorlar... Dolayısıyla şimdi teknoloji de gelişti, robotlar var, robotlar çıkartıyorlar, size ihtiyacım yok dolayısıyla sizi tahrip edeceğim… Bunun için de yöntemlerden bir tanesi aileyi ortadan kaldırmak,” Sözleri üzerine Yıldırım şu değerlendirmelerde bulundu: 
“Şimdi bak, bu dediğin doğru, tarihte de böyle olmuş ve eğer topyekûn siyasi partiler, topyekûn, efendim, dernekler, topyekûn bir millet bunlara karşı meşru müdafaa yapmazsa, kanunlar çerçevesinde meşru müdafaa yapmazsa biz Allah’ın gazabına uğramama şansımız yoktur. Nerden biliyorsun bunu? Bunu Kuran-ı kerimden Hut süresini baştan sona okuyun. Oradan biliyorum. Bak ne diyor Allah-u Teâlâ 65.ayetinde; fakat Semud halkının azgın kâfirleri Allaha itaatin sembolü olarak ortalıkta dolaşan veya yaşadığı sürece Salih’in peygamberliğinin apaçık bir ispatı olan bu deveyi kesip öldürdüler. Bunun üzerinde Salih, ‘İşte şimdi sonunuz geldi, yakında hepiniz helak edileceksiniz, yurdunuzda şimdilik üç gün daha yaşayın.’ Dördüncü gün ne oldu? Helak oldular.” 

Editör: TE Bilişim