Korkusuz yazarı Can Ataklı, "Çılgın Sayısal Loto daha ne kadar devredecek?" başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Ataklı'nın bugünkü yazısından ilgili bölüm şu şekilde:

Başlığa bakınca muhtemelen “Bu nasıl soru?” diyeceksiniz.

Elbette 6 rakamı bilen çıkana kadar devam edecek ve sonunda biri ya da birileri o numaraları tutturacak, ikramiye verilecek.

Ama sorudaki kastım bu değil.

Adının önünde “milli” olan ama artık millilikle ilgisi kalmayan lotarya şirketi kazanma olasılığı çok çok düşük bir oyun sunuyor halka.

Burada “cazibe noktası” ikramiye miktarının çok büyümesi.

Bakın son çekilişte de 6’yı tutturan çıkmadı ve devreden ikramiye miktarı 201 milyon liraya çıktı.

Deli para yani…

Loto türü oyunlarda oynayanları olduğu gibi bugüne kadar hiç oynamayanları bile iştahlandıran bir durum var ortada.

Ancak bir de konunun başka penceresi var.

Lotarya şirketinin elinde halktan toplanmış 200 milyon liranın üzerinde (Döviz olarak bakarsak 20 milyon Euro) para var.

Ve bu para hiçbir bedel ödenmeksizin bu şirketin hesabında duruyor.

Elbette durmakla kalmıyor, işliyor da.

Bu durumda iki şık uygulanabilir.

Birincisi, eğer devirlere bir sınır konmayacaksa geçen sürede kazanılacak tüm nemalara ikramiye eklenmeli, şirketin haksız kazancının önüne geçilmeli.

Ancak bana göre daha adil olanı devir sayısına bir sınır konulması.

Böylelikle diyelim ki en fazla 20 devir yapılabilir, yine çıkmazsa ikramiye bir alt kategorinin toplam ikramiye miktarına eklenir.

Devir sınırı olmaması şirkete haksız kazanç sağladığı gibi, yine haksız ve ahlak dışı reklam oluşturularak tüketiciler kandırılmış oluyor.

Ayrıca devir sayısının çok yükselmesi “Acaba çekiliş sırasında bir algoritma kullanıp hiçbir bilette yazılı olmayan numaraları mı çıkarıyorlar?” gibi kuşkular da doğuyor, orası da ayrı konu tabii.

Editör: TE Bilişim