Değerli okuyucularım Ülkücü şarkı dinlerken farklı bir yazı kaleme alayım dedim.
Aklıma Ülkücü sanatçılar geldi.
***
Ben iyi hatırlıyorum. Neyi mi?
Ülkü Ocaklarında görevliyken bunlar için konser paraları topladığımız günleri.
MHP o zaman AKP’ye sert muhalif olduğu günlerdi.
Sivil polislerin kampüslerde sürekli Ülkücüleri takip ettiği günlerdi.
PKK’lıların itibar gördüğü meşhur açılım günleriydi.
***
Ocaktan bir haber geliyordu. Sanatçılarımız zor durumda. Genel merkezden emir geldi.
MHP belediyelerinin tepesinde de İçişleri Bakanlığı müfettişleri var konser kültür faaliyetleri doğru düzgün düzenleyemiyorlar.
Ülkücü sanatçılarımız zor durumda. Ocak dergisi satalım veya o iş adamı bu iş adamı konser parası toplayalım ocak gecesi için bayraklar asalım.
Ne günlerdi be…
***
O zamanlar Ülküdaşlardan para dilenirdik kuru ekmeğimizi Ülkücü sanatçılarımızla bölüşürdük ama AKP’ye Saray’a karşı onurlu dim dik dururduk.
Şimdi mi?
***
Mustafa Yıldızdoğan, Sefai vb…
Hepsi AKP’li belediyelerde de konsere çıkıyorlar. Yetmiyor AKP’ye Saray’a methiyeler düzen şarkılar yazıp Cumhurbaşkanlığı örtülü ödeneğinden paraları kapıyorlar.
***
Ne diyordu Yıldızdoğan? Türkiyem için ölürüm Türkiyem…
Yıldızdoğan artık Türkiyem için ölmüyor. Parayı kapıyor ölmeyi yine özel harekâtçı veya uzman çavuş Ülküdaşlara bırakıyor.
***
Şimdi diyeceklerdir korona var bilader ne konseri? Hemen diyeyim zaten korona çıkasıya kadar bunlar yükünü tuttular siz rahatınıza bakın…
***
Bu sanatçılara bir tavsiye de daha bulunayım:
Sibel Can’la düet yapın, üstünü başını kapatıp Saray’a çıkan sanatçılar olan Hande Yener ve Demet Akalın’la da TV programı yaparsanız tam olur Yıldızı doğmadan batanlar…
Sürgündeki Bozkurt sadece Habererk’te yazar…
