Yalçın, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal’ın da bulunduğu İstanbul’daki düğünde askerlerin nasıl kelepçelendiğini ve yaşananları anlattı. Tutuklu eski Tümgeneral, ''Korgeneral Mehmet Şanver ile Tümgeneral İsmail Güneykaya konuşuyordu. 'Akıncı ile görüşün, derhal havadaki uçakları indirsin' ikazını duydum. Ben de üs komutanı olmadığım içim emri üzerime almadım. Sonra hepimizi ağızüstü yere yatırıp, kelepçelediler'' dedi.
Kayseri 2'nciAğır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın bugünkü duruşmasında 13 aydır tutuklu bulunan Garnizon eski Komutanı eski Hava Pilot Tümgeneral İsmail Yalçın ve avukatı hazır bulundu. Yalçın mahkemede yaptığı savunmasına, 15 Temmuz’da hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet dileyerek başladı. Eski Garnizon komutanı Yalçın ''Yıllık iznimi kullanmak için 3 Temmuz’da Kayseri’den ayrıldım. 37 yıllık askeri hayatımda hiçbir şekilde FETÖ ile bağlantım olmadı. Bu hain yapının elemanları sistem dışına çıkmamı istedi. Bu yapıyla hareket etmiş olsa idim 'Altın Çocuk' olarak iyi yerleri gelirdim. Bulunduğum konum kendi azim ve gayretimdendir” dedi.
“AKINCI İLE GÖRÜŞÜN, DERHAL HAVADAKİ UÇAKLARI İNDİRSİN“
15 Temmuz akşamı Korgeneral Mehmet Şanver ve Emekli Orgeneral Levent Taşan’ın çocuklarının İstanbul Moda’da düğüne katılmak üzere eşi ile birlikte düğün için İzmir’den İstanbul’a geldiklerini anlatan Yalçın şöyle konuştu :
''Düğün için geldiğimizde İstanbul’da önce kokteyl alanına alındık. Burada emekli generaller vardı. Daha sonra düğünün gerçekleşeceği salona girdim. Saat 22.00’de bir asker, Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal’ın tüm generalleri kokteylin yapılacağı yere çağırdı. Kokteyl alanına çıktığımda bir masa etrafında korgeneraller, Hava Kuvvetleri harekat komutanı Tümgeneral İsmail Güneykaya vardı. Hava Kuvvetleri Komutanının bizlere vereceği emri bekliyorduk. Korgeneral Mehmet Şanver ile Tümgeneral İsmail Güneykaya konuşuyordu. Sonra, Korgeneral Şanver'in, 'Akıncı ile görüşün, derhal havadaki uçakları indirsin' ikazını duydum. Şanver, düğündeki üs komutanlarına birliklerine ulaşarak, telefonla ulaşarak havadaki uçakları indirmesini emretti. Ben de üs komutanı olmadığım içim emri üzerime almadım. Düğüne yakın yerde helikopter uçtuğu için tedirgin olup düğündeki toplantı salonuna geçtik. Hava Kuvvetleri Komutamız Abidin Ünal, Korgeneral Mehmet Şanver ile toplantı salonuna indik. Hava Kuvvetleri Komutanımız birliklere mesaj göndermeye çalıştı. Bu sırada, bulunduğumuz toplantı salonuna elleri silahlı kamuflajlı askerler gelerek Hava Kuvvetleri Komutanımıza doğru 'Komutanım sizin güvenliğinizi sağlamak için geldik' dedi. Bunu üzerine Abidin Paşa, 'Benim emniyetimi sağlamak istiyorsanız dışarı çıkın ve orada bekleyin' diye emir verdi. Bunun üzerine silahlı kişiler dışarı çıktı."
'TOPLANTI SALONUNA 1 EL ATEŞ ETTİLER'
Tümgeneral İsmail Güneykaya'nın silahlı askerlerle konuşmak için toplantı salonundan dışarı çıkmak istediğinde askerlerin kendisini itekleyerek içeri soktuklarını kaydeden İsmail Yalçın şöjyle devam etti:
"Toplantı salonunu içine doğru bir el ateş ettiler. Korgeneral Şanver sakin olmamız gerektiğini, ne deniyorsa yapmamız gerektiğini söyledi. Bir süre sonra silahlı kişiler odaya gelerek cep telefonlarımızı topladılar. Hava Kuvvetleri Komutanımız hariç herkesi plastik kelepçe ile kelepçeleyip ağız üstü yere yatırdılar. Uzun bir süre kelepçeli olarak ağız üstü yattık. Beni ve birkaç kişiyi yerden kaldırarak toplantı masasına oturttular. Kimsenin ağzını bıçak açmıyordu. Gece saatlerinde bizleri askeri helikopterlere bindirler ve Fenerbahçe Orduevine götürdüler. Cep telefonlarımızı teslim ettiler. Ancak, cep telefonu ile konuşmamıza izin vermediler. Sıklıkla kelepçe değiştirdiklerinden ellerinde kelepçe kalmadı.”
'ORDUEVİNDE SABAHA KADAR KARARTMA YAPILDI'
15 Temmuz gecesini Fenerbahçe Orduevi'nde geçirdiğini söyleyen 13 aydır tutuklu Garnizon eski komutanı Yalçın, darbe girişimi sırasında rduevinde, derdest edilen komutanların eşlerinin de bulunduğunu dile getirdi. Eski komutan savunmasında şunları kaydetti:
''Orduevi çevresinde gece yarısı bomba patlayınca sabaha kadar karartma yapıldı. Sabah olduğunda Kayseri Lisesi'nden sınıf arkadaşım olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Eski Bakanı Taner Yıldız beni aradı. Neler olduğunu, yaşananlardan haberdar olup olmadığımı sordu. Ben de bazı komutanların gözaltına alındığını durumumun iyi olduğunu söyledim. Sonrasında Büyükşehir Belediye Başkanı ve valimiz beni aradı. Durumumu sorduktan sonra Erkilet 12. Üs Komutanlığı'ndan 8 uçağın neden kalktığını sordu. Uçakların kalktığından bilgimin ve emrimin olmadığını söyledim. Kayseri’deki birlik komutanımı arayarak hiçbir şekilde darbe girişime destek verilmemesi gerektiğini emrettim.16 Temmuz’da Fenerbahçe Orduevi'nden çıkmamıza izin verildi. Emekli Korgeneral Ali Yılmazer’in evinde bir gece ailemle kaldıktan sonra Lojistik Komutanım Atilla Gülan beni arayarak, 12'nci Hava Ulaştırma Komutanı Tuggeneral Cemal Akyıldız'ın İstanbul’da gözaltına alındığını, Kayseri’ye gidince bu birliğin de komutanlığını yapmamı emretti. Kayseri’ye emrin ifasını yerine getirmeye gittiğimde Kayseri Emniyet Müdürü beni aradı ve 'Gelince görüşmemiz gerek' dedi. Ben de 'Tamam' diyerek Kayseri'ye geldiğimde kent girişinde yapılan yol uygulamasında polis tarafından gözaltına alındım. 13 aydır cezaevindeyim. Hiçbir şekilde işkence görmedim. Tarafıma yöneltilen suçlamaları kabul etmiyorum”
KOMUTANI VE BELEDİYE BAŞKANINI ŞAHİT GÖSTERDİ
FETÖ davasında son sözlerini '' Ben, FETÖ'yü filan değil, sadece peygeamberimizi bilirim. Nasıl bir asker olduğumun bilinmesi için şu anda Hava Kuvvetleri Komutanı olan Orgeneral Abidin Ünal ile Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik'in şahit olarak dinlenmesini isterim'' dedi.
2'nci Ağır Ceza Mahkeme heyeti, eski tümgeneralin tutukluluk halinin devamına karar vererek, 31 Ekim 2017'ye erteledi.
