Türk "Beni tanıyanlar bilir korku İle hareket etmem kimse bana bir şey korkutarak söyletemez, asla yanıltıcı bilgi söylemem. Ülkeme geleli iki kere gözetim altına alındım yaklaşık yüze yakın polisle muhatap oldum gözetim altında kaldığım yerlerde çok sayıda FETÖ, IŞİD ve başka suç örgütleri sanıkları ile aynı yerde kaldım.Türk devletinin itibarı olan bütün kurumlarından kanun uygulamacısı polislerimiz hakkında işkenceci diyenler, yalan şerefsizce iftira attıklarını bizzat yaşayarak gördüm." dedi.

İsmail Türk Açıklamasına şu şekilde devam etti;

"Hem vallahi hem billahi hiç insan ayrımı yapmadan batı standartlarının üzerinde bir davranış biçimini gördüğümden dolayı da memnun oldum.

Gerek savcılıklar da gerek polis gözetiminde suçlamalar yapılan insanların sadece aleyhine değil lehine deliller topladıklarını gördüm.

Demem odur ki siyasi iktidarlar gelip geçicidir, devlet kalıcıdır, devlet hepimizin devletidir, onun kurumlarında çalışan herkes bizim kardeşimiz evladımızdır.

Her yapıda üç beş bozuk insan çıkabilir.

Bunu da itina ile ortaya çıkarıp kenara koyduklarını rahatlıkla söyleyebilirim.

Özellikle öyle ya böyle iftira ile olabilir yalan ihbarlar olabilir, kaçak olan insanlara korkmayın gelin teslim olun devlete hesap verin devlet bu manada önyargılı değildir.

Bunu bizzat yaşayan biri olarak söylüyorum, sıkıntı asılsız ihbarlara iftiralara açılan soruşturmalardan kaynaklanmaktadır.

Bu da siyasi iradenin sorumluluğundadır.

Çünkü kanun çıkarıcı onlardır.

Dediğim gibi polis uygulamacıdır aldığı talimatları yerine getirir.

Benimde evim arandı, evimde ayakkabılarını çıkarttılar, her odaya izinle girdiler her şey kanuna uygun yapıldı. Aynı şekilde gözetim altına alınma şeklim her gün sağlık raporu verilmesi, içeride ilaçlarımı kullanmak, gıda mı almak dahil her şey devlet teminatında yapıldı.

Kalkıp bu adamlara iftira atamayız.

Biz siyasi partiye muhalifiz hükümete muhalifiz Türkiye cumhuriyeti devletine değil."

Editör: TE Bilişim