Ancak, İstanbul Barosundan Ülkücü Avukat Hakkı Kurtuluş  bu soygunu durdurduğu gibi, fabrikayı yeniden işler hale getiriyor.

Merhum Necmettin Erbakan'nın bin bir emekle kurduğu Pancar Motor, on binlerce sipariş aldığı sırada kasten kapatıldı. Fabrika yerinde sökülerek paramparça edildi. Ancak, Ülkücü Avukat Hakkı Kurtuluş ve kurucu yöneticilerin başlattığı mücadele mutlulukla sona erdi.

Milat Gazetswinin habeine göre Ülkücü Avukat Hakkı Kurtuluş'un başlattığı hukuki mücadele ile geri alınan Pancar Motor, yeniden üretim için gün sayıyor. Ancak Fabrikanın inşaatı dahi yerle bir edildiği için şimdi kaçırılan makine aksamlarının peşine düştü.

Türkiye'nin ilk dizel motor fabrikası olan Pancar Motor, yanlış yönetim ve kasıtlı tutum yüzünden kapatıldı. Fabrikanın kapatıldığı gün, binlerce motor siparişi kuyrukta bekliyordu.

Fabrikayı hurdacılara sattılar!

Ancak Fabrika'nın İstanbul'daki arazisine göz dikenler, kurumu kapatıp fabrikaya el koydular. Türkiye'nin tek motor üretim fabrikası olan Pancar Motor'un fabrikasını hemen söküp hurdacılara sattılar. Fabrikaya ait bir cıvata dahi bulunmadığı gibi, üretilen motorların plan ve projeleri de kaybedildi.

Usulsüz ve hukuk dışı yöntemlerle fabrikayı ele geçirenlere karşı kurucu üyelerin başlattığı mücadele aleyhlerine sonlanmak üzere iken İstanbul Barosundan bir avukat davayı üstlendi ve fabrikayı kurtardı.

Tekrar üretime geçiyor

1956 yılında Prof. Dr. Necmettin Erbakan, Süleyman İshakoğlu, Zeki Aytaç, Adil Saraçoğlu, Enver Aptik ve Fehmi Bilge' den oluşan yönetim kurulu tarafından kurulup üretime geçti.

Türkiye'nin ilk dizel motoru olma sıfatına sahip olan ve 1956'dan itibaren 640 bin adetlik satış adedine ulaşarak bir başarı öyküsü haline gelen Pancar Motor, 1990'lı yıllarda ekonomik sıkıntılar içerisine sürüklendi. Ekonomik dar boğazdan kurtulmak amacıyla arazi satışına yönelen yeni yönetim, 1994 yılında yapılan Gayrimenkul Kiralama Ve Değerlendirme Sözleşmesi 1 Ocak 1996 tarihinde geri alınmak üzere pancar motorun iştirakçileri olan Amasya, Konya ve Kayseri Şeker İşletmeleri'ne göstermelik ve geçici  olarak mülkiyet devredildi. Fabrika arazisi iştirakçilerden borç alınmış ve arazi rehin olarak gösterilmişti.

Daha sonrasında fabrika 2011 yılına kadar faaliyetine devam etti. Bu süreçte bir çok kez mülkiyeti devri için Kayseri Konya Ve Amasya Şeker İşletmeleri ile yapılan görüşmelerde sonuç alınamadı. Nitekim iştirakçiler “zaten bizim işletmemiz” diyerek oyalar.

Üçüncü şahsa satılıyor

Gelinen durumda ise bunca yıllık milli servet olan ve milyonlarca çiftçiyi direkt etkileyen bu kurumun arazisi, fabrikası yardımcı olunması amacıyla geri verilmek üzere Pancar Motordan alınmış mülkiyeti geri verilmediği gibi fabrika tahliye edilmiş ve şu anda amacı dışında değerinin çok altında adeta peşkeş çekilerek  üçüncü şahsa satılır.

Oynanan hukuk oyunları!

Fabrika, usülsüz yöntem ve hukuk hileleri ile tahliye edilir. Olaydan haberdar olan İstanbul Barosu avukatlarından Hakkı Kurtuluş olarak davayı üstlenir. Oynanan hukuk oyunları ve hilelerini bir bir ortaya çıkaran Avukat Kurtuluş, fabrikanın tüm haklarını kazanarak kamuye yeniden iade edilmesini sağler.

Ve Avukat Kurtuluş'un şu andaki tek hedefi bir an ince Pancar Motor'un yeniden faaliyete geçmesini sağlamak.

Konu ile ilgili değerlendirmede bulunan Avukat Hakkı Kurtuluş, Milat'a şunları söyledi: “Biz mesleki olarak hukuki mücadelemizi devam ettiriyoruz ve davamızda haklıyız. Fakat bundan öte davamız  milli sermayeye sahip çıkmak çiftçimize sahip çıkmak, bu kurumu kuran başta Merhum Erbakan ve diğer devlet büyüklerimizin hazinesine, hatta davalılarında haklarına sahip çıkmaktır.”

Editör: TE Bilişim