Çölaşan'ın yazdıklarına göre Özal, ODTÜ'de matematik hocasıymış ve bir keresinde Çölaşan'ı kopye çekerken yakalamış ama ispat edemediği için ceza verememiş. Çölaşan'ın Özal ile tekrar karşılaşması, DPT'de olmuş. Bu sefer Özal, Çölaşan'ı kovmuş.

Çölaşan, Özal öldüğü gün bir hayli korkmuş ve paniklemiş.

Bundan tam 25 yıl önce, günlerden 17 Nisan 1993..O gün Hürriyet'te "Kim bu Turgut?" başlıklı yazım çıkmıştı. Bir otoyol firması patronunun araç telefonu dinlemeye takılmış. Patron yakınıyor ve durumu birilerine anlatıyor

Turgut'a rüşvet olarak 12 milyon dolar verildi kardeşim Para yurt dışı hesaplarına yattı. Dışarıda ödendi zaten..."

O günki yazımda, "Bu rüşveti alan Turgut kim?" diye soruyordum.

O pazar günü sabahı evdeyim. Gazeteden aradılar. Özal rahatsızlanıp hastaneye kaldırılmış. 

Sonra haberler geldi. Özal Ölmüş. 

Biraz sonra ayrıntılar netleşmeye başladı. Rahatsızlandığı zaman yanında sadece Semra Hanım varmış.

Beni büyük bir korku aldı ve panikledim.

İster misin şimdi Semra Hanım şöyle bir açıklama yapsın:

“Sabah Emin Çölaşan'ın yazısını okudu ve fenalaştı. Ölümünün sorumlusu Çölaşan'dır!..”

O gün geçti, Semra Hanım, öyle bir şey söylemedi. Aradan günler geçti, yine söylemedi…

Rahatlamıştım!..

Yoksa o suçlamanın altından kalkmam biraz zor olurdu."
 

Editör: TE Bilişim