Ünlü sunucu Nevşin Mengü'nün yazısı şu şekilde

Birleşik Krallık Büyükelçisi Dominick Chilcott, 7 Mayıs gecesi Guardian ve BBC’nin haberlerini yalanlayarak trolleri coşturdu. Haberlerde, Britanya’nın Türkiye’de özel bir firmadan 400 bin özel koruyucu önlük aldığı ancak bu kıyafetlerin kullanılamaz halde olduğu, bunun nasıl büyük bir skandal olduğu yazılıyordu. ‘Chilcott attığı tweet’lerle Türk trolleri coştururken, aslında kendi devletinin imza attığı skandalı örtmeye çalışıyor’ diye not düşeyim ve devam edeyim.

Britanya Covid-19 salgınını Avrupa’da en ağır geçiren ülke, ölü sayısı hem İtalya hem İspanya’yı geçti. Virüs hem çok yayıldı, hem de sağlık çalışanlarının yeterli maske ve koruyucu önlüğü olmaması ayrı skandal olarak tarihe geçti.

Türkiye bu noktada sahneye giriyor. Devlet Britanya’ya yardım olarak maske ve koruyucu önlük yolladı, bu ayrı. Yollanan malzemeyle ilgili sorun yok. Ancak bu yardım Britanya’nın haliyle tüm gereksinimini karşılamadığı için, yönetim piyasada tıbbi koruyucu önlük aramaya başladı. Telegraph gazetesi detayları ayrıntılı yazmış. İsteyenler için link de bırakıyorum.

Telegraph’in haberi, tweet’leriyle atıp tutan sayın Büyükelçi Chilcott’a da cevap niteliğinde. Daha önce AKP’den milletvekili adayı olmuş, 2000’li yıllarda bir süreliğine de İngiltere’de yaşamış Mehmet Düzen, Britanya makamlarına ulaşıyor ve gerekli malzemeleri sağlayabileceğini söylüyor.

Bu aşamada Türkiye’ye dönüp görüyoruz ki Düzen’in bir nevi sözcülüğünü yaptığı Selegna firması 31 Ocak’ta, üretim faaliyeti olmayan bir firma. Şirketin sahibi Mehmet Düzen’in kardeşi, Naile Düzen AKP Esenler Kadın Kolları üyesi, şirketin üretim yetkisi de makine üretimi üzerine.

Zaten anlaşılan firma Britanya’ya yollanan önlükleri de kendi üretmiyor. 30 kadar farklı atölyeye işi taşere ediyor. İşin taşere edildiği atölyelerin birçoğu bu konuda uzmanlığı olmayan üreticiler.

Chilcott attığı tweet’te “Özel tedarikçiden az sayıda cerrahi önlük testi geçemedi ancak aynı tedarikçiden daha çok cerrahi önlük testi geçmiş bulunuyor… Gönderilen ürünlerin çoğunluğu halen Birleşik Krallık ve Türkiye’deki depolarda test edilmeyi bekliyor” diye yazdı. Sayın Chilcott rakam vermemiş, Telegraph’tan okumadıysa, buradan okusun. 400 bin adedin bir kısmı Britanya’ya gitti, önce 2 bin 400’ü sonra da 4 bin 500’ü testi geçemedi. Binlerce önlük de halen başkent Londra’daki Heathrow Havalimanı’nda tutuluyor. Bu önlüklerin 170 bin adeti de halen Türkiye’de.

Gazetenin haberine göre bu önlükler, Türk Standartları Enstitüsü’nün test ve denetiminden geçmiş. Testi Britanya mı talep etmiş belli değil, ancak ürün teslimatından sonra test yapılması da çok alışılageldik bir durum değil. Ortada bir acelecilik, özensizlik ve işi kılıfına uydurma olduğu anlaşılıyor.

Britanya’nın bu önlüklere 300 bin sterlin kadar ödediği tahmin ediliyor.

Britanya basını şimdi devlete soruyor: Nasıl oluyor da daha dün kurulmuş bir şirkete güvenip böyle bir iş veriyorsunuz? Muhalefet de soruşturma istiyor.

Basınının ulaştığı Mehmet Düzen, “Bize bir şikayet gelmedi” diyor. Ancak Britanya Sağlık Bakanlığı, Düzen ile iletişim içinde olduklarını, şikayetlerini ilettiklerini açıklıyor. Biri yalan söylüyor.

Böyle tecrübesiz bir firmanın boyundan büyük işlere kalkışması hem Britanya hem Türkiye için çok kötü. Bu skandal aslında sadece Selegna firmasına değil tüm Türk üreticilere zarar veriyor. Peki neden bütün bir trol ordusu bu firmayı koruyor, bir daha yazmama gerek var mı? Sanırım yok, zira anahtar kelime ‘AKP’yi şirketle ilgili detayları verirken yazdım. Bu firma Türkiye’de hastanelere de önlük sağladı mı acaba, umarım cevap olumsuzdur. Zira sağlık çalışanlarımızın güvenliği benim için Britanyalılardan önemli.

Editör: TE Bilişim