Gülen röportajında eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kendisini ziyaret ettiğini söyledi.

Gül açıklama yaptı ve "Görevlerim süresinde kesinlikle bir görüşmem olmamıştır" dedi.

Bunun üzerine Gülen’in sağ kolu Osman Şimşek sosyal medya hesabı üzerinden Gül’e yanıt verdi.

Osman Şimşek, “Bunca sene sonra -Hocaefendi’yi tekzip değil, aslında- kendilerini inkar edişlerini mantıkla izahın imkanı yok”ifadelerini kullandı.

Şimşek devamında ise Abdullah Gül’ü kastederek, “Belki beraber geldikleri Fehmi Koru’nun Hocaefendi ile sarılmalarını seyredince ‘Birbirinizi çok özlemişsiniz!..’ dediğini hatırlatmam sayın Gül’ün hafızası için yeterlidir. Şayet bu kafi değilse, mekanımıza dair bazı hususları anımsamaları da faydalı olabilir” diye yazdı.

Abdullah Gül’ün Tekzibine Dair

Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’nin kapısı her zaman herkese açık oldu; senelerdir her renk, her desen ve her meşrepten insan onu ziyaret etti/ediyor. Akademisyenler, sanatçılar, sporcular ve iş dünyasının temsilcileri gibi, hayatın her kesiminden çok çeşitli ziyaretçiler ile beraber, herhangi bir partiye mensup kişiler de rahatlıkla onun kapısını çalıp misafiri oldular, yemeğini yedi, çayını/kahvesini içtiler. Kim hangi niyetle gelirse gelsin, Hocaefendi misafirlerini dinledi, onların düşüncelerine değer verdi; fırsatını bulduğu zamanlar, kendi mülahazalarını da seslendirdi.

Herkese açık bu dergâhı ziyaret suç da değil günah da ve şimdiye kadar - çoğu çat kapı- kimler gelip geçmedi ki!.. Israrla randevu talep eden, özel bir davet söz konusu olmadan gelen, hatta “Biz geldik!’’ deyip on dakika görüşmek için kapıyı zorlayan yüzlerce insanın ismini saymak, hem edebimize aykırı hem nezaketsizlik hem de böyle bir ortamda onları zor duruma düşürme olacaktır. Bununla beraber, Cumhurbaşkanlığı yapmış bir insanın demagojiye sarılarak buraya gelişi hakkında Hocaefendi’yi yalanlayışı ve Hizmet hareketine dair geçmişte söylediklerini inkâr edişi karşısında sükût da hakikate saygısızlıktır.

Eski Cumhurbaşkanının ve benzerlerinin korkularını bir ölçüde anlamak mümkün. Fakat bunca sene sonra Hocaefendi’yi tekzip değil, aslında kendilerini inkâr edişlerini mantıkla izahın imkânı yok. Belki beraber geldikleri Fehmi Koru’nun Hocaefendi ile sarılmalarını seyredince “Birbirinizi çok özlemişsiniz!..” dediğini hatırlatmam sayın Gül’ün hafızası için yeterlidir. Şayet bu kâfi değilse, mekânımıza dair bazı hususları anımsamaları da faydalı olabilir. Bu konuda, eski Başbakan yardımcıları, eski Dışişleri bakanı, onlarca milletvekili ve onlarca belediye başkanının yanı sıra mükerreren gelip giden Berat Albayrak’ın anlatabilecekleri çok detay vardır.

Cenâb-ı Hak, Zât’ı hakkında nisyan yaşayan ve bu yüzden kendi öz benliği de dahil her şeyi unutan kimselerden eylemesin!..

Osman Şimşek

Editör: TE Bilişim