Bu güne kadar yapılan hiç bir hakaretten şikayetçi olmayan Akşener'in, bir tv programında eleştirilmesini kaldıramaması ve Habererk'in iftar programında İsmail Türk'ün yurtdışından gönderdiği videoyu gözleri dolu dolu izlemesinden sonra yaptığı bu hamle "VEFA" kelimesinin anlamını bilmediği yorumlarına sebep olurken, bu noktaya nasıl geldiği ise merak konusu oldu.

Polislerin yatmakta olduğu hastanede aradığı  İsmail Türk şu açıklamayı yaptı. "Polis  bir televizyon programında Akşener'e hakaret ettiğimiz için ifademizi almak için Gayrettepe'ye çağırdı. Kendisine hakaret etmedim ama, ifademiz verirken kendisine hakaret sayılabilecek cümleler kuracağım.
Programı tekrar izleyebilirisiniz. Oarada Cem Küçük'ün Savcı Sayan'ın bulunduğu, Latif Şimsek'in sunduğu programda "Meral Akşener bir hanımefendidir, asla hakaret etmeyeceğiz, hakaret etmeden eleştirilerimizi yapacağız. Yanılgılarımızı, vefasızlığını MHP'yi nasıl bize böldürdüğünü, nasıl siyasi entrikal çevirmeye çalıştığını anlatmaya çalışacağız. dedim. Sadece eleştirdim. Eleştiriye karşı, bu kadar hoşgörüsüz ve diktatör anlayışın da dışa vurmudur bizden şikayetçi olması.
Ben mahkemeye vermesinden hiç şikayetçi değilim.
 Meral Akşener'in Ülkücülerle nasıl oyun oynadığını, nasıl kandırdığını, nasıl emek hırsızlığı yaptığını, entrikanın, ahlaksızlığın, temeli olmuş bir siyasi anlayışının peşine düştüğünü, anlattığımız bir savunma hazırlayacağız. 
Belki bu daha doğru yerlere gidecek bu iş. Sizin bilmediğiniz şeyleri de ifademizde anlatırız. Sizde öğrenmiş olursunuz."
dedi.

Programın tamamı

Geçirdiği rahatsızlık sonucu hastanede yatan İsmail Türk,  sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada "Ana dediğimiz, kadın dediğimiz şefkatli dediğimiz, hoş görü sembolü dediğimiz, demokrasi sembolü dediğimiz, insanın bu duruma düşeceğini tahmin edemezdim.
Bu söylediğimiz şeylerin büyük bir yalan olduğunu, kendimizi kandırmak olduğunu, delilli bir şekilde yaşayarak öğrenmek, gerçekten üzücü.
Benden tazminat almaya çalışmak ve bu kadar para göz olmak neyin nesidir.
Bizin CHP'li olmak için Akşener'e AKP'li olmak için Bahçeli'ye gerçekten ihtiyacımız yok...İkiside bizi biz olmaktan çıkarmaya zorladılar. Allah bunu görüyordur. İlahi adalet tecelli eder. Ama Ülkücüler sorgulamadıkça, neden niçin araştırmadıkça, orantısız bir şekilde biat ettikçe, böyle bela ve musibetlerden asla kurtulamayacağız.
Kırk yılın muhasebesini yaptığımızda, yaşadıklarımıza baktığımızda, kimsesizliğimiz ve vefasız, gaddar insanların peşine düştüğümüzü, daha iyi anlıyorum."

İsmail Türk Beyaz TV'de Dinamit'te İYİ Parti'deki süreci ve verdiği mücadeleleri anlatmıştı.

24 Haziran seçimlerinde hazineden yardım almadan seçim kampanyası yürüten İYİ Parti'nin maddi kaynağını nereden bulduğu merak konusu olmuştu.

Partiye yapılan yardımlarla ilgili çeşitli söylentiler ortalıkta dolaşırken, İYİ Parti'den istifa eden İsmail Türk dikkat çeken açıklamalarda bulunmuştu.

'BABAM BASTI PARAYI SEÇİLDİM'

Türk, partinin parayı aday gösterilme karşılığında partililerden aldığını iddia ederken 'Ben Bafralıyım. Samsun'dan Bedri Yaşar aday gösterildi. Kendisi Bayburtlu Samsun'la alakası yok.Antalya 3. sıradan aday olan Tuğba hanıma soruyorlar 'Seni kimse tanımıyor. Seni hangi sıfatın hangi özelliğin seni buraya taşıdı?' 'Babam bastı parayı seçildim' dediğini dediler. 1.2 milyon euro verdiği söyleniyor. Böyle iddialar var" diye konuştu.

Editör: TE Bilişim